2008'de çalışmalarına başlanan ve o dönemde Türk Hava Yolları'na da önerilen uçağın, 1.7 milyar dolara geliştirildiği bildirildi.
Ülkenin yüksek hızlı treni Shinkansen'i geliştiren mühendislerin de desteğini alan ve bazı tasarım sonurları nedeniyle 4 yıllık gecikme yaşayan "MRJ", önceki gün törenle hangardan çıktı. Uluslararası sertifikalandırma amacıyla 2017'ye kadar test uçuşlarına devam edilecek uçaktan, büyük çoğunluğu Japon Hava Yolları ve All Nippon Airways şirketlerine ait 300'e yakın sipariş olduğu belirtildi.
Uçak projesinde, otomotiv üreticisi Toyota'nın da yüzde 10'luk bir ortaklığı bulunuyor.
TÜRKİYE'YE DE GELDİLER
Mitsubishi Regional Jet adının kısaltılmışı olan MRJ, kısa mesafeli uçuşlar için düşünülmüş. 78 ve 92 yolcu kapasiteli tipleri bulunan uçağın gövdesinde, hafiflik amacıyla büyük oranda karbon fiber gibi malzemeler kullanılmış. Uçağın motorlarıysa "Pratt and Whitney" şirketinden geliyor.
Mitsubishi, 2020 yılında düzenlenen Tokyo Olimpiyatları'na kadar göklerde olmasını planladığı MRJ için sipariş almak amacıyla 2008'de Türk Hava Yolları'yla da görüşmüş, ayrıca uçakların bazı parçalarının, ileriki aşamalarda Türkiye'de de üretilebileceğini belirtmişti.
Aynı zamanda 1962'de Japonya'nın ilk ticari uçağı YS-11'in de üreticisi olan Mitsubishi Heavy'nin yanı sıra bazı Japon şirketleri, Boeing'le uzun süredir işbirliği yapıyor. Japon şirketleri Boeing'in 777 ve 767 uçaklarına parça üretirken, son modeli 787 Dreamliner'in karbon fiber parçalarının da yüzde 35'ini karşılıyor.
Japon Honda da, "uçan spor Otomobil" dediği iş jetini geliştirmişti. Bu uçak da gelecek yıldan itibaren teslim edilmeye başlanacak.
KAYNAK: Milliyet