Yarın 14 Şubat Sevgililer Günü... Bu günü kutlamanın sadece gençlerin ve yeni sevgili olanların kutlaması gerektiğini düşünüyorsanız çok yanılıyorsunuz. Çünkü sevildiğini hissedip, kendisi için özel bir şeyler yapıldığına tanık olmak en çok evli ve çocuklu olan çiftlerin ihtiyacı... "Artık evliyiz, boyumuz kadar çocuğumuz var, aşk bizim neyimize" diye düşünüyorsanız, kalbinizi tekrar yoklayın. Hayat mücadelesi, çocuk bakımı, geçim derdi derken ihmal ettikleriniz ile yüzleşin. Çünkü pandemi de gösterdi ki, hepimizin en çok sevgiye ve empati yapmaya ihtiyacı var.
İşte biz de bugün uzman psikolog ve aile terapisti Tuğba Yağan ile tam da bu konuyu konuştuk. Yağan: "Evlilik de sevdaya dahil. Çünkü çocuklular da hala sevgili... 14 Şubat birbirinize sevginizi göstermek için bahaneniz olsun" diyor.
-
Çocuktan sonra karı-koca arasındaki ilişki çok değişiyor. Hayatın merkezine çocuk oturuyor ve eşler birbirlerine eskisi kadar zaman ayıramıyor. Bu konuda, çocuktan sonra eşler ilişkileri konusunda neleri yanlış yapıyor?
- Çocukla beraber artık karı-koca rolü dışında anne-baba rollerini de yüklendikleri için evliliğin içindeki bazı alanlarda birbirine uyum gösterirken bazı alanlarda gösteremeyebilirler. Burada önemli olan birbirlerine karşı tavır ve davranışları. Empatik anlayış ve birbirlerine gösterecekleri sosyal ve duygusal destekten uzak olmaları halinde karşılıklı sıkıntı yaşarlar. Sevgiyi hissettirmek, uyum ve duygusal-sosyal destek, evliliğin devamlılığı açısından kritik bir önem taşır.
- İletişimin devam etmesi kilit nokta galibi?
- Eşlerin arasında iyi bir uyum ve yeterli iletişimin olması önemli. Eşler birbirlerini sosyal ve duygusal yönden desteklemeyi bırakabiliyorlar. Aralarında yaşanan tartışmaları çözümlemekten kaçtıklarında ya da saldırganlaşmaya başladıklarında yanlışlar zinciri başlıyor. Aralarındaki bağlılık ve yakınlığın azalmasına sebep olacak kadar ilgisiz, ihmalkâr ve reddedici tutum içinde olabiliyorlar. Bu da evlilikteki anlaşmazlığın artmasına sebep oluyorlar. Zamanla gelişen düşmanlığa, gösterilen fiziksel ve sözel saldırganlıklara, evliliklerinden doyum alamamalarına neden oluyor.
- Terapiye gelen çiftler de bu sorunları mı yaşıyor?
- Terapiye gelen çocuklu çiftlerin çoğu bu sorunları yaşıyor. Doğru iletişimi kuramadıkları için de çözümleyemedikleri sorun odaklı tartışmalar, anlaşmazlıklar, uyum sorunları, eşinin desteğini hissedememe, güven kaybı, ev ve çocuklara dair sorumlulukları paylaşmama (ilgisizlik-ihmal), yakınlık kaybı, anlaşılamama, farklı anne-baba tutumları ve çocukların sorunlarıyla baş edememe gibi...
-
Çocuktan sonra karı-koca ilişkisi en sağlıklı şekilde nasıl devam etmeli?
- Aslında evliliğin kişilerin yaşamlarına anlam katmalarına, sosyal rollerini genişletmelerine aracılık ederek ruh sağlığını koruduğu ifade edilir. Eşlerin de birbirlerine karşı sorumlulukları var. Anne-baba rolü eklendiğinde de bu sorumlulukları üzerinizden atarsanız, karşılıklı zarar görürsünüz. Kişinin psikolojik iyi oluşunda ağırlıklı bir belirleyicidir çünkü evlilik.
Çocuklara harcanan zaman, gösterilen ilgi, onlarla kurulan sevgi ve yakınlık bağında, eşinizden alıp çocuğa vererek değil, paylaşarak yaşanmalı. Tek bir rol günlük yaşantınızın tamamını kapsamamalı. Siz sadece anne-baba değil aynı zamanda birbirinizin hayatına eşlik eden sevgililersiniz. Anne-baba olmanın tadını da çıkarırken zorluğunu da yaşarken, birbirinizden güç alın. Eşlerin birlikte zaman geçirmesi ve karşılıklı duygusal desteği önemli. Aslında eşler ihtiyaç duydukları desteği gerektiği anda birbirlerine sağlama potansiyeline sahiptirler. Aksi takdirde birbirlerinin geleceğinde olmalarını öngöremezlerdi.
EŞİNDEN DESTEK GÖRENLER DEPRESYONA GİRMİYOR
- Ev işlerini paylaşmak da önemli değil mi?
- Eşlerin ev içindeki sorumlulukları paylaşmaları zor değil. Aralarında bir iş birliği kurmaları ve birbirlerine bir nevi rehberlik etmeleri karşılıklı iyi oluş hallerini güçlendirir. Problemleri çözmeye dair daha özgüvenli olmak önemli. Eş tarafından sağlanan yakın duygusal destek eşe değer verildiğini, sevildiğini, saygı duyulduğunu ve insan olarak değerli olduğunu ifade etmektir. Eşlerin birbirini desteklerse, aralarındaki duygusal olaylar, ilişkinin daha güçlü olmasını sağlar ve ilişkilerinde çatışmayı, stresi ve çözümsüzlüğü önlemiş olurlar. Bireyin ihtiyaç duyduğu zamanlarda bu desteği algılamasını ve hissetmesinin sağlanması evlilik doyumunda güzel bir nokta atışıdır.
Eş desteğini yalnızca stresli zamanlarda değil, her zaman hissetmek önemlidir. Diğer yandan bir eşe güvenmenin yaşamda mücadele edilen zorlukları azaltmada ve kişinin bu zorluklarla başa çıkma becerisinde artış meydana getirdiği de bir gerçektir. Yapılan araştırmalar, eşinden destek gören evli bireylerin depresyona girme riskinin azaldığını göstermektedir.
ONA SEVGİNİZİ HİSSETTİRİN
- Pandemi dönemini eşler çocukları ile birlikte evde geçirdi. Bu da beraberinde farklı sorunlar ortaya çıkardı. Şimdi ilk kez pandemi döneminde bir Sevgililer Günü yaşayacağız. Eşler bu günle ilgili tavsiyeleriniz neler olur?
Ev ortamında bir Sevgililer Günü yaşanacak olsa da, özenli ve güzel giyinin. Eşofmanları çıkarın ve dışarıya çıkıyormuş gibi hazırlanın.
Çocuklarla birlikte geçirilecek bir Sevgililer Günü söz konusu ise, aile yemeği masasında, evlenme kararı almadan önce kendinize sorduğunuz "Neden O?" sorusunun cevabını eşinizin gözlerine bakarak çocuklarınıza anlatın.
Birbirinize hatırlatmak istediğiniz güzel anılardan oluşan bir fotoğraf arşivi hazırlayıp TV ya da PC ekranınıza aktarın. Her bir fotoğraf karesinde o anının size yaşattığı duyguyu eşinizle paylaşın.
Eşinizi şaşırtın! Bu özenilmiş bir yemek masasında çok sevdiği bir yemek olabilir, tatlı olabilir, ellerinizle yaptığınız ya da dışarıdan sipariş verebileceğiniz... Onu gülümsetecek bir not, ihtiyacı olan kendi bütçenize göre bir hediye, emek verilen her hangi bir şey... Sizin yaratıcılığınıza kalmış.
"Bizi anlatan şarkılar" dip notuyla bir müzik listesi hazırlayın ve çalın. Birlikte yakın temas halinde dinleyerek güzel duygular yaşatmış olursunuz ve tam da ev ortamında, Sevgililer Günü'nün hakkı verilmiş olur.
Birbirinize sevgiliyken nasıl hitap ediyorsanız, öyle hitap etmeye özen gösterin.Sevgi, varlığını sürdürebilmesi için beslenmeye muhtaçtır. Birbirinizi ilgili bir sevgiyle, sözlerinizle, davranışlarınızla besleyin.
Birbirinizle diğer günlere nazaran daha çok sohbet ettiğiniz bir gün olsun. Anne-baba olmak çok özel bir duygu olsa da bu günlük bir mola. Bugün en çok sevgili olun. Ev ortamında çocukların sizi baş başa bırakmasını istediğiniz alanda bir akşam saatinde mesela, çocuklar odalarında vakit geçirirken sizin de art arda film izleyip, sarılarak, yiyip içtiğiniz bir gün olsun.
Evlilik de sevdaya dahil. Çünkü çocuklular da hålå sevgili! Mottonuz bu olsun.