İsrail vahşetine ABD desteği tam gaz devam ediyor. Sözde ateşkes talep eden ABD'li yetkililer geçtiğimiz günlerde ağızlarındaki baklayı çıkarmış kalıcı ateşkes istemediklerini belirtmişti. 7 Ekim'den bu yana İsrail'e bomba yığan ABD'nin katliam sponsorluğunun boyutu deşifre oldu. İşte dakika dakika Gazze'de yaşananlar...
Filistin resmi haber ajansı: İsrail'in Gazze'nin kuzeyine düzenlediği saldırılarda en az 30 kişi hayatını kaybetti
Abluka altındaki Gazze Şeridi'nin güneyinde görev yapan doktorlar, İsrail'in Gazze'deki kara işgalini genişletmeye devam etmesi nedeniyle yerinden edilen sivillerin yol açtığı aşırı kalabalık sonucu, bölgede bulaşıcı hastalıkların hızla yayıldığını açıkladı.
Gazze'nin güneyindeki Han Yunus kentinde bulunan Nasser Hastanesinde çalışan doktorlar, The Independent'a yaptıkları açıklamada, bölgede hızla yayılan bulaşıcı hastalıklara dikkati çekti.
İsrail Hava Kuvvetleri, 7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’nde 10 bine yakın hava saldırısı düzenlendiğini duyurdu. Ayrıca hava kuvvetleri dün geceki saldırılarda Hamas komutanlarından Haitham Khojari’nin öldürüldüğünü belirtti.
İsrail Hava Kuvvetleri’nden yapılan açıklamada, 7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’nde 10 bine yakın hava saldırısı düzenlendiğini, son 24 saatte ise yaklaşık 200 hedefin vurulduğunu duyurdu. Açıklamada, “Çatışmaların başlangıcından bugüne kadar yaklaşık 10 bin hava saldırısı düzenlendi. Son 24 saatte Hamas'a ait yaklaşık 200 hedef IDF tarafından vuruldu” denildi.
HAMAS KOMUTANI ÖLDÜRÜLDÜ
İsrail Hava Kuvvetleri, dün gece düzenlenen saldırılarda Hamas komutanlarından Haitham Khojari’nin öldürüldüğünü ifade ederek, “Hava Kuvvetleri, Şin Bet ve İsrail Savunma Kuvvetleri'nin istihbarat rehberliğinde, 7 Ekim'de İsrail topraklarına baskınlar düzenleyen Hamas'ın Şati Taburu komutanı Haitham Khojari'yi ortadan kaldırdı” dedi.
Gazze'deki hükümetin Medya Ofisine ait Telegram hesabından yapılan yazılı açıklamada, "İsrail işgal ordusunun, Gazze Şeridi'ndeki Kemal Advan Hastanesi'ni bombalaması, uluslararası ve insancıl hukukun ve insanlığın en temel değerlerinin ciddi şekilde ihlalidir." ifadesi kullanıldı.
Son olarak Kemal Advan Hastanesi'nin bombalanmasının "hastane binaları dahil olmak üzere sağlık sektörünü ortadan kaldırmayı amaçlayan onaylanmış İsrail planını ortaya koyduğu" vurgulanan açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
Wall Street Journal ABD'nin İsrail'e yaptığı silah desteğinin boyutunu gözler önüne serdi. Bir yandan sivil hassasiyeti vurgusu yapan ABD, bir yandan da İsrail'e cephane yığmaya devam ediyor. WSJ2de yer alan haberde, ABD'nin 7 Ekim'den bu yana İsrail'e gönderdiği mühimmata ilişkin çarpıcı detaylar paylaştı.
WSJ'nin özel raporunda, yaklaşık 15.000 bomba ve 57.000 top mermisinden oluşan silah akışının, Gazze Şeridi'ndeki çatışmanın başlamasından kısa bir süre sonra C-17 askeri kargo uçaklarıyla taşındığı ve son günlerde de devam ettiği belirtildi.
SIĞINAK DELİCİ BOMBA
Açıklamada, "ABD daha önce İsrail'e gönderdiği toplam silah sayısını veya 100 adet BLU-109, 2000 kiloluk sığınak imha bombalarının transferini açıklamadı" denildi.
Sığınak avcısı bombalar, patlamadan önce güçlendirilmiş yapıların derinliklerine nüfuz etme yetenekleriyle biliniyor.
ABD'nin İsrail'e gönderdiği mühimmatın listesi 5.400'den fazla MK84 bombası, 5.000 güdümsüz MK82 bombası, yaklaşık 1.000 GBU-39 küçük çaplı bomba ve güdümsüz bombaları hassas bombalara dönüştüren yaklaşık 3.000 ortak doğrudan saldırı mühimmatından (JDAM) oluşuyor.
ABD ordusu, Kızıldeniz'deki ticari gemilere yönelik saldırılarda insansız hava araçları düşürdüğünü duyurdu. ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığının (CENTCOM) X sosyal medya platformundan yapılan açıklamada, dün Kızıldeniz'in güneyindeki uluslararası kara sularda 3 ticari gemiye 4 saldırı düzenlendiği belirtildi.
Kızıldeniz'in güneyinde ABD donanmasına bağlı "USS Carney" destroyerinin ticari gemilerin yardım çağrısına yanıt verdiği aktarılan açıklamada, destroyerin gemilere yardım ederken kendisine doğru ilerleyen 3 İHA'yı düşürdüğü ifade edildi. Yemen'deki Husilerin kontrolündeki bölgeden ateşlenen bir füzenin Bahamalar bayraklı "Unity Explorer" gemisinin yakınlarına düştüğü vurgulanan açıklamada, daha sonra farklı bir füzeyle vurulan gemide hafif hasar oluştuğu belirtildi.
Yemen'den fırlatılan bir füzeyle Panama bayraklı "M/V Number 9" gemide de hasar oluştuğuna işaret edilen açıklamada, Panama bayraklı "M/V Sophie II" gemisinin de vurulduğu ancak herhangi bir zayiat oluşmadığı kaydedildi. Söz konusu saldırıların deniz güvenliğine ve uluslararası ticarete karşı tehdit oluşturduğuna dikkat çekilen açıklamada, Yemen'deki Husilerin düzenlediği saldırıların İran destekli gerçekleştirildiğine inanmak için de birçok nedenin olduğuna işaret edildi. Yemen'deki İran destekli Husiler, Babu'l Mendeb Boğazı'nda "Unity Explorer" ve "Number Nine" adlı iki İsrail gemisini hedef aldıklarını duyurmuştu. Husiler, gemilerden birinin İHA'yla diğerinin deniz füzesi ile vurulduğu aktarmıştı.
Husilerin lideri Abdulmelik el-Husi, 14 Kasım'daki televizyon konuşmasında, Kızıldeniz'de İsrail gemilerini hedef alabilecekleri tehdidinde bulunmuştu.
Yemen'deki Husiler, 31 Ekim'den bu yana birçok kez İsrail'e yönelik füze ve insansız hava araçlarıyla (İHA) saldırı düzenlediklerini duyurmuşlardı.
Katar Dışişleri Bakanı Muhammed bin Abdurrahman Al Sani, "insani aradan" sonra İsrail'in abluka altındaki Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarını sürdürmesinin arabuluculuk çabalarını zorlaştırdığını söyledi.
Katar Dışişleri Bakanlığından yapılan yazılı açıklamaya göre, Bakan Al Sani, Amerikalı mevkidaşı Antony Blinken ile telefon görüşmesi gerçekleştirdi.
Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) Başsavcısı Kerim Han, İsrail’in uluslararası hukuka saygı duyma zamanının geldiğini söyledi. Han, Filistin’in Ramallah kentine yaptığı ziyaretin ardından sosyal medya hesabından paylaştığı videoda, İsrail’i uluslararası hukuka uymaya çağırdı.
Paylaşımında, çok fazla insanın öldüğünü ve yaralandığını vurgulayan Han, “İnsanlığa biraz saygımız varsa, yasalara saygı duymanın zamanı geldi. Ofisim bu konuları aktif olarak araştırıyor.” ifadesini kullandı.
Han paylaşımına iliştirdiği ve Ramallah’tan ayrılmadan önce değerlendirmelerine yer verdiği video mesajında, “Yasalara uyma zamanının geldiği konusunda (İsrailli yetkililerle görüşmemde) çok nettim. İsrail şimdi uymazsa daha sonra şikayet etmemeli.” dedi. Okullar, hastaneler, camiler, kiliseler ve ailelerin yaşadığı evlerin uluslararası yasalar çerçevesinde koruma altında olduğunu ve bombalanamayacağını vurgulayan Han, Cenevre Sözleşmesi'nin, bebek, çocuk, kadın, yaşlı ve sivilleri korumak için var olduğunu söyledi.
Han, insani yardımların Gazze’ye girmesinin engellenmesinin kabul edilemeyeceğini belirterek “Gazze’de doktorların ışıksız ameliyat yapması, çocukların anestezi olmadan ameliyat edilmesi için hiçbir gerekçe olamaz.” açıklamasında bulundu. Batı Şeria’daki İsrailli yerleşimciler tarafından uygulanan şiddetin “kabul edilemez” olduğunu kaydeden Han, söz konusu şiddetin cezasız kalmaması gerektiğinin altını çizdi.
srail ordusu, abluka altında 1,8 milyon insanın yerinden edildiği Gazze'deki kara işgalini genişletmeye devam ettiğini açıklayarak güneydeki Han Yunus'un doğusuna saldırılarını başlattı. İsrail Ordu Sözcüsü Daniel Hagari, düzenlediği basın toplantısında, Gazze'deki kara işgalini genişletmeye devam edeceklerini belirterek "İsrail ordusu, Hamas'ın her yerleşkesine doğru hareket ediyor." dedi.
İsrail'in şehir alanlarında ilerleyen "kara birliklerine destek olmak için yoğun biçimde hava desteğinin kullanıldığını" aktaran Hagari, Gazze Şeridi'nde hala daha 137 esirin bulunduğunu ifade ederek "esirlerin sürekli akıllarında olduğunu, sürekli buna yönelik istihbarat ve harekat değerlendirmeleri yaptıklarını, güç uygularken esirlerin hayatını riske atmamak için sürekli istihbarat topladıklarını" savundu.
Hagari ayrıca İsrail ordusunun kuzeyde Hizbullah'a kara ve hava saldırılarının sürdüğünü, bugün Lübnan topraklarından atılan bir roketin bölgedeki Beit Hilel beldesinde bir askeri araca isabet ettiğini ve yaralılar olduğunu aktardı.
GENERALLERDEN MESAJLAR, SAHADA SALDIRILAR
İsrail ordusu, abluka altındaki Gazze Şeridi'nde kara işgalinde güneyde ilerlemeye çalışırken zırhlı ve tank birlikleri şehir merkezinde yerleşimin yoğun olduğu Han Yunus kentinin doğusuna aydınlatma fişekleri attı, burayı bombardımana tuttu. Gazze'deki AA muhabiri, İsrail ordusunun tank ve zırhlı birliklerinin Han Yunus'un doğusuna konuşlandığını, bölgenin karadan ve havadan bombardıman altında olduğunu aktardı.
Bölgede İsrail ordusuna ait çok sayıda gözlem ve saldırı insansız hava araçları (İHA) uçuyor. İsrail tankları ve zırhlı araçlarının önce ilerlediği daha sonra çekildiği bölgelerden "şiddetli çatışma sesleri" geliyor. Han Yunus'ta çatışmaların şiddetlendiği bölgelerden onlarca aile, bombardıman altında Han Yunus'un merkezindeki bölgelere göç etmeye çalışıyor. Han Yunus'un kuzeydoğusundaki Deyr el-Belah bölgesi de yoğun tank ve topçu atışı altında bulunuyor. İsrail ordusu bölgeye çok sayıda aydınlatma fişeği attı.
BM: HAN YUNUS'UN DOĞUSUNDAKİ HALK BÖLGEDEN AYRILMADI
İsrail ile Hamas arasındaki çatışmalara 4 gün "insani ara" verilmesine ilişkin uzlaşma, 24 Kasım Cuma günü saat 07.00'de (TSİ 08.00) uygulamaya girdi ve daha sonra 3 gün daha uzatıldı. İsrail ordusu, 1 Aralık'ta "insani ara"nın bitmesinin hemen ardından Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarına yeniden başladı.
Gazze'nin güneyinde denizden 4 kilometre içerideki Han Yunus kenti savaş öncesinde 54 kilometrekare alanda yaklaşık 207 bin nüfusuyla Şerit'teki şehir merkezinden sonra en yoğun nüfusa sahip bölge olarak biliniyor.
Birleşmiş Milletler (BM) İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (OCHA), son bölge raporunda, İsrail ordusunun Han Yunus'un doğusundaki halka "güneye göç etmesi" için 1 Aralık'ta havadan uyarı ilanları attığını ancak cumartesi akşamına kadar büyük oranda bir sivil nüfus göçü gözlemlenmediğini ekledi.
OCHA, uluslararası insancıl hukuka göre savaşan tarafların "sivillerin güvenli tahliyesinden sorumlu" olduğunun altını çizdi. Birleşmiş Milletler Yakın Doğu'daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA), merkez, Han Yunus ve Mısır sınırı yakınındaki Refah'ta yaklaşık 958 bin Filistinlinin 99 ayrı merkeze sığındığını paylaştı. UNRWA, İsrail ordusunun yoğun biçimde saldırdığı Gazze Şeridi'nde göçe zorlanan Filistinli sayısını 1,8 milyon olarak açıkladı.
İSRAİL'İN GAZZE'Yİ İŞGALİNDE SON DURUM
Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, 7 Ekim sabahı, İsrail'in "Filistinlilere ve başta Mescid-i Aksa olmak üzere kutsal değerlerine yönelik sürekli ihlallerine karşılık verme" gerekçesiyle kapsamlı saldırı düzenlerken İsrail ordusu da Gazze Şeridi'ne yoğun hava bombardımanı başlattı.
İsrail'de 7 Ekim'deki saldırılarda 310'dan fazlası asker olmak üzere 1200 İsraillinin öldüğü, 5 bin 132 kişinin yaralandığı duyuruldu. İsrail ordusuna göre, 7 Ekim'den bu yana Gazze'deki çatışmalarda 72, Lübnan sınırında da 6 İsrail askeri öldürüldü. Gazze'deki hükümete göre, 7 Ekim'den bu yana Gazze Şeridi'nde İsrail saldırılarında öldürülen Filistinlilerin sayısı 6 bin 150'den fazlası çocuk ve 4 binden fazlası kadın olmak üzere 15 bin 899'a yükseldi.
İşgal altındaki Batı Şeria ve Kudüs'te de 7 Ekim'den bu yana İsrail güçleri ve Yahudi yerleşimcilerin saldırılarında 254 Filistinli hayatını kaybetti. İsrail ordusu, Gazze'de on binlerce yaralı ile sivilin sığındığı onlarca hastaneyi zorla tahliye ettirmek için yerleşkelerini ya da ana binalarını vurdu. İşgal sırasında bazı hastaneleri bastı. Saldırılarda yüzlerce kişi öldü ve yaralandı.
İsrail ordusunun 8 Ekim'den bu yana Lübnan'ın güneyine yönelik saldırılarında 22 sivil hayatını kaybederken, Hizbullah ile sınırda girdiği çatışmalarda ise 89 Hizbullah mensubu öldü.
HAMAS İLE İSRAİL ARASINDAKİ ESİR TAKASI MUTABAKATI
İsrail ile Hamas arasındaki çatışmalara 4 gün "insani ara" verilmesine ilişkin uzlaşma, 24 Kasım Cuma günü saat 07.00'de (TSİ 08.00) uygulamaya girmiş ve daha sonra 3 gün daha uzatılmıştı.
İsrail ile Hamas arasında "insani ara" kapsamındaki esir takası mutabakatında Gazze Şeridi'nden 81 İsrailli esir, İsrail hapishanelerinden de 240 Filistinli esir serbest bırakıldı.
