İŞTE KELKİTLİOĞLU'NUN O YAZISI;
Önce Mısır'da Mursi'ye verilen idam cezasından yola çıkarak 'Yüzde 52 ile seçilen lidere idam' başlığı atıp Cumhurbaşkanı Erdoğan'a gönderme yaptılar, arkasından 'Cumhurbaşkanı'na sesleniyoruz' diyerek 'Bizim paralelle ne işimiz olur?' diyerek savunmaya geçtiler. Doğan Grubu'na ait Hürriyet gazetesinin birçok yazarı bu ayıbı savunmaya bile kalktı.
Paralel örgütle birliktelikleri konusunda bir çok argüman olmasına rağmen, böyle bir savunma yapmaları herkesi şaşırttı. 'Paralel örgüt'ün ABD'deki kiralık senatörlerine imzalattıkları tasarıyı Kongre'ye teslim ettirmeleri 'Doğan Grubu-paralel yapı' ilişkisinin en önemli kanıtı değil mi?
Neyse, bütün bunlar bir yana, çok daha önemli olan bir casusluk dosyasına geçelim!
Yanlış duymadınız 'casusluk dosyası'!
Önümüzdeki günlerde detayları bütün kamuoyu tarafından da öğrenilecek bir soruşturmadan bahsediyorum. Daha önce 'paralel örgüt' unsurlarının, devletin zirvesinin yaptığı görüşmeleri dinlediğini ve bunu yabancılara servis ettiğini öğrenmiştik. Bu dosyanın içeriği ise başka.
Bu üç soru yanıt bekliyor
Şu anda isim vermeyeceğim ama liderliği, hakkında yakalama kararı olan bir kişi tarafından yürütülen bir yapılanma söz konusu. Bu yapı, gerek istek üzerine gerekse de kendi inisiyatifiyle, belli kişilerin telefonlarının dinlenmesi için 'paralel örgüt' elemanlarına talimat veriyor. Aldığım bilgilere göre, bu dinleme tapelerini CIA ile de paylaşıyor.
Bu yapı sadece CIA ile de çalışmıyor. Türkiye içinde de ciddi müşterileri var. İddiaya göre bu isimlerden biri de Aydın Doğan.
Şimdi soralım!
- Aydın Doğan, bu yapının lideri ile temasa geçerek, oluşturulan dinleme havuzundan faydalanmak için anlaşma yaptı mı?
- Yaptıysa, bu yapıya hangi isimlerin listesini verdi?
- Anlaşma çerçevesinde telefon konuşmalarını aldığı isimleri nerede ve ne için kullanacak?
İsimler ve dosyanın detayları, söylediğim gibi, önümüzdeki günlerde netleşir.
Şimdi şöyle seslenmek gerekmiyor mu?
Ey Doğan Grubu! 'Sizin paralelle çok işiniz olur'!