Muhittin Uyanık 29 yaşında üç üniversite bitirmiş, tarih ve kültür alanda master eğitimleri alan, dünyanın birçok ülkesinde medeniyetin izlerini sürmüş bir Türkiye aşığı. Hayatını Türk ve Osmanlı tarih ve kültürünü diriltmeye, öğretmeye adamış. Bu amaçla Ankara Kalesi eteklerinde, Hacı Bayram Camii'nin bağrında Akşemsettin Bedesteni içerisinde küçük bir müze-imalathane kurmuş. Ok ve yaylar üretiyor, yemeklerimizi diriltiyor ve okçuluk sporunu öğretiyor. Uyanık'ın hikâyesi tarih ve medeniyet bağları ile örülmüş. 13 yıl önce üniversite eğitimi için geldiği Ankara'da Ankara Kalesi'nin eteklerinde tarihimizi yeniden diriltmiş. Kurduğu atölye ve eşsiz maharetleri ile öğretiyor, üretiyor, tarih öğretimi yaparken, kültürümüzü de turistlere tanıtmayı ihmal etmiyor.
AYLARCA SEYAHATLER YAPTI
Uyanık, tarihe ve kültüre olan merakı ile çıktığı yolda gördüğü eksikler sonucunda önemli bir karar almış; ok ve yay kültürünü yaşatan ülkeleri gezip, Türkiye'de yeniden tarihi diriltmek. Bu kapsamda aylarca süren seyahatlere çıkmış, dünyanın birçok yerini gezmiş, farklı ok, yay kültürlerini tanımış, öğrenmiş ve nihayet Ulus'ta bir atölye açarak işe başlamaya karar vermiş. İlk başta ciddi zorluklarla karşılaşmış ama atölyeyi kurmuş. Akşemsettin bedesteni içinde, her köşesi tarih ve kültür kokan bir atölyede ecdadın sanatını yaşatıyor. Onlarca çeşit ok, yay, mızrak yapıyor aynı zamanda da meraklısına da öğretiyor. Onun atölyesi şimdilerde yerli ve yabancı turistlerin uğrak yeri, aynı zamanda her yaşatan okçuluk öğrencisinin mektebi. Onlarca eğitim ve maharetine karşılık o tarihe olan aşk ve amacı için hepsinden vazgeçmiş. Tüm hayatını, bu kültürü eski günlerine kavuşturmaya ve yaygınlaştırmaya adamış. Uyanık, "Bir avuç ilgiliyle karşılaştığım ata sporumuza 400 öğrenci yetiştirdim. Kredi Yurtlar Kurumlarında (KYK) dersler veriyor, festivaller düzenliyorum. Her türlü okla birlikte, siper, puta, yay, sadak takımları, 14. Yüzyıldan 17'ye kadar döneme ait kılıçlar, Türk kalpakları vs den oluşan bir müzem var. İlk başta ciddi bir zorluk yaşadım ama şimdi ilgi arttı, Ankara ve diğer birçok ilde okçuluk turnuvaları düzenlenmeye başladı" dedi.
İLK OKÇULUK MÜZESİNİ AÇTI
Uyanık'ın, şu anda atölye ve müze olarak kullandığı dükkânı Cumhuriyet tarihinin ilk açılan Türk okçuluk ve talimhane mağazası. 2014'te açılan bu atölye aynı zamanda ilk kişisel müze. İlk milli yay da burada yapıldı.
ART ANKARA BAŞLIYOR
Başkentte 4'üncüsü düzenlenecek olan "Uluslararası Ankara Çağdaş Sanat Fuarı" yarın ATO Congresium'da başlıyor. Ünlü sanatçıların katılacağı fuar üç gün sürecek. Türkiye'nin önde gelen genç kuşak sanatçılarından Seyit Mehmet Buçukoğlu ile Boşnak sanatçı Yasemen Latife Ayvaz da fuara katılacak isimler arasında yer alıyor. Boşnak asıllı sanatçının, yeni kuşak bir çağdaş ressam olarak kent olgusu içinde ele aldığı sanatsal üretimleri, kaos ve karmaşa içinde yer alan kentte, gözden kaçan, farkına varamadığımız detayları, kimi zaman bir duvar yüzeyinden, kimi zaman bir teknenin kabarmış boyasından, ağaçtan, taştan ya da herhangi bir objenin üzerindeki lekelerde hayat buluyor. Sanatçı için renk, boya, malzeme dışında resim yapılacak her yüzey ya da resmi yapılacak her detay önemli bir yer tutuyor. Bu bağlamda sanatçı için deneysellik te vazgeçilmez bir süreci kapsıyor.