Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın Meclis görüşmelerindeki, "Hanımefendi sus!" ifadesi dilden düşmüyor.
İstismar edilip duruyor.
HDP'li Pervin Buldan'ın, Arınç'ın 'hanımefendi' kelimesini nasıl okuduğunu bilmem.
Ama kadını, kızı asıl istismar edenin kimler olduğunu ben iyi biliyorum.
Buldan samimiyse ve yüreği de varsa dağa müdahale etsin de görelim.
Mesela Kandil'deki yaşı küçük kızları çevresine toplayan, kiminin elinden, kiminin de belinden kavrayan PKK yöneticisi Duran Kalkan'a yiyorsa bir şey desin.
Adamın yüzündeki hayvani ifadeye de iki laf etsin lütfen.

Dağda yaşı küçük nice kız var.
Nasıl tecavüze uğradıklarını Pervin Hanım mutlaka biliyordur.
Arınç'a laf yetiştireceğine asıl o çocukları kurtarmak için uğraşsın…
Dağdaki Evin'lere baksın…
Evin, çok güzel, fakir bir köylü kızıydı.
Masmaviydi gözleri.
Gece yarısı nöbette PKK'lı bir itin tecavüzüne uğradı.
Akli dengesini kaybetti. Çok
tedavi gördü, elektrik şoku verildi.
Hava karardı mı kızcağız korkudan çıldırıp kayalara tırmanıyordu.
Herkes biliyordu tecavüzcüyü...
Irak Kürdüydü Evin.
Acıya dayanamadı sonunda dağdan kaçtı.
Ama kaçarken bir mayına bastı.
Ve iki bacağını kaybetti.
Köylüler küçük Evin'i bulup ailesine teslim etti.
Evin, örgüt içindeki kadının trajik öyküsüdür Pervin Hanım...
Arınç'ı bırak da onun gibi çocuk yaştaki kızlarla ilgilen.
Paralelin tetikçisi olmuş Cumhuriyet'in yazarı Zeynep Miraç da,
Arınç'ı eleştireceğine Kandil'de her gün yaşanan acıları yazsın!