Telefonla yapılan dolandırıcılık olayının bu defaki kurbanı bir şehit annesi oldu. 1999 yılında Osmaniye'de vatani görevini yaparken terör örgütü üyeleri tarafından yapılan bombalı saldırıda şehit olan Süleyman Acar'ın ailesi, dolandırıcıların kurbanı oldu. Acılı şehit annesi 65 yaşındaki Ayşe Acar'ı telefonla arayarak kendilerini polis olarak tanıtan dolandırıcılar önce evdeki altınları istediler. Daha sonra bankadan kredi çektiren dolandırıcılar, parayı da evin önüne taksi ile gelerek aldılar. Acılı şehit annesi, telefonda konuşan kişinin telefonunu kapattırmadığını ve oğlunu tutuklamakla tehdit ettiğini söyledi.
"PARAYI ELLERİMLE TESLİM ETTİM"
Yaşanan duruma isyan eden gözü yaşlı şehit annesi Ayşe Acar, yaşadıkları olayın kendilerini derinden yaraladığını ifade ederek, "Ben bir şehit annesiyim. Geçtiğimiz gün telefonlarımız çaldı. Telefonda 'Oğlunu tutuklarız' diye tehdit ettiler. Çok korktum. Evdeki ziynet eşyaları toplamamı istediler. Şoka girdim. Benden bankadan da kredi çekmemi istediler. 'Bankadaki paranıza girdiler' dediler. Onların dediğini yaptım. 'Telefonu asla kapatma' dediler. Sonra taksiyle geldiler kapının önüne. Ben de taksinin yanına gittim. Parayı aldılar ve uzaklaştılar" dedi.
"DOLANDIRILDIĞIMI DAHA SONRA ANLADIM"
Olayın ardından dolandırıldığını anlayan Acar, "O günden bu yana gelen de yok giden yok. Beni dolandırıp gittiler. Paraları ellerimle teslim ettim. 65 bin TL gitti. Bankadan 25 bin 700 TL, 11 bilezik, bir büyük altın, yarım metre zincir, bir yarım ve bir çeyrek altın gitti. Ayrıca 3 bin TL de para gitti" diye konuştu.
"ŞEHİT ANNESİNE BUNU NASIL YAPARLAR?"
Şehit annesine bile bu olayı reva görenleri Allah'a havale ettiğini kaydeden Ayşe Acar, "Ben şehit annesiyim. Bunlar bir şehidin kan parasına kadar düşmüş insanlar. Yedikleri haram olsun. Ben bir gün yanıyorum ama ahrette hesabını sorarım. Allah'ım onları da yaksın. Başka diyeceğim yok" şeklinde konuştu.
Denizli Emniyet Müdürlüğü ekiplerinin olayın ardından geniş çaplı soruşturma başlattı.
