Ayrı dünyalardan gelen iki insanın birbirine âşık olduğu hikayelerin modası geçmiyor, çünkü hayat buna müsaade etmiyor. İleride okuyacağınız satırlarda da göreceğiniz üzere, ne kadar banal, ne kadar korkunç bir basitlikte olsa da bir gerçek değişmiyor: Hayat iki insanı ayırmak için ne kadar çaba sarf ederse, aslında o kadar birbirine bağlıyor. Daha önce
Peygamber adlı filmiyle başta Cannes Film Festivali olmak üzere (Jüri Özel Ödülü kazandı) dünyanın dört bir yanında büyük övgülerle karşılanan yönetmen Jacques Audiard,
Peygamber'e nazaran çok daha popüler mizaca sahip bir filmle
Pas ve Kemik/
Rust And Bone ile huzurlarımızda. Bir korkunç kaza sonrası bacaklarını kaybeden balina eğitmeni Stephanie ve sokaklarda çocuğu için dövüşerek hayatını idame ettiren Alain'in hikayesini anlatan film, gerek anlatı becerisi gerekse Marion Cotillard'ın performansıyla sezonun iyi seyirliklerinden biri. Audiard filmi, yazar Craig Davidson'un öykülerinden sinemaya uyarladı. Film sonrasında Marion Cotillard, Altın Küre, Cesar gibi birçok ödüle performansıyla adaydı. Jacques Audiard ise takdir topladı. Geçtiğimiz yıl bilhassa Marion Cotillard'ın görmelere seza performansıyla adından çok söz ettiren film bu hafta gösterime giriyor. Audiard filmini Cumartesi SABAH'a anlattı.
- Craig Davidson'un öyküsünü ne zaman keşfettiniz?
- Bir önceki filmimin
Peygamber'in çekiminin sonlarına dayanıyordu. Montaj aşamasındayken arada senaryo yazarı dostum Thomas Bidegain ile buluşup 'Bundan sonra ne yaparız?' diye konuşuyorduk. İkimizin de sürekli buluştuğu nokta, bir aşk hikayesi anlatmaktı ya da daha iyi ifade etmek gerekirse, günümüzde iki insan arasındaki aşkın nasıl geliştiği ve yaşandığını anlatmak istememizdi: Nasıl doğar, arkadaşlıktan aşka nasıl dönüşür... Daha sonra Davidson'un hikayelerini keşfettim ve iki tanesi üzerinde yoğunlaştık.
BAŞTAN ÇIKARAN CESARET
- Hikayede ne gibi değişiklikler yaptınız?
- Yaptığımız en önemli değişiklik aşkı vurgulamak. Davidson'un hikayelerinde esas konu aşk değildir çoğu zaman. Dolayısıyla bunu hikayeden bulup çıkarmanız, bazen de yaratmamız gerekti. Marineland'in (Çekimlerin yapıldığı su parkı) ortasında geçen hikayede esas karakter erkektir misal, biz onu kadın (Marion Cotillard) yaptık. En önemli değişiklik bu sanırım. En büyük değişiklikse sanırım iki ayrı hikayeyi birleştirip tek bir hikaye anlatmış olmamız.
- Filmin kahramanları Stephanie ve Alain fiziksel olarak zorlayıcı işlerde çalışıyor. Her ikisini de birbirine yaklaştıran, kendini koruma duygusundan yoksun olmaları mı?
- Evet, mutlaka. Stephanie'nin zorluklara karşı çok cesur bir yaklaşımı var, Alain ise cesur olmasa mesleğini nasıl icra edebilir ki? Adam boksör. Stephanie'nin cesareti Alain'i baştan çıkarıyor ve aynı şekilde Alain'nin cesareti de Stephanie'yi.
- İki ana karakter de farklı sosyal sınıflardan geliyor. Bu durum birbirlerine yaklaşmalarını mı sağlıyor yoksa onları daha mı uzak kılıyor sizce?
- Eğer bacaklarını kaybetmeseydi Stephanie gibi bir prenses asla Alain gibi biriyle ilgilenmezdi. Alain de kültürünün bir parçası olmadığı için asla bir kadına 'Seni seviyorum,' diyemezdi. Özetlemek gerekirse: Toplum ayırıyor, aşk birleştiriyor. Korkunç derecede banal değil mi?
-
Balinalarla ilgili daha önce izlediğimiz filmlerde onların birer katil olarak hikayelere dahil edildiğini gördük. Filmin yapımı öncesinde 'bir başka katil balina filmi' gibi algılanmasından korktunuz mu?
- Daha önce bir Orca'nın merkezinde yer aldığı, bahsettiğiniz türden filmler izlemedim.