28 Şubat'la ilgili yazım bugüne sarktı…
Korku ve belirsizlik dolu günlerdi o günler.
Bir daha yaşamayız inşallah.
Halkın iktidara getirdiği Erbakan'ın elinden başbakanlığı tank zoruyla aldılar.
Partisi kapatıldı.
Suçu neydi?
Ne yapmıştı 'Müslümanım' demekten başka?
28 Şubat'ta onbinlerce genç kız başörtü kıyımına uğradı.
Türbanlı kızlara üniversiteyi yasakladılar.
Eğitim hakları gasp edildi.
İmam hatipler kapatıldı.
Orgeneral Çevik Bir başroldeydi.
Çevik Paşa emrediyor,
Ertuğrul Özkök ile Zafer Mutlu yalan manşetlerle millete 'irtica geliyor' korkusu salıyordu.
Uğur Dündar ve Emin Çölaşan da onlara katkı yapıyordu…
***
Prof. Dr. Ahmet Keleş'e göre
Fethullah Gülen,
Turgut Özal için:
"Hizmette olsaydı Özal'a semt imamlığı verir miydim, bilmiyorum" demişti.
Erbakan için de:
"Eğer İslam'ı bunlar temsil edecek ise yerin dibine batsın o İslam" demişti.
Ayrıca
Erbakan'a o ünlü bedduasını ederken;
"Hadi size müjde, bir haftaya kalmaz Erbakan'a Fatiha okuruz" demişti.
"Beceremediniz, bırakın" diyen de oydu.
***
Gülen'in
Zaman'ı dün, 28 Şubat için
'Aktörler değişmiş' diye manşet attı.
Hangi yüzle?
Şevket Kazan'ın
'Hakkımız mahşere kaldı' sözleri arşivlerdeyken...
Paralel koalisyon dün
PKK'ya silah bırakma çağrısı
yapılmasından rahatsız olmuştur.
Adamlar '
barış' istemiyor…
Ölümler olsun, analar ağlasın,
kan aksın istiyor…
Silah bırakma çağrısı ete kemiğe büründüğünde, Türkiye'yi kimse tutamayacak, bunu iyi biliyorlar.
***
Faşist kafalardan biri de tiyatrocu
Enver Aysever…
İnsana zerresaygısı yok.
Faşist kafayı
Balçiçek İlter'in programında gördüm.
İğrendim adamdan.
Orada olsam, bir Osmanlı tokadı indirirdim o ebleh yüzüne…
Halime Kökçe'ye nasıl da bağırdı utanmadan…
Sorsan kadına saygılıdır.
Kökçe, şirret herifin seviyesine inmemek için ekranı terk etti…
Ardından
Balçiçek de programı bitirdi…
Bu kadar demokratlar işte.
7 Haziran'da bu kafaya karşı oy kullanacağız.
***
PKK'ya silah bırakma çağrısının yapıldığı bir günde
Doğu Perinçek, Abdüllatif Şener, Birgül Ayvan Güler, Süheyl Batum ve beraberindeki heyetin katil
Esad'la görüşmesi de ayrı bir tezgah.
Vatanımız, Birinci Cihan Harbi'nde olduğu gibi dört bir yandan kuşatıldı.
Erdoğan boşuna '
İkinci Kurtuluş Savaşı' demedi yaşananlara.
Bir yanda
Paralel İhanet Çetesi…
Diğer yandan çetenin kuklası haline gelen
CHP ve
MHP ile malum medya…
***
Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan'ın,
'Çözüm Süreci'ne ilişkin
gelişmeleri değerlendirmek üzere
HDP heyeti ile bir araya geldiği anlarda ben de
Tuğçe Tatari'nin
Kandil'i anlattığı kitabı okuyordum.
Sırrı Süreyya konuşurken gözümün önüne dağdaki gençler geldi…
Anne ve babalarına kavuşma anlarını hayal ettim…
Erdoğan'ın bedenini ortaya koyduğu
'Çözüm Süreci' doğru bir karardı…