Almanya'da muhalefetteki Hıristiyan Demokrat Birlik Partisi (CDU), "Yeni Temel İlkeler" adı altında hazırladığı taslak programı tanıttı. CDU Genel Sekreteri Carsten Linnemann, taslak programda, "Bizim değerlerimizi paylaşan Müslümanlar, Almanya'ya aittir" ifadelerinin yer aldığını açıkladı. Amacın, Müslümanların anayasa çerçevesinde canlı bir toplum hayatı oluşturması olduğu ifade edildi.
'İSRAİL DEVLET MESELEMİZ'
İsrail'in güvenliğinin Almanya'nın devlet meselesi olduğu vurgulanan programda, "İsrail'in var olma hakkı ve İsrail vatandaşlarının güvenliği bizim için tartışılamaz. İsrail'in terörden, korkudan ve şiddetten uzak yaşama hakkı vardır" görüşü paylaşıldı. Taslağı hazırlayan Komisyonun Başkan Yardımcısı Serap Güler, "İsrail'in var olma hakkı devlet meselemizdir. Bu, Alman öncü kültürümüzün önemli bir parçası" dedi.
'ÖNCÜ KÜLTÜRÜMÜZ TANINMALI'
Taslakta, "Burada yaşamak isteyen herkes bizim öncü kültürümüzü amasız ve fakatsız tanımalıdır. Bu, her insanın onuruna, temel ve insan haklarına, hukukun üstünlüğüne, saygı ve hoşgörüye saygı duymanın yanı sıra İsrail'in var olma hakkını tanımayı da içeriyor. Sadece öncü kültürümüze bağlı olanlar entegre olabilir ve Alman vatandaşı olabilirler" ifadeleri yer aldı. BERLİN
TASLAĞA TEPKİ YAĞDI
CDU eski Genel Sekreteri Ruprecht Polenz, taslak programı eleştirdi ve "Alman pasaportu olan herkes, Almanya'ya aittir. Nokta. Anayasa'nın 4. maddesi din özgürlüğünü güvence altına almaktadır" paylaşımında bulundu. İslam Konseyi Başkanı Burhan Kesici ise, "Bu tür tartışmalar dışlayıcıdır ve kafa karışıklığına yol açar. Bu tür ifadeler Müslümanların Almanya ile özdeşleşmesini daha da zorlaştırıyor" şeklinde görüş belirtti.
İMAM MESELESİ DE PROGRAMA GİRDİ
ALMANCA konuşan imamların yetiştirilmesi gerektiği vurgulanan programda, "Cami cemaatlerinin yabancılar tarafından finanse edilmesine ve imamların yurt dışından görevlendirilmesine alternatifler bulunmalıdır" görüşü paylaşıldı.