ANKARA'DA 28 yaşında atletizme başlayıp Türkiye Şampiyonası'nda 400 metrede altın, Balkan Şampiyonası'nda bronz madalya elde eden Oğuz Akgül,
"Muhasebecilik, sevkiyatçılık, otobüs muavinliği, simit, su satma hepsini yaptım. 28 yaşında atletizme başlayıp, 31 yaşında 400 metrede Türkiye Şampiyonu oldum" dedi.
SPOR GEÇMİŞİM YOKTU
Evli ve 2 çocuk babası Oğuz Akgül, özel sektörden Atletizm Milli Takımı'na uzanan hayat hikayesini anlattı. Atletizmle tanışmadan önce, amatör kümede futbol oynamak dışında spor geçmişi olmadığını belirten Akgül, badminton antrenörü akrabasının kendisini cesaretlendirdiğini söyleyerek, "28 yaşında bu işler olur mu diye düşündüm. Dedi ki
'Git dene belki koşmak için doğmuşsundur.' Atletizm pistinde şimdi çalıştığım antrenör Bülent Taşdemir'le tanıştık. Atletizm dışarıdan kolay gibi görünüyor ama futbol, basketbol, voleyboldan zor bir branş. Çünkü limitleri zorluyorsunuz" ifadelerini kullandı.
"28 yaşında başlayıp, 30 yaşında milli takıma girdim. 31 yaşındayım ve bu yıl Türkiye Şampiyonası'nda birinci oldum. Tarihin en yaşlı Türkiye şampiyonu olmak nasip oldu" diyen Akgül, antrenörünün atletizmin zorluklardan bahsettiğini anlattı:
PAKETLİ ÜRÜN YEME!
Akgül, antrenörünün atletizmin zorluklardan bahsettiğini söyleyip, "Paketli ürün tüketmemem, uykuya dikkat etmem, yeme içmeyle alakalı aklınıza güzel ne geliyorsa yememem gerektiğini anlattı. Önümüzdeki yıl olimpiyat var.
Şu an 4x400 bayrak takımında 6'ncı sıradayım. Ferdi olarak olimpiyat hedefim 2024. O zamana kadar çalışıp 400 metrede kota almak istiyorum" dedi.
YAĞMUR AKGÜL: BORÇLARIMIZ İÇİN ARABAMIZI SATTIK
Yağmur Akgül, eşinin kariyerinde ekonomik olarak zorluklanr yaşadıklarını söyleyerek, "O spora devam ederken diğer kulvarlarda da hayatını devam ettirmeye çalışıyor. Biz maddi açıdan biraz sıkıntı yaşıyoruz. Kendini spora veremediğini düşünüyorum. İmkanlar kısıtlı. Arabamız vardı mesela arabamızı sattık. Bazı borçlarımızı kapattık. Onun hayalleri var. Bizim ona destek olmamız lazım" dedi.