Avrupa Parlamentosu (AP) Başkanı Antonio Tajani, yaptığı yazılı açıklamada, Venezuela'da muhalefet lideri Lepoldo Lopez ile seçime ilişkin telefon görüşmesi yaptığını belirtti.
Tajani, "Halkın isteğine karşın uluslararası anlaşmaların ve ülke anayasasının ihlal edildiği Venezuela'da, bugün Latin Amerika'da ve tüm dünyada demokrasi için çok üzücü bir gün." ifadesini kullandı.
Kurucu meclis temsilcilerinin belirlenmesi için yapılan seçimlerin, Venezuela'da siyasi çatışma ve insani krize çözüm sağlamayacağını kaydeden Tajani, açıklamasında "Uluslararası toplum, Venezuela'da çok sayıda ölüm karşısında sessiz kalmamalı." ifadesine yer verdi.
'AB SEÇİM SONUÇLARINI TANIMAYACAK'
Tajani, AB'nin seçim sonuçlarını tanımayacağını vurgulayarak, "AB'nin, Venezuela halkının gerçek temsilcisi olan Ulusal Kongre'ye tam destek vermeye devam edeceğini" bildirdi.
Mevcut rejimin "iktidarda kalmak için geçersiz bir seçim" yaptığını ifade eden Tajani, "Halkın rejimi değiştirmek istediği çok açık. Acilen genel seçimler yapılmalı." çağrısında bulundu.
Tajani, AP'den bir delegasyonun Venezuela'ya gönderilmesi için görüşmeler yapacağını da kaydetti.
'GELİŞMELER ENDİŞE VERİCİ'
AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini'nin ofisinden yapılan yazılı açıklamada, "Venezuela'da son 24 saat içinde meydana gelen olaylar, AB'nin Venezuela demokrasisinin geleceği hakkındaki endişelerini arttırdı." ifadesi yer aldı.
Açıklamada, AB'nin kurucu meclis seçimleri sırasında meydana gelen şiddet ve huzursuzluktan üzüntü duyduğu, hayatını kaybedenlere başsağlığı dilediği belirtildi.
Tüm taraflara şiddetten kaçınma çağrısı yapılan açıklamada, Venezuela güvenlik güçlerinin orantısız güç kullanımının kınandığı kaydedildi.
Açıklamada, kurucu meclis seçimlerinin ülkede tartışmalı konu olduğu, ülkenin daha fazla kutuplaşması ile çatışmaların artması risklerini beraberinde getirdiği, bunun yanı sıra Venezuela'daki meşru ve demokratik yollarla seçilmiş kurumlara zarar vereceği aktarıldı.
AB'nin bölgesel ara buluculuk çalışmalarına destek vermeye devam edeceği belirtilen açıklamada, Venezuela demokrasisinin geleceğinin tüm dünyada meşru endişe kaynağı olduğu vurgulandı.
Açıklamada, "Venezuela devlet başkanı ve makamlarının anayasa ve hukukun üstünlüğüne saygı göstermesi, barışçıl gösteri hakkı dahil olmak üzere temel hak ve özgürlükleri garanti altına alması beklenmektedir." ifadesi kullanıldı.
İŞTE VENEZUELA'DA YAŞANANLAR
Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, ülkeyi ekonomik ve siyasi krizden çıkaracak tek yolun anayasanın yeniden yazılması olduğunu belirterek, 30 Temmuz'da özel meclis temsilcilerinin belirlenmesi için seçime gidileceğini açıklamıştı.
Venezuela muhalefeti, seçim boyunca ülkede yaşanan şiddet olaylarında 15 kişinin yaşamını yitirdiğini belirtirken, Başsavcılık sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamada en az 7 ölüm vakasının araştırıldığını duyurdu.
Savunma Bakanı Vladimir Padrino Lopez, devlet kanalına verdiği demeçte ölümlerin hiçbirinden ordunun sorumlu olmadığını savundu.
Son olaylarla, ülkede mart sonundan bu yana devam eden hükümet karşıtı gösterilerde hayatını kaybedenlerin sayısının 120'yi bulduğu kaydediliyor.
Gösteriler, Maduro liderliğindeki hükümetin kontrolünde bulunan Yüksek Mahkemenin 31 Mart'ta Ulusal Meclisin yetkilerini aldığını açıklamasıyla başlamıştı. Maduro yönetimi, muhalefetin, aşırı sağcı radikaller ve suç çetelerinin iş birliği içinde şiddeti körüklediğini savunurken, muhalefet de ölümlerden orantısız güç kullanan güvenlik kuvvetlerini ve hükümet yanlısı milisleri sorumlu tutuyor.