Türkiye seçimi yaptı. Ülkenin 12'inci cumhurbaşkanı resmi olmayan sonuçlara göre Başbakan Erdoğan oldu. Seçimde, daha yüksek olması beklenen katılım oldukça düşüktü. Halkın sadece yüzde 75'e yakını sandığa gitti.
Peki ama anket firmaları ilk kez bir seçimde neden bu kadar yanıldı, nerede hesap hataları yapıldı?
Türkiye'nin önde gelen araştırma şirketlerinden A&G Araştırmanın sahibi Adil Gür, tüm bunların nedenlerini anlattı.
AK PARTİLİ SEÇMEN REHAVETE KAPILDI
Türkiye'de araştırmalara göre Erdoğan'ın oyunun daha önce açıklanan sonuçlara göre daha az olmasının temel nedeni katılım. "Erdoğan kazanıyor algısı, Ekmeleddin İhsanoğlu'na oy verecek seçmeni yıldıracak ve onlar sandığa gitmeyecek" deniyordu ve özellikle CHP olmak üzere muhalefet bu konuda çok ciddi eleştiriler yaptı.
Halbu ki, araştırma sonuçları gösterdi ki; "Nasıl olsa Tayyip Erdoğan kazanıyor" algısı, AK Parti seçmenini rehavete itti. Zannedildiğinin aksine sandığa sadece CHP seçmeni değil, AK Part,i seçmeni de gitmedi.
Özellikle AK Parti'nin yüksek oy aldığı bazı bölgelerde düşük oy alması bunu gösteriyor. Örneğin Ege'de katılım % 81 iken, Güneydoğu Anadolu'da % 73, Doğu Anadolu'da % 74 oldu. Yani, beklenenin aksine sadece CHP'nin protestocu seçmenleri sandığa gitmedi değil, tüm partilerin seçmeni birbirine benzer oranda sandığa gitmedi. Hatta ve hatta Doğu ve Güneydoğu'da katılımın düşük olması hem Başbakan'ın hem de Demirtaş'ın oylarını ciddi manada etkiledi.
Doğu Anadolu'da ve Güneydoğu'da katılım Rize'deki gibi olsaydı, Erdoğan % 54-55, Demirtaş ise % 11 civarında oy alacaktı.
