Amasya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi tarafından organize edilen "Akademik Vaazlar" programının ilk etkinliği Üniversite Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hakkı Turabi tarafından İlahiyat Fakültesi Camii'nde gerçekleştirildi.
Amasya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Camii'nde gerçekleşen "Akademik Vaazlar" programının ilk etkinliğinde, cami kürsüsüne çıkıp vaaz veren Rektör Turabi dini musikiden söz etti. Kendisi de bir Türk Dinî Musiki sanatçısı olan Rektör Turabi, dinde haram sanılan müzik konusuna ışık tuttu.
Verdiği vaazda Rektör Turabi, "Musiki ve müzik kelimesi arasında zerre kadar fark yoktur. Müzik kelimesi Latinceden, musiki kelimesi ise Arapçadan gelir. Müzik kelimesinin Arapçalaşmış hali musikidir. Musiki kelimesi Arapçaya Peygamber Efendimiz'den yaklaşık 200 yıl sonra girmiştir.
Musikili okumak, musikiyle müzikal okuma yapmak anlamına gelen fiil de teganni fiilidir. Peygamber Efendimiz gerek Kur'an-ı Kerim'i gerekse ezanı Muhammedî'yi güzel sesli olanlara okutmuş ve onlardan dinlemekten her zaman haz almıştır.
Müzik ve musiki kelimesinin tam karşılığı güzel ses bilimi, güzel ses sanatı demektir. Artık güzel ses ile güzel sözü ayırma zamanı gelmiştir. Kulağımıza gelen gerek lisan hançerinden çıkmış gerekse insanın eliyle mamul edilmiş ve adına enstrüman, musiki aleti dediğimiz aletlerden çıkan seslere biz güzel ses diyoruz. Bu güzel ses bilimine de müzik bilimi ve musiki bilimi diyoruz. Bununla beraber güzel söz bilimi olan şiiri müzikten ayırt etme zamanı gelmiştir. Müzik biliminin içinde ve müziğin tarifinde güzel söz demek olan şiir yoktur. Şiir güzel olan sese sonradan ilave edilmiştir.Güzel sesle, güzel sözü ayırt edemezsek bu anlamda İslam Hukuku açısından sorumluluklarımızı karıştırmış oluruz.
Kulağımıza gelen güzel sesler Cenab-ı Allah'ın bize bahşettiği en önemli ikramlardan birisidir. Cenab-ı Allah bize bunu duymayı, duyduğumuz zaman güzel olanla olmayanı ayırt etmeyi ve bu güzel sesi çıkarabilme kabiliyeti vermiştir. Cenab-ı Allah hiçbir zaman bir insana verdiği kabiliyeti haram eylemez. Güzel bir ses insanı güzel olan her şeye davet eder.
Başta İslam olmak üzere ilahi olan bütün dinler ibadetlerinde güzel sesin yüce tesirinden istifade etmiştir. İbadetlerdeki kutsal metinlerimiz başta olmak üzere ibadete taalluk eden her bir şeyi güzel sesle müminlere ikram ederiz. Bundaki amacımız müminlerin imanını artırmaktır. İşin haramlık olan boyutu ise "söz"de kalır. Siz yaptığınız güzel sese Allah'a isyan eden, Cenab-ı Allah'ın büyüklüğünü inkâr eden sözleriyle bezeyerek bir ikramda bulunduğunuz zaman burada haram olan güzel ses değil haram olan o sözlerdir." dedi.
Vaazın ardından kılınan namaz sonrasında program sona erdi.
