Stelyo Berberakis
Yunanistan'da ekonomik reform paketinin oylanacağı 5 Temmuz'daki kritik referandum öncesi bankaların 6 gün süre ile kapalı kalacağının açıklanması sokakta kafaları karıştırdı. ATM'lere hücum eden çoğunluğu emeklilerden oluşan halk bankalardaki son paraları çekmek için uzun kuyruklar oluşturdu. Benzin istasyonları ve süper marketlerde aynı telaş ve yoğunluk vardı. Mağazaların açıldığı saatten itibaren öğlen vaktine kadar dev marketlerin raflarının boşaldığı gözlendi. Benzin istasyonlarının birçoğ depoları boşalınca dün akşam saatlerinde kapanmak zorunda kaldı.
HALK CEPHELEŞİR Mİ?
Yeni kuşak Yunanlar'ın hayatlarında ilk kez gördükleri bu manzaralar, bir önceki kuşak tarafından 1974'te Kıbrıs operasyonlarından sonra "savaş korkusu" nedeniyle ortaya çıkan manzaralara benziyor. Ortada bir savaş ya da ayaklanma yokken, Yunan halkının bu kaygı ve endişelerinin bütünüyle psikolojik olduğuna dikkat çekiliyor. Avrupa Birliği ve IMF'in talep ettiği ekonomik reformları referanduma götürme kararını ilan eden radikal sol SYRİZA hükümetinin bile beklemediği bu sokak manzaralarının yabancı kanallar tarafından da canlı yayınlarla duyurulması halk üzerindeki baskı ve endişeyi daha da artırıyor. Yunan siyasetinin en büyük korkusu ise, halkın iki cepheye ayrılma ihtimali. Siyasi tarihi boyunca, Yunan halkının, iç savaşlara ve diktatörlüklere bile yol açan görüş ayrılıklarının 2015'te de tekrarlanabileceği endişesi duyuluyor. Bu çerçevede Yunanistan'ın genç ve hırslı Başbakanı Aleksis Çipras'ın AB ; Eurogroup ve IMF'ye karşı direnmesine sıcak bakanlar kadar; ülkeyi felakete sürüklemekle suçlayanlar da var. Yunanistan'ın "asla" AB'den çıkmasını istemeyenlerin oranı yüzde 70'lerde bulunmasına rağmen; Yunan hükümetinin vereceği mücadele "ne olursa olsun AB içinde vermesini" isteyenlerin sayısı ise Yunanistan'ı AB dışında görmek isteyenlerin sayısından çok daha fazla olduğu da biliyor.
"AB, SOL VE ÇİPRAS'A KATLANAMIYOR"
Yunan halkının geleceği konusunda kafası karışık ancak sıcak Akdeniz insanı ne kadar süreyle hüzünlü kalabilirse onlar da ancak o kadar kalabiliyor. Reuters'ın konuştuğu 50 yaşındaki Atinalı Evgenia Gekou'nun "Yarın uyanacağım ve her şey yoluna girecek diye düşünüyorum. Sıkıntı yok" sözlerini pekçok Yunan paylaşıyor. New York Times'ın konuştuğu Katerina Vorreadi isimli bir kadın "Yeni bir gün ne getirir bilemeyiz." diyerek banka kuyruğunda gülümseyişini sürdürüyor. Kahvelerde de bizdeki gibi şakalı, atışmalı muhabbetler var. New York Times muhabirinin bir kahvede yanlarına oturduğu yaşlı Yunanlar konu açılınca başlıyor atışmaya. 72 yaşındaki Alexos Nikas Çipras'ı destekleyerek "AB'yi reddetmekle doğru yaptı. Eğer savaşırsak kölelikten kurtuluruz" diyor. 65 yaşındaki arkadaşı Vangelidis ise 'hadi be ordan sen de' dercesine bir hareket yaparak "Eurodan çıkarsak her şeyimizi kaybedeceğiz. Yiyecek de benzin de kalmayacak. Venezüella'ya mı döneceğiz" diye çıkışıyor. Fotis Bitsakos isimli 39 yaşındaki bir Yunan referandumda 'Evet' ya da 'Hayır' ın ne anlama geldiğinin halka yeterli derecede anlatılmamasından şikayetçi. Huffington Post muhabiri Alexis Gaglias'ın ATM kuyruğunda konuştuğu Yunanlar ise " Olacaklardan korkmuyoruz. Referandumda 'hayır' oyu verip Çipras'ın sonuna kadar arkasında olacağız. Avrupalılar bizi törerize etmeye çalışıyorlar. Çipras'a ve solun zaferine katlanamıyorlar" diyor.
GELECEKLERİNİ KAHVE FALLARIN DA ARIYORLAR
Yunan halkı çok bilinmeyenli denklemlerle hayatlarına devam ederken geleceğini kahve fallarında arayanların sayısı artıyor. Atina'nın ünlü kafelerden Flitzani'nin 44 yaşındaki işletmecisi Mairi Kontolouri (solda) talep artınca çalıştırdığı falcı sayısını 3'e çıkarmış. 15 euroya 15 dakika süren fal bakma seanslarında bugünlerde en çok sorulan soru 'Ufukta evlilik var mı' değil 'Yunanistan krizden çıkacak mı?'. Mekana fal baktırmaya gelen 23 yaşındaki Yunan Athina, "Geleceğimi öğrenmek için politikacılardan çok, bir fincan kahveye güveniyorum" diyor.
ZENGİNLER DE FİYAT ETİKETİNE BAKAR OLDU
Yunanistan Başbakanı Akeksis Çipras'ın Avrupa'ya olan borçlarını ödemek için sunduğu plan öncelikle varlıklı Yunanlar'a kemer sıktırma temelinde şekilleniyor. Zaten zenginler de artık eski günlerdeki gibi değil. Başkent Atina'nın en zengin ilçelerinden biri olan Kolonaki'de esnaf zenginlerin artık alış veriş yaparken fiyat etiketlerini daha dikkatli baktığını söylüyor. Parlamento ve büyükelçiliklere yakın olan Kolonaki'de eski başbakanlar, medya patronları ve editörleri ikamet ediyor.
ESKİ BAKAN DA DERTLİ
Muhitte bulunan bir balıkçı dükkanına gelen Yunanistan'ın eski Dışişleri Bakanı Dora Bakoyanni'nin bile kendisine istakoz fiyatının yüksekliğinden şikayetçi olduğunu söylüyor. France TV Info kanalına konuşan esnaflardan Nora ve Natalie, "Kriz, Kolonaki sakinlerinin gelirlerini etkilemedi ancak psikolojik etki ve korku hissediliyor" diye konuştu. Ancak bölgenin müşterileri Fransa'nın Aquitaine bölgesinden gelen organik içecekler, Breton krepleri ve İngiliz peyniri gibi lükslerden asla vazgeçmiyor. Kolonaki'nin dar sokaklarında bir mobilet, yaşlı gurmelerin ihtiyaçlarını karşılamak için durmadan dolaşıyor. Ancak Yunanistan hükümetinin şirketlere yüklemeyi düşündüğü yeni vergiler patronları endişelendiriyor. Başbakan Çipras'ın ülkeye borç veren kreditörleri ikna etmek için hazırladığı önlem paketinde en büyük fatura zenginlere kesiliyor.
'PARA YURTDIŞINA ÇIKIYOR'
France TV'nin konuştuğu havacılık alanında yatırımları olan bir işadamı "Yeni vergiler gelirimizi etkilemez. Ancak yeni özel teşebbüsleri caydırır. Ekonomiyi frenler diyor. Muhitte kuaför Giorgos Sazeidis, "Bu ay paralarını yabancı ülkelere gönderen çok arkadaşım var. Bazı arkadaşlarının yurtdışına çıkardığı paranın milyon dolarları buluyor" diyor. Yıllardır sağ partilere oy verdiğini ifade eden Sazeidis, bu sene iktidara gelen sol görüşlü SYRIZA'ya oy verdiğini ve bundan asla pişman olmadığını söylüyor.