ABD, Almanya, İngiltere ve İsrail ortak yapımı, macera filmi 1 Kasım'a yetiştirilmeye çalışılıyor.
Bizim hainler, 'ihanet' rolünde çok başarılılar.
Film, vatanı ele geçirmek için genç bedenleri şehit eden katillerin acı hikayesi üzerine kuruldu.
Senaryoda, 'kan üstünden iktidar' arayanlar anlatılıyor.
PKK ve FETÖ filmde 'acımasız katil'i oynuyor…
Her iki örgüt de kalleş pusuyla şehit ettikleri kahramanların cenazelerine katılarak Hükümet'i ve Cumhurbaşkanı'nı protesto ediyor.
Güneydoğu'daki HDP'li belediyelerin alçaklığı insanı çıldırtıyor.
Vatan hainleri iş makineleriyle yolları bombalarla doldurmuş.
Filmde aksiyon da tansiyon da yüksek! Lice, Şemdinli ve Yüksekova'nın, Suriye'yi andıran görüntüleri, Aydın Doğan ve Gülen medyasında her gün yayınlanıyor.
Maksat korku salmak.
Leşleri ise saklıyorlar.

Doğan'ın garsonu, şarapçı Ahmet de, SABAH'ın "728 terörist ölü ele geçirildi" manşetini "Bu teröristler ağaçta yetişmiyor ki anneleri, babaları, kardeşleri var" diye yorumlayarak örgüte sahip çıkıyor.
Şarapçı diyor ki:
-Tayyip Erdoğan şehit cenazeleri gelmezken oy alıyordu.
-Şimdi de şehit cenazeleri geliyor diye oy alacağı söyleniyor…
Müftünün oğlu Ahmet dayanamıyor ve ötüyor:
"Mühendislik işe yaramadı. Şehit cenazelerinde 'Niye hep bizim çocuklarımız ölüyor' çığlıkları atılmaya, bakanlar yuhalanmaya, tepki Erdoğan ve Davutoğlu'na yönelmeye başladı.
HDP'nin barajın altında kalmayacağı da belli oldu…"
Şehit cenazelerinde bakanları yuhalatıp halkı galeyana getirmek için meğer PKK'lı adam da tutmuş şerefsizler!
Aydın Doğan'ın garsonu, şehitlere rağmen HDP'nin baraja takılmayacağını iddia edebiliyor.
Yüzünde meşin olmalı.
Eğer bu millet hâlâ HDP'ye oy verirse mesele bitmiş demektir.
Şarapçı istediği kadar 'algı' çalışması yapsın.
İstediği kadar barış için 'baldıran zehiri' içmeyi göze alan Erdoğan'a yüklensin.
1 Kasım'da milletin ne yapacağını o da patronu da görecektir.
Aydın Doğan'ın DHA'sı, PKK'lıyı sivil vatandaş gibi sundu.
Yazar çizerleri de PKK'yı daha çok asker ve polisi şehit etmesi için teşvik etti.
Stratejinin 'daha çok şehit, daha çok oy' olduğunu millet gördü artık.
Bakanların yuhalandığı, tepkinin Erdoğan ile Davutoğlu'na yöneldiği iddiaları da tezgâh çıktı…
Doğan ve Gülen medyasının "Bakan Müezzinoğlu protesto edildi" başlıklı haberlerine konu olan Mehmet Şenol ne şehidin yakını ne de sade vatandaştı.
Adam DHKP-C'nin elemanı çıktı.
Pervari'de PKK'nın yola döşediği mayınla şehit olan Erzurumlu Recep Beycur'un cenazesinde ise Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı protesto eden Ömer Bulut isimli alçak da HDP ve PKK'nın adamı olduğu anlaşıldı.
Dün de yazdım.
Bu itler daha çok asker ve polisi şehit etmek isteyecektir…
Şerefsizler seçimi şehit kanıyla kazanmanın peşinde.
ABD-Almanya-İngiltere ve İsrail ortak yapımı filmin senaryosu böyle yazıldı çünkü.
ABD yazdı, bizim itler de oynuyor.