Ankara İl Müftüsü Mehmet Sönmezoğlu, yaptığı açıklamada, Türk kültüründe musikinin, çeşitli şekillerde yer edindiğine işaret etti. Bunlardan birinin de enderun usulü teravih olduğunu anımsatan Sönmezoğlu, "Enderun usulü, sarayda ortaya çıkmış. Teravihin kökü 'terviha' kelimesine dayanıyor, manası, dinlenmektir" diye konuştu.
HADİS, TEFSİR VE SOHBET
Sönmezoğlu, teravihin iki veya dört rekatta bir dinlenerek kılındığını, eskiden bu aralarda hadis, tefsir gibi sohbetlerin yapıldığını ve meşrubat içilip ibadete devam edildiğini anlattı. Enderun usulü teravihin, Topkapı Sarayı'nda ilk kez Türk bestecisi Hamamizade İsmail Dede Efendi tarafından ifa edildiğini anımsatan Sönmezoğlu, "Sarayda oluşan bu usul vakfiyelerden kendilerine özel tahsisat ayrılmış saray müezzinleri, 'eyyam-ı mübareke' dediğimiz özel zamanlarda, bayram günlerinde müezzinlik yapan şahsiyetler tarafından, 'selatin' dediğimiz sultan camilerinde uygulanmaya başlanıyor" bilgisini verdi. Sönmezoğlu, enderun usulü teravihin farklı uygulamaları bulunduğunu ifade ederek, "Farklı uygulamaları var ama bir tertibi şöyledir; yatsı namazından önce minareden temcitler, münacatlar ve ilahiler okunur. Daha sonra yine minareden sala ve çift ezan okunuyor. Gülbanktan sonra rast makamında kamet getiriliyor, sonra da yatsı namazının farzında Fatiha ve zammı sure yine rast makamında tilavet ediliyor" diye konuştu.