Trabzon'un Maçka ilçesindeki Altındere vadisinde bulunan Sümela Manastırı, M.S. 375'te dev bir kayanın üzerine yapıldı. Yıllarca kullanılan manastır 1800'lü yılların sonuna doğru yandı. Ama 2. Abdülhamit o dönemde manastırı restore ettirdi. Bir süre daha manastırda kalan rahipler, 1920'li yıllarda burayı terk etti. 40 yıl kapalı kalan manastırın bazı bölümleri daha sonra turizme açıldı.
YÜZDE 73'Ü SİLBAŞTAN...
Bu tarihten birkaç yıl sonra da Kültür ve Turizm Bakanlığı 16 yıl süren bir restorasyon gerçekleştirdi. Ama bakanlık tarafından oluşturulan Bilim Kurulu restorasyonun hatalı olduğu yönünde rapor verdi. Bunun üzerine restorasyonun yüzde 73'ünün sil baştan yapılması kararı verildi. Proje önümüzdeki günlerde 4 milyon lira bedelle ihale edilecek. Bu arada restorasyona manastırın sağ tarafında kalan ve yamacın ön yüzünü kaplayan büyük balkonlu keşiş ve misafir odaları da eklendi. Yıllardır kapalı olan ve merak edilen bu odalar da restorasyon sonrası ziyarete açılacak.
SADECE İKİ METREKARE
Manastırın bugüne kadar hiç gün yüzüne çıkmayan bir bölümü daha var. Bu bölüm ise 2 metrekarelik çile odası ile rahip ve vaftiz odaları. SABAH işte bu çile odasını ve içindeki freskleri ilk kez görüntüledi. O fresklerde ise Hz. İsa karnındayken Hz. Meryem'in ikonası, Hz. İsa'nın çarmıha gerilmiş ikonası ile bazı havarilerle birlikte melekler resmediliyor. İncil'den okunarak duvarlara resmedilen bu ikonalarda ise Hz. İsa'nın Hz. Meryem'in karnında olması, "Hz. İsa bütün dünyayı ruhani olarak kuşatırken Hz. Meryem onu karnına sığdıracak kadar kutsal bir kadın" diye yorumlanıyor. Hz. İsa'nın çarmığa gerildiğinde ağlayan havariler de O'nun çektiği çilelere karşı üzüntülerini anlatıyor.