Bora Aksu
Ülkeme inanılmaz bir özlem duyuyorum
* İngiltere son dört haftadır karantina sürecinde. Ve hükümet geçtiğimiz günlerde karantinayı üç hafta daha uzatma kararı aldı. Şu ana kadar hiç bu kadar uzun süre aynı yerde kalmamıştım. Sanki hepimizin hayatında 'pause' düğmesine basıldı. Ve hepimiz daha önce nasıl bir hayat yaşıyorsak yaşayalım zorunlu bir durma dönemine adım attık.
* Bir moda tasarımcısı olarak oldukça tuhaf bir süreç yaşadığımızı söyleyebilirim. Öncelikli olarak bir tasarımcının kendisini görsel olarak besleyebilmesi gerekir. Bu en önemli gereklerden biridir bizim mesleğimiz için. Ve bunun olabilmesi için de özgür olmak gerekir. Her şeyin değiştiği bu dönemde bizler de tasarımcılığımızı sınıyoruz. Kısıtlanmış bir ortamda, kısıtlanmış kaynaklar kullanarak dışa değil içe dönmeyi öğrendiğimiz bir dönem. Bu dönemi hepimizin kendimizi tanıma dönemi olarak görmesi gerekiyor diye düşünüyorum.
* Ailem, arkadaşlarım ve ekibimle FaceTime üzerinden konuşuyoruz ya da Zoom üzerinden toplantı yapıyoruz. Ama insan dokusunun olmadığı bu sanal görüşmeler bana oldukça zor geliyor.
* Uzunca bir suredir ara verdiğim yağlı boya çalışmalarına yeniden başladım. Evde vaktim olduğu için rahat rahat yağlı boya resimler ve illüstrasyonlar yapıyorum.
* Evde de olsam bu süreç zarfında belirli bir rutinim oluştu. Sabahları güne spor yaparak başlıyorum. Ardından ağırlıklı olarak Hong Kong ile iş toplantıları yaparak zaman geçiriyorum. Yeni sezon çizimlerimi yapıyorum. Resimle ilgileniyorum. Akşamları da özellikle eski filmleri izliyorum. Ayrıca kitap okumaya da özen gösteriyorum.
* Dediğim gibi tüm kısıtlanmalara ve zorlanmalara rağmen tasarım süreci devam ediyor. Şimdi büyük bir salgın etkiliyor hepimizi. Ben de 1918'de yaşanan ve milyonlarca insanın yaşamını kaybettiği İspanyol Gribi'nin öncesine ve sonrasına bakıyorum. Modanın nasıl değiştiğini, o dönemin genel olarak insanları ve modayı nasıl etkilediğini inceliyorum.
* Türkiye'ye bu süreçte gelemiyor olmak çok üzücü. Bir şey elinizden alındığı zaman onun kıymetini daha iyi anlıyorsunuz. Şu an Türkiye'ye inanılmaz bir özlem var içimde. Sağlık bakımından konuşmam gerekirse İngiltere'deki pek çok kişi tüm bu sürecin kötü yönetildiği ve birçok adım atılması konusunda geç kalındığı görüşünde. Günde 500-900 kişi ölüyor İngiltere'de. Sağlık sisteminin ne kadar donanımsız olduğu gözler önüne serildi. Ailemle de görüştüğümde Türkiye ve İngiltere arasında nasıl büyük fark olduğunu konuşuyoruz. Hızlı hareket eden ve yavaş kalan ülkeler arasında dramatik bir fark var ne yazık ki genel olarak.
Deniz Berdan
Virüs barındırmayan kumaşlar kullanılacak
* Herkes gibi biz tasarımcılar da eski rutinimizin dışında bu yeni döneme uyum sağlamaya çalışıyoruz. Şu an bir tasarımcı olarak moda dünyasının evrileceği yeni dönem için iş planı üzerinde çalışıyorum. Virüs ve yaşadığımız kriz moda dünyasını değişime sokacak bir katalizatör aslına bakarsanız. Bundan sonra tasarımda işlevsellik ön planda olacak. Kıyafetlerimiz daha fonksiyonel kullanacağımız kumaşlar daha yenilikçi olacak. Mesela üzerinde virüs barındırmayan kumaşlar ve malzemeler kullanacağız. Tabii ki bu belirsizliğin üstesinden gelmek moda sektörü için çok kolay olmayacak. Tasarımcı ve markaların yepyeni bir enerjiyle ortaya çıkması ve kriz stratejileri belirlemesi gerekecek.
* Şu an markamız açısından dijital kanalımız odak noktası. Dijitalde sürekli aktif olmak, bir yandan pozisyonumuzu korumak ve istikrarı sağlamak önceliğimiz. Stoktaki ürünlerimizi dijital üzerinden pazarlama ve satış konusunda daha fazla çalışıyoruz. Sonbahar için de stoklardan geri kazanım kapsül koleksiyonlar hazırlamayı planlıyoruz.
ÇOCUKLARLA EVİ AYIRDIK
* İngiltere'de salgınla ilgili gelişmeler mart ayının ilk haftasında başladı. Ancak o kadar az bilgiye ulaşabildim ki en başında benim için oldukça zorlayıcı bir süreçti. Birinci derece risk grubunda olduğum için öncelikli olarak iki çocuğumuzla evleri ayırdık. Ben eşimle bir evde kalmaya başladım. Sürekli olarak salgın ve virüs konusunda yeni bilgiler almaya ve bu doğrultuda evde bir düzenleme yapmaya çalışıyorum. İngiltere sağlık konusunda çok yetersiz.
* İletişim tarzımız da değişti tabii ki bu süreçte. Mesela gün boyu çocuklarla WhatsApp üzerinden görüntülü konuşmalar yapıyoruz. Kızım Begüm'e yemek tarifleri veriyorum o da kendisi ve kardeşi Can için yemek hazırlıyor. Bu süreçte oldukça güzel yemek yapmayı öğrendi. Ben de her zaman yemek yapmayı çok severdim. Ama bu dönemde eldeki az malzemeyle anlık yemekler yapmaya başladım. Haftada bir sebze, meyve alışverişi yapılıyor ve o aldıklarımızla tüm hafta sağlıklı beslenmeye özen gösteriyoruz.
* Ev işleri, temizlik ve hijyen konusunda çok dikkatliyiz. Risk grubunda olduğum için de çok dikkat ettiğim tüm bu süreçleri Instagram hesabımda da paylaşıyorum herkese örnek olabilsin diye.
* İşimizin merkezi Londra ama tüm üretim İstanbul'da... Bu nedenle her iki ülkede de yaşıyorduk. Pandemiye de ne yazık ki İngiltere'de denk geldik. Buraya sıkıştık. Virüsle karşılaşma durumumuzda İstanbul'da çok daha fazla güvenebileceğim doktor ve hastane var.
***
Haftanın konuğu
Beste İnce'nin tercihleri
Sobe Handmade markasının kurucusu ve tasarımcısı Beste İnce ile stil ve alışveriş üzerine konuştuk:
* Deri giyinmeyi her dönem çok sevmişimdir. Fakat yazın çok tercih edilmiyordu. Bu yazın beni en yakalayan tarafı deri parçaların önde olması.
* Deri etek, pamuklu ve salaş bluz ve yeni koleksiyonda çıkardığımız tamamen el örgüsü Sobe ayakkabılar yaz günlerinde dışarıda olduğumuz zaman vazgeçilmezlerim arasında yer alacak.
* Ben genelde sade ve şık olmayı tercih eden bir yapıya sahibim. Spor ve gündelik parçalarla daha şık parçaları bir arada kullanıyorum. Aksesuvar benim için önemli. Doğru aksesuvarlarla kombinim gündüze de geceye de çok uyumlu olabiliyor.
* Dolabımda jean pantolon, ipek atlet ve deri ceketler geniş yer kaplıyor.
* Polyester hiçbir ürünü kullanmayı sevmiyorum ve tercih etmiyorum.
***
Moda kazanı
MARKETTEN ALMIŞLAR
İngiltere tahtının gelecekteki varisi olan Prens William'ın geçtiğimiz günlerde iki yaşına basan oğlu Prens Louis'nin doğum günü fotoğrafları yayınlandı. Küçük prensin üzerindeki takımın Sainsbury's marketlerinde satılan bir ürün olduğu dikkatlerden kaçmadı. Çocuklarına modaevlerinden yüzlerce hatta binlerce dolara kıyafetler alanlara inat kraliyetin varisleri uygun fiyatlı bu doğum günü tercihiyle bir kez daha herkese örnek oldu.
ÖZEL TASARIM MASKE HEDİYE EDECEK
Markası MiiN ile dikkat çeken tasarımcı Kadir Kılıç, yeni bir projeye imza attı. Markasının internet sitesini mayıs ayı ortasında açacak olan Kılıç, yapılan alışverişlerde maske hediye edecek. Kılıç, "Öncelikli olarak müşteri datamızda var olan tüm tüketicilerimize koruyucu maskeler dağıtacağız. Ayrıca yakın bir zamanda online satış sitemizi hayata geçirip MiiN tasarımlarını en makul fiyatlarda satışa sunacağız ve tüm satışlarda da hayatımızın bir parçası olacak koruyucu maskeleri hediye edeceğiz.
EVDE CANLI YAYIN
Birçok marka evlerde bulunmak zorunda olduğumuz bu dönemde tüketici kitleleriyle samimi bir bağ kurmayı hedefliyor. Satıştan çok olan bağları kuvvetlendirmek ve yeni bağlar kurmak için çaba harcayan markalardan biri de Levis... Marka Instagram hesabı üzerinden her akşam 5.01 (17.01)'de özel canlı yayınlara başladı. Bu yayınlarda canlı müzik performansları da jean'leri kişiselleştirmeye yönelik tavsiyeler de bir arada...