Törende konuşan Topbaş, Taksim'de bir mabede ihtiyaç olduğu düşüncesiyle mücadele edenleri anarak, bugün yapılanların toplumun ihtiyaçlarını karşılama adına gerçekleştirildiğini belirtti.
İstanbul'un öteden beri hep bir barış kenti olduğunu, farklılıkları ve zenginlikleri bir arada yaşadığını vurgulayan Topbaş, "Aynı sokakta, cami, sinagog ve kilise bulundu. 'Ne olursan ol, yine de gel' diyen bir anlayışın mensuplarıyız. Pera bölgesi özellikle farklı kültürlerin çok yoğun yaşadığı ve batıya açılan pencere olarak kabul edilen bir alan. Hemen yanımızda kilise var. II. Mahmud'un yaptırdığı Galatasaray Lisesi var. Yani bir tarih kokan bölgede yaşamaktayız. İnsanların yaşam alanları arasında birtakım temel ihtiyaçları var ki, biz bunlara hep 'sosyal donatı alanları' deriz. Burada meslektaşlarıma, bu caminin tasarımını hazırlayanlara teşekkür ediyorum. Gerçekten bölgeye uygun bir yapıyı, camiyi, mabedi buraya projelendirmişler." diye konuştu.
ÇEVİK KUVVET TAŞINIYOR
Yıllardır tarihi Maksem'in arkasındaki boş alana konuşlandırılan Çevik Kuvvet ekiplerinin, alanı tamamıyla boşaltma faaliyetleri de sürüyor.
Çevik Kuvvet'e ait araçlar, caminin inşa edileceği yerden çıkartılarak Atatürk Kültür Merkezi'nin (AKM) yanındaki otoparkın alt tarafında hazırlanan yeni noktaya taşındı.
Çevik Kuvvet timlerinin barındığı konteynerlerin ise önümüzdeki günlerde başka bir yere nakledileceği öğrenildi.
Taksim'e yapılacak cami için, İstanbul 2 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'ndan onay verilmişti.