Çocuktan sonra eşlerin tüm ilgisi çocuk üzerine yoğunlaşır ve zamanla fark etmeden birbirlerini görmezden gelmeye başlayabilirler. Bu tehlikeli mi? Evet, çünkü eşlerin de birbirlerinden görecekleri ilgiye ihtiyaçları var. Bu ilginin yokluğu çatışmaların sıklığını artırıp kavgaları ateşleyebilir. Şimdi size vereceğim örnek, bir erkeğin bir kadını düşündüğünün, ona değer verdiğinin en güzel örneklerinden biri. Öyle naif bir örnek ki, şatafata, süslü püslü sözlere de gerek duymadan seni seviyorum demenin hatta ailemi seviyorum demenin en doğal yolu. Facebook'un kurucusu Mark Zuckerberg, eşi Priscilla Chan için bir icat yapmış. Amacı geceleri çocuklarına bakmak için sık sık uyanan ve uykusu bölünen karısının daha kaliteli uyumasını sağlamak. İcadının adı 'uyku kutusu'. Çocuklarını uyandırma saati geldiğinde kutunun ışığı yanıyor. Böylece anne, çocuklarını uyandırma vaktinin geldiğini anlıyor ve uykusu sürekli bölünmüyor. Karısının uykusu bölünmesin diye bir kutu icat eden eş... Çocuklarını düşünen bir baba... Aslında bir kadının kalbine giden yol, yokuşlardan değil, böylesi düz bir yoldan oluşuyor. Unutmadan, Zuckerberg kendini sağlama da almış tabii... İyi uyuyan bir annenin daha sakin ve mutlu olacağını da çözmüş.
IŞIKLI UYKU KUTUSU
İşte Mark Zuckerberg bu durumu yaptığı paylaşım: "Anne olmak zordur ve çocuklarımız dünyaya geldiğinden beri Priscilla geceleri zor zamanlar yaşadı. Geceleri uyanıp saatini kontrol ediyordu, ancak çocukları uyandırma saati henüz gelmediği için stres olup tekrar uyuyamıyordu. Bu yüzden 'uyku kutusu' adını verdiğim bu şey üzerinde çalıştım. Yatağının yanında duruyor ve sabah saat 6 ile 7 arasında loş bir ışık yakıyor. Böylelikle birimizin çocukları uyandırmak üzere kalkması gerektiğini anlayabilecek. Ve alet saati göstermediği için eğer gece yarısı uyandıysa endişelenmeden uyumaya devam edebilecek. Alet bugüne kadar beklediğimden de iyi çalıştı ve o şimdi geceleri uyuyabiliyor. Bir mühendis olarak eşimin daha iyi uyuyabilmesi için bir icat yapmak sevgimi ve şükranlarımı göstermek için en iyi yöntemlerden biri. Bazı arkadaşlarım da bunun gibi bir şey istediklerini söylediler, bu yüzden daha fazla insan için uyku kutusu üretmek isteyen bir girişimci çıkma ihtimaline karşı bunu buraya bırakıyorum."
TERLİK FIRLATMAK OUT, TEKNO YASAKLAR İN
Bizim çocukluğumuzda annelerin en temel cezalandırma yöntemi terlik fırlatmaydı. O da isabet edecek şekilde değil de ıskalayacak şekilde atılırdı. Amaç, olmayacak bir şey için durmadan ağlayan, direten çocuğu dize getirmekti. Zaman ilerledikçe bu yöntem çok konuşuldu. Uzmanlara göre bu bir şiddetti. Anne terliği çocukluk anılarımızda tebessüm olarak kaldı. Çünkü yeni nesil anneler çocuklarına şiddet barındıran yöntemler uygulamama konusunda mutabık. Kitaplar okuyup, uzmanları dinleyerek kendi ebeveynlik yöntemlerini belirlediler. Gelin görün ki, ebeveynler gibi çocuklar da değişti. Şimdiki çocukların istekleri de hayatı yaşayışları da daha farklı. Dolayısıyla geleneksel yöntemler onları pek etkilemiyor. Aile, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından koordine edilen 2018 TAYA İleri İstatistik Araştırması'na göre, ailelerin çocuklarına terlik fırlatma, çimdikleme gibi fiziksel şiddet türleri ile azarlama, bağırma gibi psikolojik şiddet türlerinde anlamlı düzeyde azalmalar görülmüş. Prof. Dr. Aylin İlden Koçkar bu konuyu şöyle değerlendirmiş: "İnterneti kısıtlama, cep telefonunu elinden alma gibi kısıtlamalar tercih ediliyor. Buradan da anlaşılıyor ki, anne babalara göre, bu tür yöntemlerin çocuklar üzerindeki caydırıcı etkisi, terlik fırlatma, odaya kapatma, arkadaşlarıyla görüştürmeme gibi geleneksel cezalandırma yöntemlerinden daha etkili. Ancak çocuğa ceza vermek, çocuğun görev ve sorumluluklarını bilen yetkin bir kişi olmasını desteklemiyor. Bunun yerine, anne-baba-çocuk arasında olumlu bir ilişkinin kurularak, çocuğun mantık ve muhakeme yürütebilen bir insan olması için desteklenmesi gerekiyor"
FARKLI OLAN ÇOCUKLARINIZ DEĞİL SİZSİNİZ
Bir Balığa Ağaca Çıkmayı Öğretir miydin? Kitabının yazarı klinik psikolog Anne Maxwell 'Farklı Yapılan Ebeveynlik' başlıklı bir seminer vermek için İstanbul'a geliyor. 7-8 Mayıs'ta Elite World Hotel'de gerçekleşecek olan seminerin içeriği, farklılıkları olan çocukların aileleri ile olan iletişimleri, ebeveynlerin alışagelmiş bakış açılarını değiştirip baktıkları pencereyi değiştirip dönüştürmelerini kapsıyor.