Üç tarafı denizlerle kaplı bir ülkede yaşamanın en büyük keyfi deniz balığına her an ulaşabiliyor olmamız. Hamsi, barbun, palamut, gümüş, kabuklu deniz ürünleri gibi birçok balık çeşidini taze taze tüketebiliyoruz. Ancak ülkemizde balık tüketimi nüfusa göre yok denecek kadar az. Türkiye'de yıllık kişi başına 30 kilo tavuk, 27 kilo kırmızı et ve 8 kilo balık tüketiliyor. Japonya'ya göre 10 kat daha az balık tüketiyoruz. Avrupa'da kişi başı yaklaşık 30 kilo balık tüketimi söz konusuyken, ABD'de 26 kilo civarında. Peki yılda kişi başı 75-80 kilo balık tüketimi olan, kalabalık nüfuslu bu ülke balık ihtiyacının nasıl karşılıyor? 2008'de Japonya'ya 113 milyon dolarlık orkinos ihracatı yapan Türkiye, Akdeniz genelindeki orkinos üretiminin üçte birini gerçekleştiriyor. Türk üreticilerin Japon piyasasının yüzde 20'sine hakim oldukları biliniyor. Avrupa'daki her dört çipura ve levrekten biri Türkiye'den gidiyor. Hal böyle olunca ise ülkemizde balık tüketimi, fiyatların yüksekliğine bağlı olarak azalıyor; kalp hastalıkları, merkezi sinir sistemi hastalıkları ve obezite artıyor. Oysa daha sağlıklı nesiller için daha sık balık tüketmeliyiz.
ZARARI DOKUNMAZ
Balık, Akdeniz mutfağının en temel besini. Herkesin haftada en az üç öğün yemesi, sağlıklı olmak için elzem. İster kahvaltıda sandviç olarak, ister öğle yemeğinde salatalarda, isterseniz akşam yemeğinde mantı, ızgara, çorba olarak kullanabilirsiniz. Haftanın her günü, her öğün tüketilse de vücudumuza zararı olmayan bir mucize.
NEDEN PAHALI?
Balık taze tüketilmesi gereken bir besin. Hızla tazeliğini kaybeder. Balığın tazeliğini koruyacak soğuk hava depoları yoktur ya da yeterli değil. Bu sebeple ülkemizden Avrupa ve Uzakdoğu'ya balık ihracatı yapılıyor. Bu da halk pazarlarındaki balık miktarını azaltıp fiyatları artırıyor. Aynı zamanda negatif psikoloji etkisi de vardır. Bayat balığı neden olduğu zehirlenmeler, balık temizliğinin zor olması ve kokusu tüketimin azalmasında etkili olmuştur. Bir başka konu ise balık ticaretinde belirlenmiş bir politikanın oluşturulamaması. Üreticilerin fiyat politikası sebebiyle dış ticarete yönelmesi halkın balığa ulaşımını zorlaştırıyor. Tabii av yasağına uyulmaması ve balığın yumurtlama, büyüme doğasının bozulması ile denizlerimizden çıkan balık miktarının azalması da fiyatların artmasını tetikliyor.
KALPTEN DEPRESYONA HER ŞEYE İYİ GELİYOR
Balık kalbinizi korur.
Yaşlanmaya karşı savaşır.
Çocuklarınız daha akıllı olur.
Diş etleri ve dişlere yararlı.
Kalp krizinin önlenmesinde etkili.
Kan şekerini dengeler.
Depresyon ve şizofreni belirtilerini hafifletir.Zihin sağlığını korur.
Afrodizyak etkisi vardır, doğurganlığı arttırır.
HANGİ AYDA HANGİ BALIK LEZZETLİDİR?
OCAK: Uskumru, lüfer, palamut, istavrit lezzetini korur. Kefal ve hamsi tam yağlı durumdadır. Çinekop, kofana, mezgit kolayca bulunur. Tekir ve kırlangıç bolca avlanır. Barbunya, kılıç ve mercan az tutulur.
ŞUBAT: Kalkan mevsimi başlar. Tekir bolca çıkar. Uskumru, lüfer, palamut yağını kaybetmeye başlar.
MART: Kefal, levrek ve kalkanın en lezzetli zamanıdır. Uskumru çiroz olmaya yüz tutmuştur. Tavası ve pilakisi yapılabilir. Gümüş balığı fazlaca çıkmaya başlar.
NİSAN: Kalkan yine başta gelir. Mercan, levrek, kılıç ve kırlangıç bolca çıkmaya başlar. Gümüş balığı, kefal, mezgit, berlam, tekir ve barbunya çok tutulur.
MAYIS: Levrek, barbun, tekir, iskorpit zevkle yenir.
HAZİRAN: Balıkçılık açısından verimsizdir. Tekir, barbun, mercan, levrek gibi balıklar bulunur ancak pahalıdır.
TEMMUZ: Sardalya mevsimi başlarKolyoz, istavrit, uskumru, tava ve haşlamaya elverişli.
AĞUSTOS: Çingene palamudu mevsimini açar. Sardalyanın ise en lezzetli zamanıdır. Yine bu ayda kılıcın tadına doyum olmaz. Kefal tavsiye edilmez.
EYLÜL: Sardalye ve kılıç lezzetlidir. Palamut irileşir. Lüfer bu dönem pahalıdır.
EKİM: Lüfer çok lezzetlidir. Palamut bolca çıkar.
KASIM: Uskumrunun en iyi zamanı. Torik akışı başlamıştır. Pisinin en nefis olduğu ay.
ARALIK: Uskumru, lüfer, palamut ve torik daha da büyümüş ve lezzetlenmiştir. Hamsinin en çıtır zamanı. Bol miktarda tekir çıkar.
AKŞAM YİYİN ZAYIFLAYIN
Avustralya'da yapılmış bir çalışma, balığın en doyurucu besin olduğunu ortaya koydu. Özellikle akşam yemeğinde balık tüketimi kilo vermeyi desteklerken, mide ve sindirim sisteminizin de sağlığını koruyacaktır. Beslenme uzmanı olarak mutfağımda eksik etmediğim ve danışanlarımın zayıflama listesinde mutlaka olan üç besin var. Balık, yumurta ve yeşil mercimek. Bu besinler kan şekeri dengesini sağlamanıza yardımcı olarak tokluk hissini daha çabuk oluşturmaktadır. Bazılarınız "Balıktan sonra tatlı yemek istiyorum" diye zihninden geçirebilir. Evet, balık yağının ağızda bıraktığı tat, tatlı isteği uyandırabilir. Sade Türk kahvesi ya da yeşil çay içmek, bu isteğin ortadan kalkmasına yardımcı olacaktır. Bir-iki adet kuru incir veya hurma da tatlı isteğinin geçirilmesinde faydalı.