Asırlık Sırp-Arnavut gerginliği, Rusya'nın ev sahipliğinde düzenlenen 2018 FIFA Dünya Kupası'ndaki Sırbistan-İsviçre maçında bir kez daha gündeme geldi.
Geçmişi 17. ve 18. yüzyılda Arnavutların büyük kısmının İslam'ı kabul etmesine, 1804'teki ilk Sırp ayaklanmasına ve 20. yüzyılın başlarında yaşanan Balkan Savaşları'na kadar uzanan ve Kosova'da 1998-1999'da yaşanan kanlı çatışmalarla adeta tavan yapan gerginlik, İsviçre forması giyen Arnavut kökenli Kosovalı Xherdan Shaqiri ve Granit Xhaka'nın attıkları gollerden sonra elleriyle "Arnavut kartalı" yapmasıyla yeniden baş gösterdi.
Her ne kadar Sırplar kendilerini kışkırtan Arnavut futbolculara men cezası verilmesini talep etse de FIFA sembolik para cezasından öteye gitmedi.
Futbol sahalarında ilk değil
Sırp-Arnavut gerginliği, Shaqiri ve Xhaka'nın olayı ile ilk kez futbol sahalarına yansımadı.
2016 Avrupa Futbol Şampiyonası (EURO 2016) elemelerinde 14 Ekim 2014'te Sırbistan'ın başkenti Belgrad'da oynanan Sırbistan-Arnavutluk maçında da Arnavut taraftarların saha üzerinde drone ile "Büyük Arnavutluk" bayrağı uçurması, iki takım futbolcuları ve taraftarlar arasında arbede çıkmasına neden olmuştu.
Tribünlerdeki bazı Sırp seyirciler, Arnavutluk bayrakları yakarken Kosova ve Arnavutluk'ta halk sokaklara dökülmüştü.
UEFA, Sırbistan'ı hükmen galip ilan edip ardından 3 puanını silmiş ve iki ülke futbol federasyonuna para cezası vermişti.
Gerginliğin tarihi
Ufacık bir kıvılcımın dahi ateşe dönüşebildiği Sırp-Arnavut gerginliği, tarih boyunca birçok kez silahlı çatışmaya dönüştü.
Sırp-Arnavut gerginliği, sadece son yıllardaki Kosova meselesinden ibaret değil. Sırbistan, Karadağ, Makedonya ve Arnavutluk'u da ilgilendiren bir mesele olarak duruyor.
Tarihi kaynaklar, gerginliğin başlangıcını 17. ve 18. yüzyıllarda Arnavutların büyük kısmının İslam'ı kabul etmesine, 1804'teki ilk Sırp ayaklanmasına ve 1912'de başlayan Balkan Savaşları'nda yaşananlara dayandırıyor.
Gerginliğin yükselmesinde ise o dönemdeki Arnavut isyanlarının Sırplar tarafından kanlı şekilde bastırılması, iki ulusun büyük savaşlarda farklı cephelerde saf tutması ve savaş suçundan yargılandığı sırada ölen eski Sırp lider Slobodan Milosevic'in Arnavutlara yönelik şiddet içeren rejiminin etkili olduğu ifade ediliyor.
Balkan Savaşları
Balkan Savaşları'nın ardından bölgede incelemelerde bulunan uluslararası komisyonun hazırladığı rapora göre, Arnavutların yaşadığı köylerde sivil halka yönelik çok sayıda suç işlendi.
Tarihi kaynaklar da Arnavut şehirlerinin ve evlerinin yakıldığını, yağmalandığını, sivillerin hunharca katledildiğini, kadın ve kız çocuklarına tecavüz edildiğini, Arnavut esirlerin yüzlerce kilometre yürütüldüğünü, yorulup düşenlerin ise öldürülüp çürümeye bırakıldığını belirtiyor.
Avusturyalı yazar Leo Freundlich, "Albania's Golgotha" isimli kitabında, Sırp zulmünün daha çok Müslüman ve Katoliklere yönelik olduğunu ifade ediyor.
Arnavut ozanlar, "çiftelia" adlı geleneksel çalgıları ile söyledikleri şarkılarda Balkan Savaşları'nda yaşanan katliamların yanı sıra Arnavutların Sırplara karşı mücadelesini anlatıyor.
"Büyük Arnavutluk" ve "Büyük Sırbistan"
Sırp-Arnavut gerginliği, "Büyük Arnavutluk" ve "Büyük Sırbistan" projelerinde de iki tarafı karşı karşıya getiriyor.
"Büyük Arnavutluk" projesi, tüm Arnavutların bir devlet çatısı altında buluşmasını hedefliyor. Arnavutlar bu projeden "Etnik Arnavutluk" olarak bahsetmeyi tercih ediyor. "Etnik Arnavutluk", bugünkü Kosova'nın, Sırbistan'ın, Karadağ'ın, Makedonya ve Yunanistan'ın bir bölümü ile Arnavutluk'u kapsıyor.
"Büyük Sırbistan" projesi ise Sırpların yaşadığı tüm toprakları birleştirmeyi hedefliyor. Bu proje de Sırbistan, Bosna Hersek, Makedonya, Karadağ ve Kosova'nın tamamını, Hırvatistan'ın da büyük bir bölümünü içeriyor.
İki tarafın bu "büyük" projelerinde "kesişen" yerler olduğu görülüyor.
Kosova meselesi
Son dönemde Sırp-Arnavut gerginliği denince akla ilk gelenleri ise Sırbistan ile Kosova arasındaki sorunlar oluşturuyor.
1998-1999 yıllarında kanlı savaşa sahne olan Kosova'nın, 17 Şubat 2008'de Sırbistan'dan ayrılarak tek taraflı bağımsızlığını ilan etmesine rağmen Sırbistan, 116 ülke tarafından bağımsız devlet olarak tanınan Kosova'yı hala kendi toprağı olarak görmeye devam ediyor.
İki ülke arasındaki ilişkilerin normalleştirilmesi adına 2011'de Avrupa Birliği (AB) ara buluculuğunda diyalog süreci başlatıldı ancak bu süreç sık sık farklı nedenlerden kesintiye uğruyor.
Hedef hiç değişmedi: "Etnik devletler"
Bölgedeki tarafların Balkan Savaşları'ndan bu yana amacı etnik devletler kurmak. Sadece tek milletin yaşadığı bu etnik devletleri kurma fikri, sadece Balkan Savaşları'nda değil, 1990'lı yıllarda Bosna Hersek ve Kosova'da yaşanan savaşlarda da asıl hedef oldu.
Özellikle Sırpların bölgedeki Müslüman Boşnak ve Arnavutlara yönelik eylemleri, Kosova ve Bosna Hersek'te büyük katliamlar yaşanmasına yol açtı.