Sahip olduğu her türden yazılı ve görsel mirası koruyup, tasnif ederek kullanıma sunmak ve gelecek nesillere aktarmak misyonunu ve sorumluluğunu taşıyan Milli Kütüphane, 1946'da kuruldu, 16 Ağustos 1948 tarihinde ise kullanıcıya açıldı. Türkiye'nin en büyük arşiv kütüphanesi ve kültürel hafızası konumunda bulunan Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürlüğü bünyesindeki Milli Kütüphane'den yılda yaklaşık 700 bin kişi hizmet alırken, internet ortamında sunulan kütüphanecilik hizmetlerinden de yılda ortalama 800 bin kişi faydalanıyor. Her yıl güncellenen ve toplam kayıtlı üye sayısı 110 bin olan, 9 okuma salonunda toplam bin 357 kişilik kullanıcı kapasitesine sahip kütüphane, sadece kütüphanecilik değil; yayıncılık, restorasyon ve koruma, dijitalleştirme, kültürel ve uluslararası etkinlikler ile sosyal sorumluluk kapsamındaki çalışmalarıyla da ön plana çıkıyor.
MİLYONLARCA ESERLE DOLU
Milli Kütüphane koleksiyonlarında temmuz ayı itibarıyla 1 milyon 410 bin basma kitap, 27 bin 796 el yazması eser, sayıları tahmini 10 milyona ulaşan 255 bin cilt süreli yayın, 32 ayrı türde 134 bin 611 kitap dışı materyal, 26 bin 362 makaralık mikrofilm koleksiyonu bulunuyor. El yazması koleksiyonlarında Osmanlı Devleti'ne ait ilk ansiklopedik eser olan ve 1428 yılında yazılan "Muradname", Ebu'l-Hayr Rumi'nin yazdığı "Saltukname", Udi tarafından yazılan "Macera-yı Mah" gibi çok önemli eserler de yer alıyor. Zengin koleksiyonunda Osmanlı döneminde Arap harfleriyle basılmış ilk matbaa baskılarından kitaplar da bulunan Milli Kütüphane, halk edebiyatının en canlı kaynaklarından olan "cönkler" ile latin harflerinde yayın yılı 1801 öncesine ait nadir kitaplara da ev sahipliği yapıyor. Başkent Ankara'daki Milli Kütüphane'de ayrıca bu yıl elektronik ortamdaki bilgi kaynaklarının da derlenmesine başlanacak. 2021'de ise web arşivlenmesinin hayata geçirilmesi planlanıyor.
18 MİLYON DİJİTAL İÇERİK ÜRETİLDİ
Milli Kütüphane'nin Dijital Kütüphane sistemi üzerinden ise 27 bin 796 çok değerli yazma eser, son dönem Osmanlı ve ilk dönem Cumhuriyet döneminden başlamak üzere gazete ve dergiler, ünlü ressamlara ait tablolar, sinema afişleri, tasvirler gibi birçok görsel içeriğe ulaşabilmek mümkün. Sistem sayesinde araştırmacılar, kültürel ve bilimsel çalışmalarda kullanmak üzere Türk tarihinin zengin geçmişine zaman ve mekandan bağımsız olarak internet bağlantısı olan herhangi bir noktadan erişebiliyor. Türkiye'nin en büyük süreli yayın koleksiyonu ile değerli yazma eserler koleksiyonu dijitalleştirilirken, bu çalışmalarla bugüne dek 18 milyon dijital içerik üretildi.
KİTAPLAR SESLENİYOR
Görme
engelli vatandaşların da kütüphane hizmetlerinden faydalanması amacıyla hayata geçirilen "Konuşan Kitaplık Görme Engelliler Merkezi"nde ders kitapları, güncel ve klasik edebi eserlerden oluşan; roman, şiir, deneme, öykü, psikoloji gibi farklı kategorilerde seslendirilmiş 5 bin kitap bulunuyor. Ayrıca gönüllülerin de desteğiyle yılda ortalama 300 yeni sesli kitap arşive kazandırılıyor. Sesli kitaplar, görme engelli üyelerin internet üzerinden erişimine de açılıyor.