Hepimiz çocuğumuza en doğal, hormonsuz gıdaları yedirmek istiyoruz. Bunun için organik pazarları hatta köyleri bile dolaşanlarımız var. Özellikle yumurta ve süt konusu en hassas noktamız. Oysa en başta bilmemiz gerekenleri öğrensek yeter. Mesela, yumurtaların üzerinde gördüğümüz o rakamların ne anlama geldiğini... Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından yürürlüğe giren Yumurta Tebliği'ne göre, yumurtaların üzerinde gördüğümüz kodların ilk rakamları yumurtaların organik olup olmadığını, tavukların nasıl yetiştirildiğini ne ile beslendiklerini söylüyor. İşte ebeveynler için mutlaka bilinmesi gerekenler...
0 ile başlayan yumurtalar: Organik yetiştiricilik anlamına geliyor. Yani tavuğa hiçbir şekilde hormon uygulanmıyor, verilen yem de tamamen organik. Almanız gereken en kaliteli yumurta A sınıfı.
1 ile başlayan yumurtalar: Serbest dolaşan tavuk yumurtası demek. Tavukların rahatça dolaştığı bir üretim ortamı olduğunu gösteriyor. Bu tavuklara GDO'suz yem ve hormon kısıtlaması yok.
2 ile başlayan yumurtalar: Kümes içinde dolaşan tavukların yumurtalarıdır. GDO'suz yem ve hormon konusunda kısıtlama yok.
3 ile başlayan yumurtalar: Kafeste büyüyen tavukların yumurtalarıdır. GDO'suz yem ve hormon kısıtlaması yok. Piyasada satılan en ucuz yumurtalar bu kodla başlar.
HEVESİNİ KIRMAYIN
Bu hafta sürekli paylaşılan bir video vardı. 13-14 yaşında olduğunu tahmin ettiğim bir kız çocuğu kutudan bir kitap çıkararak "Sait Faik'in Abasıyanık kitabı" diyordu. Hepimiz güldük. Çoğumuz dalga geçtik. Nasıl olurda Sait Faik Abasıyanık'ı tanımaz ve böyle gülünç bir hata yapardı. Oysa burada bir hata varsa o, bu çocuğa ait değil. Öğretmeyenlere, öğretemeyenlere ait. Adı üstünde o henüz bir çocuk, üstelik meraklı ve hevesli bir çocuk. Çok eminim ki, bu çocuk bu olaydan gereken dersi alacak ve zaten ilgili olduğu edebiyata sıkıca sarılacak. Yıllar sonra hepimizden daha iyi bir okur belki yazar olacak. Bu olaydan pay çıkarmak isteyenler varsa, yayınevleri olsun. Hadi size kocaman bir alan. Bakın, okumaya hevesli çocuklar var. Öyle işler yapın ki, çocuklarımız yarım yamalak değil, tam olarak öğrensinler. Kendi değerlerimizi ansiklopedik bilgilerle değil, eğlenerek hatta anlatarak tanısınlar.
ÇOCUKLARA DOKUNMAYIN!
Şu dünyada bir çocuğun saçının teli kopsa emin olun, bütün annelerin yüreği sızlar. Elimizden gelse tüm çocukları bağrımıza basıp tüm kötülüklere karşı orada saklamak isteriz. Cinsel istismar vahşetine karşı da ne yapabileceğimiz hepimizin uykusunu kaçırıyor. İçimizde çığlıklar yükseliyor ama düşünüyoruz da! Bu vahşete ancak annelerin mücadelesi son verdirecek, eminim. Önce çocuğumuzu ve kendimizi eğitmekle başlıyoruz. Çocuklarımızı ihmal ve istismardan korumanın yolu onları güçlü ve bilinçli hale getirmek. Yukarıda önerdiğim kitaplar da, çocuklarımızın dünyasına uygun bir dille onlara kendilerini koruyabilme bilincini nasıl öğreteceğimizi gösteriyor. Haydi anneler başlıyoruz!