Muhbir mi kiraladı?

SABAH’ın üç ay önce sorduğu sorunun yanıtı bulundu gibi. Özüdoğru ve Kılıç cinayetlerinde otomobilleri kiralayan belki de muhbir\n\nALMANYA’DA 8’i Türk 10 kişiyi öldüren ırkçı Neo-Nazi katillerin bazı cinayetleri işlemek için olay yerine nasıl gittiği konusundaki bir soru daha aydınlanmak üzere. SABAH’ın, “Araçları kim kiraladı” sorusuna yanıt, üç ay sonra geldi. İlk belirlemelere göre Abdurrahim Özüdoğru (Nürnberg) ve Habil Kılıç (Münih) cinayetinde araçları, muhbir Ralf M. kiraladı.\n\n3 ARAÇ KİRALAMIŞ\n\nRALF M.’nin, “Primus” kod adı altında Anayasayı Koruma Teşkilatı adına çalıştığı öğrenildi. Özüdoğru’nun 13 Haziran 2001, Kılıç’ın ise 29 Ağustos 2001’de öldürüldüğü tarihlerde, muhbirin inşaat şirketinin arabaları, ortalıkta görünmemiş. Muhbirin toplam 3 araç kiraladığı ve arabaların üçünün de uzun yol için kullanıldığı belirlendi.\n\nBAĞLANTI VAR MI?\n\nRALF M.’nin aşırı kesimi çok iyi bildiği, ayrıca NSU’ya yardım edenlerden bazılarını da tanıdığı bildirildi. Muhbirin NSU ile bağlantısının kanıtlanması, Anayasayı Koruma Örgütü için büyük bir skandalın daha ortaya çıkması anlamına gelecek. SABAH, “Özüdoğru ve Kılıç cinayetlerinde varsa kiralama, araçları kim kiraladı?” diye sormuştu.\n\nİŞTE SABAH FARKI\n\n20 Aralık 2012 tarihli baskısında, otomobillerin kiralanmasında bazı açık noktalar olduğuna dikkat çeken SABAH, NSU haberleri konusundaki farkını bir kez daha gözler önüne serdi. Alman basınından tercüme haberlerle değil, kendi kaynakları ve özel haberleri ile gündem yaratan SABAH, katillerin bazı cinayetlerde otomobil kiraladığının tespit edilemediğine dikkat çekmiş ve, “Araçları kim kiraladı” diye sormuştu. SABAH’ın özel haberinden aylar sonra, Anayasa Koruma Örgütü’ne çalışan “Primus” kod adlı muhbir Ralf M.’nin araç kiraladığı tarihler ile, iki Türk’ün öldürüldüğü tarihlerin kesiştiği belirlendi.\n\nKOMİSYON DİNLEYECEK\n\nFederal Meclis NSU Cinayetlerini Araştırma Komisyonu, “Primus” kod adlı muhbirin ifadesini almaya karar verdi. Komisyonun SPD’li üyesi Eva Högl, muhbirin neler yaptığının ortaya çıkartılması gerektiğini savundu.\n\n“Türkiye’den baskı var”\n\nAlman basını, “Türkiye baskıyı arttırıyor” başlıklı haberlerle, Türkiye Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun, Alman Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle’yi arayıp, Türk basınına yer ayrılmasını istediğini bildirdi. Westerwelle’nin, bu talebi anlayışla karşıladığı, ancak hakimlerin bağımsızlığına dikkat çektiği kaydedildi.\n\n“Münih bir hata oldu”\n\nKURBAN ailelerinin avukatlarından Mehmet Daimagüler, NSU davasının Münih’e verilmesinin bir hata olduğunu söyledi. Daimagüler, “Bana göre mahkeme, bizi önümüzdeki üç yıl içinde nelerin beklediğini açıkça gösterdi” dedi.\n\nÖner: Türk basınına yer verilmeli\n\nAvrupa Türk İslam Birliği (ATİB) Genel Başkanı İhsan Öner de yaptığı açıklamada, Türk basınının tarihi duruşmada yerini alması gerektiğine dikkat çekti.\n\n \n\nYUNUS ÜLGER / BOCHUM