Yapılan yazılı açıklamaya göre, İran dini lideri Ayetullah Ali Hamaney, Tahran'da ülkenin hava kuvvetleri komutanlarını kabulünde yaptığı konuşmada, "5+1 ülkeleri"yle devam eden nükleer müzakerelerde, ülkenin "ulusal çıkarlarıyla çelişen" anlaşmayı kabul etmeyeceklerini vurgulayarak, "Amerikalılar kötü bir anlaşmaya imza atılmasındansa hiç anlaşma yapılmaması daha iyi diyorlar. Biz de bu konuda hemfikiriz" ifadelerini kullandı.
Hamaney, şöyle konuştu:
"Müzakere heyetimiz, yaptırım silahını düşmanın elinden almaya çalışıyor. Eğer bunu başarırlarsa ne güzel, başaramazlarsa da herkes bilsin ki ülkede bu silahı onların elinden alabilecek bir çok yol var. Anlaşmaya varılmasını kabul ederim ancak kötü bir anlaşmayı kabul etmeyeceğim. Anlaşma yapmamak, halkın çıkarlarıyla çelişen bir anlaşmadan daha iyidir."
İran'ın müzakerelerde anlaşmaya varmak için bazı adımlar attığını hatırlatan Hamaney, şunları kaydetti:
"İran tarafı mantıklı hareket etti ancak karşı taraf şantaj yapıyor. Müzakerelerde önce 'genel esaslar' konusunda anlaşacağız daha sonra ise 'detayları' konuşacağız diyorlar. Ben bu fikri beğenmiyorum. Karşı taraftan edindiğimiz tecrübelere göre, bu detayları bahaneye vesile olarak kullanacaklar. Eğer anlaşma yapacaklarsa 'genel ve detaylar' konusunda aynı toplantıda karar versinler."
MÜZAKERELER BİR AŞAMAYA GELDİ
İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif ise 51. Münih Güvenlik Konferansı'nda yaptığı konuşmada, ülkesinin nükleer programıyla ilgili müzakerelere ilişkin, "Anlaşmaya varmak üzere belirli bir noktaya geldiğimizi düşünüyorum'' dedi.
Cevad Zarif, ülkesine uygulanan yaptırımların kaldırılmasını isteyerek müzakerelerin başarıya ulaşmasının koşulunun yeni yaptırımların uygulanmaması olduğunu belirtti.
İran'a uygulanan yaptırımlardan sadece İran halkının zarar görmediğini ifade eden Zarif, herkesin İran ile müzakerelerin tek çözüm yolu olduğunu anlaması gerektiğini vurgulayarak ''Ya hep beraber kazanacağız ya da hep beraber kaybedeceğiz'' diye konuştu.
Ülkesinin ne geçmişte ne de günümüzde nükleer silah programı olduğunu savunan Zarif, İran'ınnükleer programının barışçıl amaçlı olduğunu yineledi.
Münih'te ABD Dışişleri Bakanı John Kerry ile saat 07.00'de kahvaltıda bir araya geldiğine işaret eden Zarif, konuya çok önem verdiklerini vurguladı.
İran'ın nükleer programı konusunda muhataplarına garanti verdiğini belirten Zarif, ''İran halkında, Batı ve ABD'ye karşı güvensizlik var. Güven olmazsa işler daha da zor. Batı da İran'ın nükleer programına güvenmiyorsa bu bir problem'' dedi.
ABD ile 35 yıl ilişki kurmadıklarını ancak bu ilişkilerin bugün tekrar kurulduğunu anlatan Zarif, nükleer müzakereler konusunda herhangi bir ilerleme sağlanmadığı takdirde İran'da müzakereleri eleştirenlere koz verilmiş olacağını ifade etti.
İran'ın bölgesinde önemli bir aktör olduğunu ve öyle kalmaya devam edeceğini söyleyen Zarif, Suudi Arabistan, Türkiye ve Mısır ile iletişim halinde olduklarını kaydetti.
İran Dışişleri Bakanı Zarif, İsrail'in güvenliği konusundaki soruya da İran'ın kimseyi tehdit etmediği, kimin kimleri tehdit ettiğine iyi bakılması gerektiği yanıtını verdi.
BM Güvenlik Konseyi'nin daimi üyeleri ABD, Rusya, Çin, İngiltere ve Fransa ile Almanya'nın oluşturduğu 5+1 grubu ve İran arasında yürütülen müzakerelerde nihai anlaşmaya varılamamış ve ikinci kez ertelenen müzakerelerin son tarihi 1 Temmuz 2015'e kadar uzatılmıştı.
