Nüfusu
hızla yaşlanan, ekonomik krizden bir türlü kurtulamayan Almanya'da göçmenlerin kıymeti anlaşılmaya başlandı. Irkçıların gizli toplantı gerçekleştirip göçmenleri ülkeden gönderme planının ortaya çıkmasıyla göçmenlerin ülkedeki önemine ilişkin görüşler dile getirilir oldu. Federal İş Ajansı Başkanı Andrea Nahles, "Göçmen kökenli insanlar olmadan büyük darboğazlar yaşanır" dedi.
"YAŞLILARA BAKAN OLMAZDI"
Nahles,
"Şu anda Almanya'da Alman pasaportu olmadan çalışan 5.3 milyon insanımız var ve onlarsız yapamayız. Almanya işgücü piyasası sözde tersine göçe dayalı bir politikayı kaldıramaz" diye konuştu. Yabancı işgücüne duyulan ihtiyaca örnek olarak huzurevlerindeki bakımı gösteren Nahles, "Göçmen kökenli çalışanlar olmasaydı, huzurevlerindeki bakımın altından kalkamazdık" şeklinde görüş belirtti.
"GÖÇMEN OLMASA NE YAPARDIK"
Cumhurbaşkanı Frank Walter Steinmeier de daha önce aşırı sağcıların, ülkeden göndermek istedikleri insanların süpermarketlerdeki kasalarda çalıştığını, otobüs, tramvay sürdüğünü, otellerde, restoranlarda çalıştığını, ev ile konut yaptıklarını, araştırma kurumlarında, üniversitelerde aşı geliştirdiğini ve şirketler yönettiğini dile getirmişti. Steinmeier, "Onlar olmasaydı ne yapardık?" demişti.
ÜLKEMİZİ İLERİ TAŞIYORLAR
Başbakan Olaf Scholz da göçmenlerin önemine işaret eden açıklamalarda bulundu. Başbakan Scholz, "Almanya'da neredeyse her dört kişiden birinin göçmenlik geçmişi var. 20 milyon kadın ve erkek, iş ve okul arkadaşları, komşular, spor kulüplerinden arkadaşlar, buraya katkı sunan ve ülkemizi ileriye taşıyan vatandaşlar. Almanya hepimizin ortak vatanı" sözleriyle göçmenlerin ülke için önemini dile getirmişti.
GÖÇ OLMAZSA KAYIP YAŞARIZ
Almanya'nın
eski Cumhurbaşkanı
Christian Wulff
ise göçmen kökenliler
olmadan ülkede
hiçbir şeyin yürümeyeceğini
söylemişti.
Wulff, "Göç olmazsa
kayıp yaşarız. Otellerin,
restoranların,
eczanelerin, hastanelerin
ve bakım merkezlerinin
durumunu
bir düşünün"
diyerek, göçmenler
hakkındaki düşüncesini
ifade etmişti.