Bir yaprak misali... Rüzgârın bizi alıp götürdüğü yere değil, ait olduğumuz yere savrulmalıyız. Geçmişi ile kavga eden değil, geleceği inşa eden olmalıyız. Dünler yarınlara ışık olsun. Tüm savrulmuşluklarımıza inat birlik ve beraberliğimiz olsun... Her bahar olduğu gibi değil, bu bahar olduğu gibi geleceğe yürümeliyiz... Kim hangi hesabı yaparsa yapsın, bizim hesabımız haktan ve halkla olsun. Korkusuzca geleceği inşa edeceğiz. Gittiğimiz her kıtaya huzuru ve barışı getirmiş olan ecdadımızın aziz hatıraları ve izlerini takip, günümüz küresel kavgasına ışık tutacaktır.
Kerküklü Türkmen teyzenin, Balkanlardaki yaşlı amcanın sözleri kulaklarımda çınlıyor... Soru hep aynı... Nerede kaldınız? Nerede kalmışlığımızı, yıllardır uyutulmuşluğumuza ve geçmişimizin unutturulmaya çalışılmasına verin... O Türkiye yok artık... Unutmayacak, unutturmayacak... Ne yaşadıklarımızı, ne yaşattıklarınızı ne de geçmişimizi unutmak yok. Bu bağlamda Yeni Türkiye'nin dirilişine set çekmek isteyenlerin baharı olmayacak bu bahar... Aksine güçlü yarınlarımızın, çocuklarımızın geleceğinin baharı... Çok uzaklara gitmeye gerek yok... Bir Yugoslavya'dan 7 devletçik çıkaran bu küresel gücün oyunlarını unutmamalıyız... İşte o kanlı ayrışmanın yaşandığı topraklardaydım. Sırbistan'ın başkenti Belgrat... Osmanlı'nın asırlarca barış ve huzur içinde yönettiği coğrafya... Gurur kaynağımız TİKA, Osmanlı eserlerine burada da sahip çıkmış... Ayakta kalmayı başarmış eserlerimiz onarılmış... Güçlü ülke olmanın gerekliliklerini ecdadımızın gittiği her coğrafyaya taşımış...
***
O güce güç katmak İçin Ankaralılar dün çok güçlü ve coşkulu ses verdi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım'ın katılımı ile gerçekleşen başkent buluşmasında yine tarih yazıldı.