Hasan Cemal, kan ve ölüm kokan Kandil'i "İsviçre dağları gibi güzel" bulan biridir.
Kandil'e aşıktır yani.
Bu yüzden orayı mesken tutmuştur.
Terör baronlarıyla ahbaptır.
PKK'ya desteği bundandır.
Kanlı katil Bahoz Erdal için Mavi Tur'a çıktığı Ege'de gözyaşı döken biridir Hasan…
Terörün eksik olmadığı Cizre'yi, Sur'u ve diğerlerini Filistin'in Gazze'sine benzeten bir alçaktır.
Buralar için;
"Gidip bizim Gazze'leri gezmek istiyorum. Tankla, topla, helikopterle yerle bir edilmiş yerleri kendi gözümle görmek istiyorum. Cizre'de, Sur'da, Nusaybin'de, Yüksekova'da, Şırnak'ta, Lice'de acılara kendi yüreğimle dokunmak istiyorum" demişti utanmadan.
PKK'lı teröristlerin sivil ve askerlerimizi şehit edişini görmezden gelerek!
***
Şimdi de PKK'cı Gültan Kışanak'ın sesi oldu.
"Yoksa unuttunuz mu?" diyor…
Ardından açıklama yapıyor:
"İki yıldır hapiste. Hakkında 240 yıla kadar hapis cezası isteniyor. Tam 240 yıl..."
PKK hamisi birinden değil de günahsız bir melekten söz ediyor sanki…
Ya da vatana millete güzel hizmetleri olan bir siyasetçiden.
Hasan Cemal, çocukları dağa kaldırılan anaların belediye önünde ağlaşmalarını bir kez bile olsa yazmadı ama.
PKK'lı namussuzların mağaralarda küçük bedenlere tecavüzlerini de.
Hep devleti suçlayıp durdu.
***
Hasan Cemal, "Birçok HDP'li belediye başkanı gibi Gültan Kışanak da görevinden alındı" diyor…
Ve ekliyor: "Devlet darbesi ile devrildi, sonra da hapse atıldı."
PKK'cı Kışanak için haykırıyor herif.
Hatta çığlık atıyor.
"Kötülük galip gelirse yaşam ölür!" diyor, PKK'nın katlettiği 50 bine yakın insanı yok sayarak.
Bu nasıl iştir…
Nasıl bir yüzdür bu…
Yaşlanınca kafayı yedi galiba.
Neyse.
***
Yüzbinlerin çığlığını duymuyor ama PKK'nın hamisi Gültan Kışanak'ın sesini duyurmaya çalışıyor…
'Siyasi tutuklu' diyerek katillere meşruiyet kazandırmak istiyor.
"Gültan Hanım'ı tanırım.
İyi insandır.
İyi siyasetçidir.
Hayatını Kürtlerin acılarıyla birlikte yaşamaya adamıştır.
Kürtleri kendi acılarıyla hiçbir zaman başbaşa bırakmamıştır.
Bu yüzden çok acı çekmiştir.
İşkencehanelerden geçmiştir.
Ama yılmamıştır " diyor…
Sözünü ettiği bir PKK'lı değil, sanki Nobel'lik biri.
FETÖ'cü Ekrem Dumanlı ile gizli gizli görüşüp 'hendek' savaşlarını başlatan da Kışanak değildi sanki.
***
'Silahlı terör örgütü kurmak ve yönetmek' suçunu o işlemedi sanki.
Örgüt propagandası da yapmadı!
PKK lehine özerklik çağrısı da!
Resmi aracını PKK'lı cenazelerine tahsis eden de o değildi!
Ey Hasan Cemal efendi.
Belediye'nin milyarlarını Kandil'e ben mi aktardım?
Milleti aptal yerine koyma…
Gültan Kışanak'a da boşuna ses olma…
Bu çığlık kaybolup gider.
***
Bu adam Bahoz Erdal ile Kışanak için ağıt yakıyor.
FETÖ'ye toz kondurmuyor.
Ama "Erdoğan'dan nasıl ve ne zaman kurtulacağız, bilen var mı?" diye soruyor…
Sen neymişsin be!
Demokrasiden de rahatsız.
Churhill'i örnek veriyor.
Onun söylediği, "Demokrasi en kötü yönetim biçimidir" sözünü hatırlatıyor…
Adam da zerre utanma yok.
Vicdan da…
Başkent sokaklarında boy gösteren tankların paletlerinden çıkan o gacır gucur sesleri hatırlayıp 15 Temmuz darbesinin püskürtülmesine üzülüyor!
Ve soruyor:
"Yine askeri bir darbe olabilir mi?" "Olabilir" diyor!
Çünkü darbe istiyor.
Not: Ahbap yazıma hakaretle karşılık veren çapulculara yarın cevap vereceğim.