Türkiye'nin en iyi haber sitesi
OSMAN ALTINIŞIK (ANKARA)

Bu şehri sen sevdirdin bana…

Yarın siyasete dair çok şey konuşacağız.
Tüm siyasi partilerin listelerindeki sıralamaları tartışıyor olacağız. 'Ben demiştim', 'Hayır canım', 'Vefa siyasette yok' bunları o kadar çoğaltabiliriz ki… Gönül kırgınlıklarından tutun küsmelere kadar. Umutların yeşerip yine umutların son bulduğu gün olacak yarın… Ne depresyona girin ne de hayal kırıklıklarınızı monte edin. Hiçbir şeyin sonu olmadığı gibi hayatında bazen çıkmazlıkları, sonuç alamayışı olacaktır.
Çıkılan bu yolun ne kazananı nede kaybedeni sen değilsin. Siyaseti vefaya veya vefasızlığa endekslemeyesin… Bunların tamamını hayatın içinde bir oyun kabul edin… Bu gün pek siyasete, şehre dair bir şey karalamak istemiyordum. Ama uzakta kalınmıyor… Söz vefadan, Ankara'dan, hayatın içinden açılmışken edebi bir şeyler olsun istiyorum. Evet, bu şehri bana Ankara sevdirdi… Hadi öyleyse…;
Öyle günler vardır ki anlatılmaz yaşanır… Her anı her dakikası yüreğinize işler. Yapmak istediklerinizi yapamaz, söylemek istediklerinizi söyleyemezsiniz. Çaresizlik hep seninledir. Hayatın tamamını bir günde yaşamış gibi hissedersiniz. Yaşadığım her şeyi gözden geçiriyorum. 'Tamam' dediklerimin hep yarım kaldığını düşünüyorum. Şu sıralar hayata dair yaşanmışlıkları gözden geçiriyorum.
Yarınlara ertelediklerim aklıma geliyor.
Vefanın hayat gibi bir pamuk ipliğine bağlı olduğunu görüyorum. Görmek istemediklerime tanıklık ediyorum.
Kim bilir kabullenmek istemediklerimdir gördüklerim… 'Olsun' demekten kendimi alamıyorum. Hep bir erteleyiş hep bir öteleyiş yeşeriyor. Uzağa koyup orda var olduğunu bilmek gibi… Artık ne yazmak ne söylemek ne de bir şeyler karalamak istiyorum. Tıpkı bu şehir gibi… Bazen hayatın akışına bırakmak istiyorum seni… Bir gün bu kentin ışıkları gibi üzerimi aydınlatacağını bile bile… Bir kaçış değil, terk ediş hiç değil. Bu şehirden uzaklaşıp alıp başımı gidiş gibi düşünme.
Bu kenti sevdiren bir gerekçesin sen. Senin bu kentte yaşadığını bilmektir vefa… Seni bu kentle özdeşleştirmektir yaşam kaynağı. Hep deriz ya; Hayat çok kısa… İşte o kısa hayata sığdırdığımsın sen. Kim bilir belki de hiç sığdıramayacağım.
Olsun bir gün elbet diyerek çıkılan yolda dönmek olmayacak. Bıktım galiba seni sana anlatmaktan. Hem anlatıyor hem de yazıyorum. Ama nafile… Seni benim kadar kimse sevmiyor galiba.
Yıllardır yüreğine hapsettiğin yaşanmışlıklar bile bir gün seni terk ediyor. Sevmeler insanın doğasındandır. Tıpkı bir insanı sevmek gibidir bu şehri sevmek… Sevmeli yaşadığın coğrafyayı… Sevmeli çünkü sevgi varsa çözüm var diyorum ya… Tüm kelimeler de oracıkta düğümleniyor.
Bazen başımı kaldırıp tüm düğümleri çözmek istiyorum. Hem bu kente dair hem de yaşanmışlıklara dair. Olsun, istediklerinin olmadığına tanıklık etmekse hayat? Umutları hep canlı tutmalı…
Sağlık ve mutluluk dolu bir hafta olsun…

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA