8 Mart, kadınlarımızın topluma olan katkılarını, emeklerini ve u¨zerimizdeki haklarını du¨şu¨ndu¨ğu¨mu¨z ve aslında bir gu¨n değil her gu¨n hatırlamamız gereken önemli bir gu¨ndu¨r. Bu vesileyle Almanya’daki tu¨m kadınlarımızın bu anlamlı gu¨nu¨nu¨ yu¨rekten kutluyorum. Gu¨nu¨mu¨zde kadın haklarının uygulanmasında ulaşılan seviye, u¨lkelerin gelişmişlik du¨zeyini belirleyen unsurlar arasında sayılmaktadır. Kadınlarımız, Cumhuriyetimizin kurulmasıyla birlikte birçok du¨nya devletinden önce seçme ve seçilme haklarına sahip olmuştur. Son yirmi yıl içerisinde de kadın-erkek fırsat eşitliğinin pekiştirilmesi ve kadın haklarının korunmasının geliştirilmesi konusunda Tu¨rkiye’de önemli adımlar atılmıştır. Son olarak, Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun Tasarısı’nın TBMM’de kabulu¨yle birlikte yasal alandaki eksikliklerin giderilmesine devam edilmektedir. Atılan bu adımlarla kadın haklarının en ileri du¨zeye taşınacağına inanıyorum. Ancak gerek Tu¨rkiye’de gerek bu u¨lkede kadın-erkek eşitliğini sağlamanın yolunun, hukuki eşitliği fiiliyata geçirebilmekten geçtiği de bir gerçektir. Nu¨fusumuzun yarısını oluşturan kadınlarımızın, hayatın her alanına ortak olmaları gerekmektedir. Kadınlarımızın eğitime, ekonomiye, siyasete ve toplumsal hayatın her alanına aktif olarak katılımı; toplumun her kesiminin katkısıyla mu¨mku¨n olacaktır. Kadınlarımız hak ve özgu¨rlu¨klerine sahip çıkarken, erkeklerimizin de kadınlarımıza destek vermesi, her yaştaki kadınlarımızın maruz kalabildikleri ayrımcılık, dışlayıcılık ve diğer hak ihlalleri gibi sorunların çözu¨mu¨ açısından bu¨yu¨k önem taşımaktadır. Bu u¨lkede yaşayan kadınlarımız, yarım asırdır Almanya’nın kalkınmasına, ilerlemesine, Avrupa ve du¨nya çapında ekonomik ve siyasi bir gu¨ç olmasına emekleriyle, gayretleriyle ve alın terleriyle önemli katkıda bulunmuşlar ve bulunmaktadırlar. Kadınlarımız, beraberlerinde getirdikleri ku¨ltu¨ru¨mu¨zle Almanya’nın sosyal ve ku¨ltu¨rel hayatının zenginleşmesini de sağlamışlardır. Almanya’da yaşayan Tu¨rk ve Tu¨rkiye kökenli kadınlarımızın içinde bulundukları toplumda önemli yerlere geliyor olmaları da bizleri gururlandırmaktadır. Almanya’da yaşayan Tu¨rk ve Tu¨rkiye kökenlilerin, içinde yaşadıkları toplumun ekonomik, sosyal, ku¨ltu¨rel ve siyasi hayatına aktif olarak katılan, yasalara saygılı, mutlu ve başarılı bireyler olmaları, aynı zamanda anadilleri ve öz ku¨ltu¨rleriyle bağlarını korumaları konusunda en bu¨yu¨k görev kadınlarımıza du¨şmektedir. Bu vesileyle, kadınlarımıza sesleniyorum: Hakkınız varsa Alman vatandaşlığı almakta tereddu¨t etmeyin! Dil öğrenin! Çocuklarınızın dil öğrenmesini teşvik edin! Eğitimin önemini hep hatırda bulundurun! Siyasette katılımcı olun! Toplumun her alanında var olun! Ekonomik olarak gu¨çlenin! Çocuklarınızın mu¨mku¨n olan en iyi eğitimi almaları için gereken çabayı göstermekten çekinmeyin! Yaşayacağınız her tu¨rlu¨ gu¨çlu¨ğu¨ aşmanız için de Bu¨yu¨kelçiliğimiz ve Başkonsolosluklarımız, sizlere yardımcı olmak için ellerinden gelen gayreti göstereceklerdir. Yarınlarımızın mimarları kadınlarımızın 8 Mart Du¨nya Kadınlar Gu¨nu¨ kutlu olsun!\n
HÜSEYİN AVNİ KARSLIOĞLU