Almanya Başbakanı Angela Merkel, 2000 yılından bu yana Genel Başkanlığı'nı yaptığı Hıristiyan Demokrat Birliği'nin 29. kongresinde yeniden Genel Başkan seçildi. Seçimlere tek aday olarak giren Merkel yaptığı zafer konuşmasında önümüzdeki genel seçimlerde Almanya Şansölyesi yani Başbakan olmak için de adaylığını koyacağını açıkladı. 2005 yılında Başbakanlık görevine seçilen 62 yaşındaki Merkel'in konuşmasının en ilgi çekici yanı bu açıklaması değildi.
Konuşmasında Suriye meselesine de değinen ve göçmen sorununun altını çizen Şansölye, önce ülkesindeki sığınmacıların tamamımın ülkede kalmasının mümkün olmadığını, sığınmacıların durumlarını inceleyeceklerini ve sınır dışı uygulamasına başvuracaklarını söyledi. İnsan hakları, yaşama hürriyeti, eşitlik, din ve vicdan özgürlüğünden bahsettikten sonra sözlerine şöyle devam etti:
"Kadınların vücutlarını tamamıyla örtmeleri yani burka giymeleri Alman toplumuna uygun değil, bu yüzden hukuki açıdan imkânın bulunduğu her yerde yasaklanması gerekir."
Avrupa'nın ve dünyanın en önemli ülkelerinden birisinin Başbakanlığı'nı 11 senedir sürdüren Merkel, İtalya, İngiltere, Fransa'nın liderleri birer birer devrilirken yerini korumaya yakın bir lider. Ülkesinde milyonlarca Müslüman yaşayan bu güçlü bir liderin, din ve vicdan özgürlüğünden bahsettiği konuşmasında, böyle bir açıklama yapması üzüntüyle karşılandı.
Dünya genelinde yükselen aşırı sağ hareket, Müslümanlara ağır hakaretler eden Donald Trump'ın Amerikan Başkanı seçilmesiyle daha da belirginleşmişti. Bu yükselişin, eşitlik, demokrasi, inanç özgürlüğünden en çok bahseden ülkelerde gerçekleşmesi de çok çarpıcı bir tezat olarak dikkat çekiyor.