14 Aralık operasyonu kapsamında gözaltına alınacaklar listesinde Bugün yazarı Nuh Gönültaş'ın ismi de yeralıyordu. Ancak Cumartesi gecesi yurtdışına çıkış yapan Nuh Gönültaş evinde bulunamadı. Nuh Gönültaş hakkında verilen gözaltı kararının ayrıntıları da ortaya çıktı. Gülen hareketine muhalif bir Nurcu grup olan ve Fethullah Gülen tarafından "Tahşiyeciler" olarak adlandırılan kişilere yönelik kara propagandaya yazıları ile katkıda bulunan Nuh Gönültaş 26 Nisan 2009'da kaleme aldığı "Tahşiyeciler deşifre oldu, yeni bir isim bulmalıyız"başlıklı yazısında açık bir şekilde bu grubu hedef gösteriyordu
İŞTE NUH GÖNÜLTAŞ'IN BAŞINI AĞRITAN O YAZI:
Tahşiyeciler deşifre oldu, yeni bir isim bulmalıyız
Son sürecin geldiği noktada arkasında olduğumuz terör örgütlerinin adresinin bizim mahalleye çıktığı anlaşılmak üzere. Hem terör örgütünün, hem de dini görünümlü radikal örgütlerin arkasındaki resmin bize ait olduğunun deşifre olması an meselesi.
-Efendim. Dernek vakıf gibi kullandığımız kurum kuruluş ve kişilerin izahını yapabilir, hatta olayı sulandırıp fasa-fisodiyebiliriz. Ama örgütlerin arkasında bizim olduğumuzun izahını yapamayız. Bu gidişi durduracak bir çare yok mudur? Bu çaresizlik beni kanser edecek!
-Bu süreci durduracak tek bir şey var. O da bu ülkede acil bir kaos ortamının oluşması. Onun için yapılacak şey halkı birbirine düşürecek yeni çatışma zeminleri hazırlamak. Halkın önemli bir kısmını irticacı, diğer bir kısmını da terörist diye terörist bölücü diye sınıflandırmalıyız.
Bu proje ile ilgili eylem planlarının alt yapılarını hazırlamıştık biliyorsunuz. Amabu dava bütün planlarımızı alt üst etti ve hepsi elimizde patladı.
-Efendim çok enteresan, aleyhimize son dakika yeni bir gelişme oldu. Bu çok önemli bir durum. Kuyulardan, kazılardan çıkan bomba ve silahlardan daha vahim bir durumla karşı karşıyayız
-Ne oldu, lafı bu kadar uzatma, ne olmuş?
-Bulunan yeni silahlar başımıza bela olacak. Bir zamanlar PKK'ya kullandırdığımız silahlar kurdurduğunuz radikal dinci görünümlü Hizbullah mekanlarında yakalandı. Bu işten nasıl sıyrılırız bilemiyorum.
-Nasıl böyle bir aptallık yapılır? Aynı elin, yani bizim, hem terörün azmasını, hem de radikal örgütlerin eylem yapmasını organize ettiğimiz ortaya çıkacak. Yıllar önce aynı aptallık 28 Şubat'ta yapıldı. Malum mahalledeki dükkanlara gece yarısı konan silahlar üzerindeki seri numaraları silinmediği için oyun elimizde patlamıştı. Paçayı zor kurtarmışken şimdi yine aynı salaklık. Olacak iş değil, olacak iş değil.
-Kamuoyu oluşturmada kullanılan üniversite hocaları, dernekler, vakıflar, sanatçılar, basın mensupları, işadamlarından bazıları son operasyondan korkup konuşmaya başlamışlar."Kullanıldık" diyorlarmış. Yeni bir hamle yapmalıyız. İçerdekiler ayrı bir dert. Her fırsatta "Bizi buradan sağ çıkartmazlar, öldürecekler" diye mesaj gönderiyorlarmış.
-Efendim medya olarak bizden isteğiniz üzerine bu günlerde dikkatleri vatan delilerinin üzerine çekiyoruz. Gazete ve televizyon haber programları ile gündemde kalmalarını sağlayarak tartışma zeminine çekiyoruz ki sizin konuşmanızın önü açılsın.
-Vatan delisini gündemde tutmaya devam edin. Bir de irtica için hazırladığımız ama kullanamadan deşifre olan grup, tahşiye mi tahşidat mıydı neydi, onlar deşifre olmuştur. Bu işin arkasını bırakmayalım, isim değişikliği yapalım, yola devam edelim mutlaka. Silahlar hep bizden mi çıkacak, biraz da bunlardan çıksın
-Bu dinci örgütün yeni ismi ne olsun efendim?
-Rahle-mahle bir şey deyin işte. Dini sembol olan bir şey olabilir.
-Biliyorsunuz efendim büyük irtica dalgasını başlatmak için işlettirilen cinayetin diğer dava ile birleştirilmesi iyi olmadı. O çocuğun buraya gelmesi engellenmeli, işin üstü örtülmeli. Onun devam eden devam eden sürece dahil olması demek bizim de dahil olmamız anlamına geliyor.
-Aleyhimize yeni bir gelişme olmadan, yeni dalga ya da bir cephanelik bulunmadan atılması gereken ilk adım vatan delilerinin arasının açılmasını sağlamaktır. Onların birliğini bozmak, içlerinden önemli insanlarla bir araya gelmek ve yanımıza çekerek içlerine ayrılık tohumlarını atmak için psikolojik savaş yöntemlerini kullanmalıyız...