Prof. Öztürk, "Uzaktan eğitimin yaygın bir şekilde kullanılmaya başlanmasıyla beraber bilgisayar, televizyon,cep telefonu ve tablet gibi teknolojik cihazların başında geçirilen süre olağandışı seviyede arttı. Aşırı teknoloji kullanımının, çocuk ve ergenlerin sosyal gelişiminin olumsuz etkilenmesi, aile içi bağların zayıflaması ve kişinin yalnızlaşması gibi birçok riski barındırdığını biliyoruz. Bu risklerin ilerleyen süreçlerde teknoloji bağımlılığı vakalarında artışa neden olması da muhtemel. Teknoloji kullanımına dair benimsenebilecek belli ilkeler, birey ve toplum sağlığını tehdit eden risklerden korunma adına kritik önem taşıyor" dedi. Prof. Dr. Mücahit Öztürk, ailelere şu önerilerde bulundu:
Çocuklarınıza teknoloji kullanımı konusunda iyi bir model olun.
Aileler ve çocuklar bu dönemde birçok alışkanlığını ve yaşam sitilini değiştirmek durumunda kalır. Bu değişimler riskli davranışlarla beraber kaygı ve stres düzeylerinin artırır. Bu kaygılarla baş etme noktasında teknoloji ile gereğinden fazla zaman geçirilebildiğini, ailelerin öncelikle yaşadıkları kaygılar konusunda hep beraber konuşmasının ve kaygı ile mücadele için grup oyunları, spor gibi yöntemlere yönelmeli.
Ev ve okul kavramlarının çocukların zihnindeki ayrımı kaybolfabilir. Hafta içi ve hafta sonu ayrımına varılması, uyku saatlerinin organize edilmesi, yemek saatlerinin değişikliğe uğramaması gibi adımlar ile mevcut düzenin korunması sağlanabilir.
Mümkün olduğunca sessiz ve dersi dinlemelerini kolaylaştıracak bir fiziksel ortam oluşturulmalı. Dikkatlerini dağıtacak ögeleri mümkün olduğunca azatlı. Uzaktan eğitim için kullanılan teknolojik alet dışında herhangi başka bir teknolojik aletin dikkat dağıtmasını önlemeye çalışın.
Okulun, çocuklar için yalnızca bir öğrenim mekânından çok daha fazlası olduğunu unutmayın. Çocukların arkadaşlarıyla çevrimiçi etkileşimde bulunmalarına izin vermek, sosyal olarak mesafeli olmanın etkilerini hafifletebilir.
Yeni düzene alışmakta zorluk yaşanabilir. Çocuklara zaman tanıyın. Aileler bu süreci tek başına geçirdiklerini sanmasın.
Bilgilenmek, sorular sormak ve daha fazla rehberlik almak için çocuğun öğretmenleri ve diğere ebeveynler ile iletişim halinde olmalı.
Çevrimiçi erişimin artması, çocukların güvenliği, korunması ve mahremiyeti için yüksek riskler taşıyabilir. İnternet kullanımı hakkında çocuklarınızla konuşun ve internetin nasıl, ne zaman ve nerede kullanılabileceğine dair kurallar oluşturun. Çocuğunuzla birlikte onun yaşına uygun uygulamalar, oyunlar ve farklı çevrimiçi aktiviteler belirleyin. Siber zorbalık veya çevrimiçi uygunsuz içeriklere karşı duyarlı olun.
Çocuklar rutinlerini mümkün olduğunca normale en yakın şekilde sürdürmeli. Okulda karşılaşacaklarına benzer teneffüs vakitleri ayarlamak, programlarına bağlı kalmalarına yardımcı olabilir. Öğle yemeği vaktinde ayağa kalkıp hareket etmesi, biraz temiz hava alması, yürüyüşe çıkması, bisiklete binmesi ya da ders arasında bütün gün hareketsiz kalmamaları için mutfakta sağlıklı atıştırmalık yemesi, isterse kısa bir oyun, dans gibi aktivitelerle bir mola vermesi motivasyonunu artırmada etkili olabilir. Ara verildiği sırada gözlerini dinlendirmelerini önerebilirsiniz.