Büyükada'da
sabah erken saatlerinde yürüyüşe çıkanların bir yandan da kekik, karabaş otu gibi kokulu otlar toplayıp onlardan çaylar hazırladıklarını bilirdim. Zaten adanın her tarafı koca yemişler, biberiyelerle dolu... Benim yazın başındaki keşfim ise güneşin altında sarı sarı parıldayan kantaron çiçekleri oldu. Adanın arka tarafında bir bahçede karşıma çıktılar. Hemen bir avuç topladım ve eve gelip sudan geçirdikten sonra kurutup küçük bir kavanozda zeytinyağıyla buluşturdum. Şimdi bir ay sabırla kırmızı rengini bırakıp şifa vermeye başlamasını bekliyorum. Özellikle Ayvalık ve civarında, bütün zeytinyağcılarda ve pazarlarda bulabileceğiniz, minik şişeler içindeki kantaron, gerçek bir cilt dostu... Çanakkale, Gelibolu hattında yaşayanların da bildiği, her yıl yaz aylarında toplayıp kendileri için hazırladıkları kantaron, eski çağlardan beri bilinen bir şifa kaynağı... Yaralar, yanıklar ve kesiklerde çok etkili. Zeytinyağıyla da birleşince faydası iki katı artıyor. Hücre yenileyici özelliğiyle yaranın çabuk kapanmasını sağlıyor. Çarpmalar sonucu oluşan morlukları gideriyor. Tatile giderken çantanızda mutlaka küçük bir şişe bulundurun.
KABUKLARI ATMAYIN
Sirkenin de hayatımızdaki yeri sadece salatalarda kullanılan aromatik bir tatlandırıcı olma özelliğinin çok ötesine geçti. Sabahları aç karnına bir bardak ılık suya karıştırılarak içilen bir kaşık elma sirkesinin toksinlerden arınmayı sağlayıp zayıflattığı biliniyor. Cilt uzmanları da, bir damla elma sirkesini suyla karıştırıp sivilcelere uygulanmasını öneriyor. Peki sirkenin iyisinden nasıl emin olacağız? Özellikle de benim gibi sirkenin rengi ve kokusu konusunda hassas olanlardansanız, işiniz zor. Şişeler iyi korunamıyorsa, açıldıktan bir süre sonra kesif bir koku yaymaya başlıyor, bu da işin tadını daha baştan kaçırmaya yetiyor. Geçenlerde kendi sirkesini yapan bir arkadaşım, kolay ve bir o kadar da sağlıklı sirke tarifi verdi, hemen paylaşıyorum: Bir cam kasenin içine istediğiniz meyveyi, kabuklarıyla birlikte kesip koyun. İster elma, ister incir ya da limon. Kasenin üstünü örtüp, bekletin, kısa bir süre sonra meyve kabukları suyunu bırakıp, sirke olarak kullanılmaya hazır hale gelecek. Belki miktar olarak az ama neticede öz!
