Bir yılı geride bıraktık. Yeni bir yıl yeni trendler demek, özellikle söz konusu modaysa. Ama hepimiz kabul edelim trendler ne kadar değişirse değişsin asla dolabımızdan çıkarmadığımız parçalar da yok değil. Yıllar geçse de içinde kendimizi iyi hissettiğimiz bazı parçalardan asla vazgeçmek istemeyiz. Aynı şey tasarımcılar ve moda yazarları için de geçerli. Biz de işinin uzmanlarına asla dolaplarından çıkarmadıkları, sezonu gelince giydikleri parçaları sorduk...
RAŞİT BAĞZIBAĞLI (TASARIMCI)
18 yıllık botumu geçen hafta bir davette giydim
Dolabımda öyle parçalar var ki trendler bambaşka yöne gitse de asla vazgeçmem. Mesela geçtiğimiz hafta bir davette giydiğim oval turuncu Gucci marka botlarımı 18 yıl önce satın almıştım. Hâlâ da harika durduklarını söyleyebilirim. Her sezon en az bir kere giydiğim bir Ralph Lauren kazağım var. Üzerinde bir köpek nakışı bulunuyor. Bu kazağı da herhalde yaklaşık 10 yıl önce satın almışımdır. Kişiye özel dikim pantolonların yeri bende başka. Her sezon giydiğim ekose pantolonlarımı hiçbir şeye değişmem. Herhalde dolabımda 20 tane vardır. Hepsi de Derviş Bağzıbağlı kişiye özel dikim.
BİANCA SOMER TÜRKMEN (TASARIMCI)
2000'lerde aldığım çizme hâlâ ayağımda
Hep zamansız olduğunu düşündüğüm parçalara yatırım yapıyorum. Mesela Prada'nın Hiking Boot'larının iki rengini de aldım. İki yıldır dolabımın vazgeçilmezleri arasında. Eminim gelecek yıllarda da zevkle kullanacağım. Moda kendini belli aralıklarla tekrar ettiği için benim için özel olan parçaları saklıyorum zaten yıllardır. Seneler önce aldığım bir şeyi kullanmak ve hâlâ beğeniliyor olması beni ayrıca mutlu ediyor. Bu sene Dior Saddle Bag'in tekrardan moda olmasına çok sevindim mesela. Çünkü 1999 senesinde aldığım çantamı tavan arasından çıkardım ve tekrar kullanmaya başladım. Aynı şey kovboy çizmeleri için de geçerli. Kovboy çizmelerinin yeniden moda olmasıyla çizmelerim tavan arasından ayakkabı dolabıma transfer oldular mesela! Onları da 2000'lerin başlarında satın almıştım.
BEGÜM KIROĞLU (MÜCEVHER TASARIMCISI)
Keds ayakkabılarımdan asla vazgeçmem
Trendler değişse de dolabımda hep yer alacak ve her sezon giydiğim bazı parçalar var. Mesela lisedeyken Londra'dan satın aldığım siyah deri ceket. Markasız bu deri ceketi hâlâ severek giyiyorum. Bazı markalara ve tasarımcılara yıllardır büyük bir bağlılığım var. Mesela sadece Keds marka beyaz spor ayakkabıları giymeyi seviyorum. J Crew markasının beyaz gömlekleri üzerine gömlek tanımam. American Vintage marka jean'ler vazgeçilmezim. Bu markalara ait tasarımları yıllardır trendler ne olursa olsun severek giyiyorum. Ayrıca Johanna Ortiz etek ve elbiseler benim vazgeçilmezlerim arasında.
MELTEM ÖZBEK (TASARIMCI)
Deri ceketler olmazsa olmazım
Aslına bakarsanız dolabımın vazgeçilmezi, kendi tasarladığım iddialı parçalar değil. Dolabımdaki en eski parçalar da ne zaman ve nereden aldığımı bile hatırlamadığım deri ceketler. Deri ceketler mesela olmazsa olmazım. Kaliteli ve iyi bir kumaştan tasarlanmış bir tişörtten vazgeçebilmem ve dolabımdan çıkarmam çok zor. Jean'ler özellikle de skinny jean'ler dolabımın olmazsa olmazları. Çalışırken de günlük hayatımda da rahat olmayı seviyorum. Bu nedenle bu amaçla satın aldığım parçaları trendler ne yöne doğru değişirse değişsin çıkarmıyorum dolabımdan. Tabii ki kendi tasarımlarımın arasından da bazı parçalar benim için farklı bir anlama sahip oluyo.r Mesela 2015 sonbahar-kış koleksiyonumda yer alan parıltılı üst eminim yıllar geçse de benimle olacak. Şu an yılbaşı tatilinden tekrar şehre dönüyorum. Ve yılbaşı valizimde de yine bu üst yer aldı.
SERHAT ŞENGÜL (ESQUIRE DERGİSİ MODA EDİTÖRÜ)
Pijama üstünden devşirme gömlekler
Son dönemde trendlerin geldiği yer, kuralsızlık ve rahat giyim. Yani eskiden oldukça fazla kural üzerinde yükselen erkek giyiminde kurallar bir bir yıkıldı. Benim dolabımda trendlerden bağımsız olarak yer almaya devam edecek parçalarsa ipek gömlekler, kaşmir trikolar gibi zamansız parçalar. Pijama üstlerinden devşirme ipek gömlekler, yanları biyeli kumaş pantolonlar ve bisiklet yaka kaşmir trikolar dolabımda trendlerden bağımsız şekilde her daim yer alıyor.
TUĞÇE KILINÇLI (HARPERS BAZAAR DERGİSİ MODA EDİTÖRÜ)
Anneannemin ceketi hâlâ dolabımda
Zaman ve sezonlar geçerken, benim gardırobumdan çıkmayan parçaların başında kesinlikle boyfriend yüksek bel jean'ler yer alıyor ve tabii ki ne giymek istediğimi bilemediğim zamanlarda kurtarıcı parça olarak seçtiğim Champions sweatshirt, rahatlığın benim için olmazsa olmaz bir karşılığı! Dolabımın casual bölümünün kralı ise Stan Smith'ler... İsmimin baş harflerinin yer aldığı gri ve siyah tonlara sahip Misela clutch gündüzden geceye elimden düşmeyenlerden... Duygusal bağ kurduğumu düşündüğüm siyah ve deri kemerli Jil Sander elbise ise, İlkbahar Yaz 2014 koleksiyonuna ait. Son olarak anneannemin siyah beyaz ekose ceketi bayılarak kullandığım parçalardan.
BENİ TANIDIKÇA SEVERSİN
Tasarımcı elinden yapılan her şey son dönemde çok kıymetli. Tasarımcıları hatırlatan her şey de öyle... Henüz üzerimizde Türkçe sloganlar taşımaya cesaret edemediğimiz bundan birkaç yıl önce Aslı Filinta üzerinde "Beni Tanıdıkça Seversin" yazan tişört ve sweart-shirtlerini piyasaya çıkarmıştı. O kadar sevildi ki bu tasarım ve slogan Filinta'nın klasikleri arasına girdi. Geçtiğimiz günlerde Nescafe'nin yeni ürününü piyasaya çıkarmak için 'bitanısanseversin' sloganını kullandığını görünce Filinta'nın tasarımı aklıma geldi. Fikrin, orijinalliğin bu kadar kıymetli olduğu bir dönemde büyük markaların daha dikkatli olması gerektiğini düşünüyorum.
BATİK YÜKSELİŞTE
Bir döneme damga vuran batik, önümüzdeki ilkbahar-yaz sezonunda tam bir yükseliş yaşıyor. Stella McCartney'den Prada'ya kadar modaevleri bu önemli trendi temsil eden tasarımlarla yeni sezonu karşılamaya kazırlanıyor. New Look, Urban Outfitters ve Asos gibi markalar da uygun fiyatlı ve tamamen doğal kumaştan hazırlanmış batik tasarımlar hazırladı. Yeni sezon da kendinize uygun tonlarda bir batik elbise edinmelisiniz derim.
PARİS HİLTON ETKİSİ
Bir dönemin en iddialı ismiydi Paris Hilton. 90'ların her şeyi onda vardı. Platin sarısı saçları, iddialı giyim tarzı, sosyetik ailesi, bitmeyen para harcama sevdası ile tam bir ikon oldu. 90'ların yükselişe geçmesiyle birlikte Hilton'ın üzerindeki her şey yeniden popüler olmaya başladı. Buna parmak arası terlikler de dahil. Bu yaz plajlarda parmak arası terlikleri bol bol görmeye hazır olun.
HAFTANIN KONUĞU
Simge Sağın'ın tercihleri
Müzik dünyasının sevilen isimlerinden 1981 doğumlu Simge Sağın, stiline de özen göstermesiyle tanınıyor. Biz de Sağın'dan alışveriş ve stil önerileri aldık:
Tarzımı üç kelimeyle ifade etmem gerekse spor, rahat ve şık derdim.
Sonbahar-kış sezonu için ilk olarak Beymen'den bir kaban satın almıştım.
Her sezon alışveriş yaparım. Trendleri de takip ederim. İşim gereği hem sahne için, hem de katılmam gereken gala ve kırmızı halı etkinlikleri için düzenli olarak alışveriş yaparım.
Dolabımda en çok beyaz tişört, eşofman takımlar ve sweat- shirt'ler var.
Asla giymem dediğim bir şey yok. Abiye, uzun, işlemeli kıyafetlerden çok hoşlanmam.
Neon renklerin yeniden popüler olması beni çok mutlu etti bu sezon.
Bu sezon sarılar, yeşiller, maviler ve pembeler dikkat çekici. Ben de bunları sahne kostümlerinde bolca kullanacağım.
Kıyafetlerim için bir stil danışmanıyla çalışıyorum. Benim için aksesuvarlarıma kadar o seçim yapıyor. Beraber de kombinler yapıyoruz.
Kış kıyafetlerini çok seviyorum. Şapka ve uzun paltolara bayılıyorum.