İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu, Gezi Parkı olaylarıyla ilgili soruşturmayı tamamladı. İddianamede aralarında Çarşı mensuplarının da bulunduğu 35 şüphelinin cebir ve şiddet kullanarak hükümeti yıkmaya teşebbüs ettikleri vurgulandı.
İddianamede Gezi Parkı'nın demokratik ve iyi niyetle başladığı belirtilirken marjinal grupların eylemlere katılmasıyla amacından saptırıldığı belirtildi. Terör savcısı iddianamede, marjinal grupların Taksim'de toplanan insanların hükümete karşı kışkırtıldığı ve demokratik olmayan yöntemlerle hükümetin düşürülmeye çalışıldığını ifade etti.
SALDIRI İÇİN 24 BİN TL ALDI İDDİASI
İstanbul Başsavcılığı, Dolmabahçe'deki Başbakanlık Ofisin'in hedef alındığı Gezi Olayları'nda 35 kişi hakkında hazırladığı iddianamede "hükümeti yıkmaya teşebbüs edildiği', 'Başbakanlık ofisini ele geçirmeye çalışıldığı' gerekçesiyle ağırlaştırılmış müebbet istendi. İddianamede "Çarşı lideri Sarı Cem'in Ankaralı Ayhan'dan olayları düzenlemesi için 24 bin TL aldığı"nın tapesine yer verildi.
EYLEMLERİN HEPSİ İRTİBATLIYDI
Beşiktaş'taki Başbakanlık Çalışma Ofisi'nin işgal edilmeye çalışılması ise iddianameye şu şekilde yansıdı: 'Özellikle ülkede otorite zaafı oluştuğu görünümü yaratmak için Beşiktaş semtinde bulunan Başbakanlık Çalışma Ofisi'ni işgal etmeye çalıştıkları, eş zamanlı olarak Ankara'da gerçekleştirilen gösterileri organize edenlerle irtibat kurarak Ankara'daki Başbakanlık Çalışma Ofisi'ni ele geçirmeleri için teşvik ettikleri belirlenmiştir.'
ARAP BAHARI ÇAĞRIŞIMI
Öte yandan eylemcilerin 'Bana ne yemişim AVM'sini, Gezi Parkı'nı, ağacını… İhtilal başladı!' ifadeleri de iddianameye girdi. Savcı Türkiye'de bir 'Arap Baharı' imajı oluşturulmaya çalışıldığını ifade etti. Bu kapsamda yabancı basın mensuplarının olay yerine girmesinin sağlanmaya çalışıldığını vurgulayan savcı işu ifadeleri kullandı: 'Türkiye Cumhuriyeti'nin yasal olarak kurulan hükümetini yasal olmayan yöntemlerle ortadan kaldırmayı amaçladıkları belirlenmiştir.'
AMAÇ HÜKÜMETİ DEVİRMEK
Şüphelilerin amacının Gezi Parkı olmadığını vurgulayan savcı şöyle dedi: 'Şüphelilerin telefon kayıtlarından da anlaşılacağı üzere Türkiye Cumhuriyeti'nin yasal olarak kurulmuş hükümetini gayrı yasal yollardan devirmeye amaçladıkları, bu sonucu kolaylaştırmak içinde ülkede kaos oluşturmaya çalıştıkları özellikle eş güdümlü olarak Ankara ve İstanbul'daki Başbakanlık Ofislerini ele geçirmeye çalıştıkları…'
Meşale ve gaz bombası dağıttılar
Çarşı Grubu'nun liderlerinden 'Deve Erol' lakaplı Erol Özdil'in ise Çarşı Grubu'nu örgütleyerek eylemlere katılmasını sağladığı belirtildiği iddianamede, Özdil'in temin ettiği meşale ve gaz bombalarını grup üyelerine dağıttığı, alanda kullanılan pankart ve flamaları hazırladığı ve sprey boyalarla çeşitli yerlere yazılar yazdığı tespitleri sıralandı. Özdil'in ev aramasında sis bombası ve gaz maskeleri bulunduğu belirtildi. Şüpheli Halil İbrahim Erol'un ise Çarşı Grubu'nun Taksim protestoları yaptığı sırada grubun 'arka sıralarında yer alarak gösteriye katıldığı' belirtildi. Erol'un evinde yapılan aramalarda 'uçaksavar, M16 ve Kalaşnikof fişekleri' bulunduğu da ifade edildi.
Gezi'ye darbe soruşturması
Gezi eylemleri sırasında şüphelilerin telefonlarının dinlendiği de ortaya çıktı. İddianameye alınan telefon görüşmelerindeki şu ifadeler dikkat çekiyor:
- 'Park mark benim umrumda değil',
- 'Bana ne yemişim AVM'sini de, Gezi Parkı'nı da ağacını da, ihtilal başladı',
- 'Bu hükümeti düşüreceğiz',
- 'Başbakanlık Konutu'na saldırı olacak bugün',
- 'Bu bir iç savaşa dönüşebilir',
- 'Polise güçlü saldıralım, gösterilerde ölen kişi olursa toplumsal refleks daha çok artar'
Kaynak: YeniŞafak-Star