Dışişleri: Yabancı düşmanlığına prim veriliyor. Basiretsiz bir açıklama ve vahimdir.
Dışişleri Bakanlığı, Mogherini ve Hahn'ın yaşanan gelişmelere dair "basiretsiz açıklamalarının" bir değer taşımadığını bildirdi.
Dışişleri Bakanlığı, Avrupa Birliği Dış ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini ile Avrupa Komisyonu'nun Komşuluk Politikası ve Genişleme Müzakerelerinden Sorumlu Üyesi Johannes Hahn tarafından bazı AB üye ülkeleriyle yaşanan gerilime ilişkin olarak yapılan basın açıklaması hakkında yazılı bir açıklama yaptı. Basiretsiz olarak değerlendirilen AB açıklamasının, Türkiye için bir değer taşımadığı vurgulandı.
Dışişleri Bakanlığı'ndan konuya ilişkin yapılan açıklama şöyle:
"Son günlerde ülkemiz ve bazı AB üyesi ülkeler arasında yaşanan gelişmelere ilişkin olarak AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini ve AB Komisyonu Komşuluk ve Genişleme Müzakerelerinden sorumlu Komiser Johannes Hahn tarafından dün (13 Mart) yapılan açıklamanın yanlış değerlendirmeler içerdiği ve farklı gündemleri birleştirip algı çarpıtması yapmaya çalıştığı görülmektedir.
AB'nin, yaşanan gerilimin daha fazla tırmandırılmaması için, diplomatik sözleşmeleri ve hukuku ihlal ederek bu duruma sebep olan ülkeler yerine, ülkemize aşırı söylemlerden ve adımlardan kaçınılması çağrısında bulunan açıklamasının, esasen yabancı düşmanlığı ve Türk karşıtlığı gibi aşırı uçlara prim verdiğinin farkına varması gerekmektedir. AB, gerek Anayasal düzenimizi ve demokrasimizi hedef alan 15 Temmuz hain darbe girişiminden gerek AB terör örgütleri listesinde yer alan PKK saldırılarından sonra yaptığı açıklamalarda olduğu gibi yine objektiflikten uzak ve gelişmeleri tam manasıyla değerlendirmeden hareket etmiştir.
1961 tarihli Diplomatik İlişkiler Hakkında Viyana Sözleşmesi ile 1963 tarihli Konsolosluk İlişkileri Hakkında Viyana Sözleşmesi'ni, temel insan haklarını, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nden kaynaklanan yükümlüklerini ve uluslararası sorumluluklarını ihlal eden ülkelere kuvvetli bir mesaj vermesi gereken AB'nin korumacı bir tavırla üye ülke dayanışması arkasına saklanması ve insan hakları ile Avrupa değerlerini açıkça ihlal eden Hollanda'nın arkasında durması son derece vahimdir.
AB'li muhataplarımız demokratik değerleri, temel hak ve özgürlükleri ancak seçici olarak uygulamakta ve sorunların çözümü için diyalog kanallarını tavsiye ederken, ülkemizin ciddi bir yaklaşımla Hollanda'nın aksine diplomasiden ve hukuktan sapmadan izlediği siyaseti görmezden gelmeyi tercih etmektedir. Tüm bu sebeplerden dolayı, AB'nin bu basiretsiz açıklaması ülkemiz için bir değer taşımamaktadır."