Sahnedeki müthiş enerjisi ve multi-enstrümantalist kimliğiyle ülkemizin sevilen müzisyenlerinden Bora Uzer, iki yıldır müzik çalışmalarına yurt dışında devam ediyordu. Son dönemde elektronik müziğe ağırlık veren yetenekli müzisyen Birth adlı dört parçalık EP'sini Tulum'da tamamladı. Albüm, DJ Solomun'un sahip olduğu dünyaca ünlü yapım şirketi Diynamic'ten çıktı. Farklı etnik kökenden sesleri içinde barındıran albüm, sanatçının bir dünya müzisyeni olarak müzikal bakışını başarıyla yansıtıyor. Uzer, Ibıza'da gerçekleştirdiği performans öncesi sorularımızı yanıtladı.
- Pandemiye Tulum'da yakalandınız, diyebilir miyiz?
- Tulum'a taşındıktan yedi-sekiz ay sonra pandemi Meksika'yı etkilemeye başladı. Aslında bu dönemi Tulum'da yaşamış olmaktan çok mutluyum. Sürekli güneşli, aydınlık bir havanın olması insana ister istemez pozitif bir his veriyor. Daha az insanın olması sayesinde böyle güzel bir sahil kasabasında bu dönemi daha kolay atlattığımı düşünüyorum. Pandemi hayatımızı birçok yönden sınırlamasına rağmen, Tulum'da olduğum için kendimi çok da sıkışmış hissetmedim.
- Birth'ün doğum sürecini nasıl geçirdiniz?
- Gayet sancısız bir süreçti. Birth, pandemi sırasında yaptığım şarkılardan oluşan bir albüm. Bu zaman içinde birçok şarkı yaptım. İstanbul'daki stüdyom kadar büyük olmasa da Tulum'da da kendime ait bir stüdyom var.
- Bu çalışmayı BORA olarak yayınladınız. İsminizde özel harfler kullanmışsınız. Özel bir nedeni var mı?
- Evveliyatında yaptığım müzik tarzı ile şu anda yaptığım müzik tarzını ismimi değiştirmeden ayrıştırmak istedik. Zaten EP çıkmadan önce de sırf hoşuma gittiği için ismimi sosyal medyada bu şekilde yazmaya başlamıştım. Stratejik olarak da Diynamic tarafından böyle bir öneri gelince ortak bir kararla bu şekilde ilerledik. Yeni bir dönem yeni bir müzik. Doğum...
- Birth elektronik müzik alanında prestijli bir şirket olan, kurucuları arasında prodüktör/DJ Solomun'un bulunduğu Diynamic etiketiyle yayınlandı. Yollarınız nasıl kesişti?
- Tulum'da verdiğim konserlerden birinde menajerim Mondragon, Solomon'u konserime getirdi. Performansı beğenmesi üzerine tanıştık ve önce arkadaş olduk. Bir süre sonra şarkılarımı dinledi ve Diynamic'ten bir EP çıkarmayı teklif etti. Bunun üzerine son zamanlarda yapmış olduğum şarkıları Solomun'a gönderdim ve içlerinden bu dört şarkıyı seçti. Böylece yolculuğumuz başladı. EP'de melodik house techo ve afro house tarzlarının bir araya getirdik.
- Önümüzdeki günlerde parçalara bir Solomun remix'i gelir mi?
- Belli olmaz. (Gülüyor)
- Siz dünyayı gezen farklı müzikleri deneyimleyen bir isimsiniz. Yeni parçalarınızda da bu çok kültürlülük dikkat çekiyor. Belki de başarılı bir prodüktör olmanın yolu yıllar içinde deneyimlenen müzikleri aynı potada eritebilmekte yatıyor. Ne dersiniz?
- Farklı kültürlerdeki müzikleri anlamak, dinlemek tabii ki insanın ruhunu, kalbini zenginleştiren, derinleştiren bir durum. Ben gençlik zamanlarımda daha caz, soul, hip-hop odaklıydım. Böyle bir müzik geçmişim olmasaydı inanın şu an yaptığım işleri yapamazdım. Tek bir kültürün müziğiyle değil, başka başka müzik türlerine de yakından bakmak kesinlikle yaptığınız müziği geliştiriyor. Eninde sonunda bu zenginlik sizin de dediğiniz gibi bir potada birleşiyor ve ortaya daha özgün sesler çıkmaya başlıyor.
- Sanırım şu an Ibiza'dasınız. Müziğinizi dinletmek için yeniden yollara düşmek size neler hissettirdi?
- Çok keyifli. Zaten hangi durumda, nerede, nasıl olursa olsun paylaşmak her zaman çok özel ve ulvi bir his.
HAYALLERDEKİ TULUM ARTIK YOK
- Tulum'da günleriniz nasıl geçiyor?
- Tulum'daki yaşam, hayatım boyunca hayalini kurduğum bir tarzdı. Ama inanın dışarıdan göründüğü kadar kolay değil. Hayalini kurduğumuz Tulum da zaten artık yok gibi. Tabii ki yeni bir kültüre adapte olmak her zaman zaman alıyo.r Önceden de bahsettiğim gibi Tulum'u pandemiyle yaşadım. Yine de çok şanslı hissediyorum kendimi. Genel olarak hayat çok daha yavaş. Bu yavaşlığın hayat kalitemin artmasına katkısı oldu, diyebilirim. Diğer yandan burada kapasitesinin alamayacağı kadar bir turist akınının gerçekleştiği dönemi oluyor k i bu dönem pandemiyle birlikte daha da uzadı. Çok fazla turist Tulum'a uzun dönem taşınma kararı aldı.
- Tabii bu ilgi bölgenin doğasının, ekosisteminin bozulmasına neden oluyor...
- 2,5 sene önce Tulum'a taşındığımda bunlardan habersizdim. Ancak orada yaşamaya başladıktan sonra bu problemleri filtresiz görmek ve bizzat deneyimlemek benim gibi birçok Tulum hayaliyle buraya taşınmış arkadaşımın da duruşunu ve bakış açısını değiştirdi. Maalesef yeterli şekilde korunamadığı için bölgedeki güzellikler eriyor. Çok üzücü bir durum. Şu an itibari ile yeni rota, Amerika gibi gözüküyor.