Cinayeti sahte deliller ve zorla alınan veya değiştirilen ifadelerle zihin özürlü Ulvi Kulaç'a yıkan Alman polisinin, son şüpheli Manuel S.'nin de ifadesini zorla aldığı ortaya çıktı. Polis skandalı bununla sınırlı kalmadı. Peggy'nin cesedinin bölündüğü, bulunan kemiklerin vücudunun sadece üst kısmına ait olduğu belirlendi. Ancak polisin bunu gizlediği, diğer kemiklerin nerede olduğunun bilinmediği bildiriliyor.
ZORLA İTİRAF ETTİRDİLER
Peggy'nin annesi Susanne Knobloch, cinayetle suçlanan Manuel S.'den 75 bin euro tazminat isteyince, konu mahkemeye taşındı. Ancak Hof Eyalet Mahkemesi, davanın dayanaksız olduğunu, çünkü katilin gerçekten Manuel S. olup olmadığı yönünde ciddi şüpheler bulunduğuna dikkat çekti. Mahkeme, "Muhtemelen bu ezberletilmiş bir itiraf" dedi. S. de, cinayeti polisin baskısıyla itiraf ettiğini anlattı.
ÜZERİNİ KAPATTILAR
Polis, Ulvi Kulaç'a da cinayeti zorla itiraf ettirmiş, genç kendisini ancak 10 yıl sonra aklayabilmişti. Ancak bir detay daha dikkat çekti. Peggy'nin kemiklerinin bulunduğu ormanlık alanda NSU terör örgütünün tetikçisi Uwe Böhnhardt'ın DNA izine rastlandı. Olay önce büyük yankı uyandırdı, ancak sonra bu konunun üzeri "yanlışlık olmuş" denilerek kapatıldı. Bu DNA izinin, kasten oraya yerleştirildiği tahmin ediliyor.
GİZLİ SERVİS İŞİ Mİ?
DNA izinin NSU tetikçilerinin yanan karavanında bulunan bir kulaklığın parçasından olduğu tespit edildi. Polisin veya gizli servisin emanet deposunda bulunan bir parçanın oraya nasıl geldiği ise muamma. Parçayı büyük ihtimalle gizli servisin oraya koyduğu belirtiliyor. NSU üyesi Beate Zschaepe verdiği bir ifadesinde, "Böhnhardt'ın Peggy Knobloch'u öldürmüş olabileceğini düşünüyorum. Bence o yaptı" dedi.