Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Merkez Bankası'nın faiz politikalarını, bir Başbakan olarak kabul etmediğini belirterek, "Sadece bağımsız olduğu için tabii müdahale yetkimiz yok. Ama kabul etmiyorum. Niye kabul etmiyorum? Faiz oranlarının bu denli yüksek olduğu bir ülkede, girişimci, yatırımcı kalkıp da rahat rahat yatırım yapamaz. Size ne oluyor da arkadaş 8'ler de 9'larda dolaşıyorsunuz, buna komisyonu momisyonu kattığın zaman 15-16'ya varıyor. Bunun adı zülümdür zülüm" dedi.
Başbakan Erdoğan, Eyüp Belediyesi Nikah Salonu ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen "Geleneksel MÜSİAD Türkiye İftarı"na katıldı. Burada bir konuşma yapan Erdoğan, tüm MÜSİAD mensuplarına teşekkür ederken, 2. günün idrak edildiği Ramazan ayının tüm millete, İslam dünyası ve insanlık için hayırlı olmasını Allah niyaz etti.
MÜSİAD'ın kanayan coğrafyaya gösterdiği hassasiyetten dolayı teşekkür eden Erdoğan, MÜSİAD'ın Türkiye içinde yardımlaşmayı büyüttüğü kadar Türkiye dışında da örnek bir teşkilat olduğunu kaydetti.
"MİLLETE RAĞMEN KURDUKLARI TEZGAHI, TUZAĞI BOZDUK"
12 yıl önce milletten aldıkları yetkiyle iş başına geldiklerinde birileri karanlık senaryolar yazdığını kaydeden Erdoğan, "Başarısız olmamızı bekliyor, başarısız olmasan bile bizi bu makamlardan uzaklaştırmanın gayreti içine giriyor, tuzaklar hazırlıyorlardı. Ama biz bütün saldırılara direndik, bütün taarruzlara göğüs gerdik. Bir olduk, iri olduk, diri olduk ve işte bugün hem Türkiye'ye hem dünyaya farklı bir Türkiye'nin mümkün olabileceğini gösterdik" dedi.
Kendilerinin 12 yıl önce birilerinin çarkına çomak soktuğunu belirten Erdoğan, "Birilerinin millete rağmen kurdukları tezgahı, tuzağı bozduk. On yıllar boyunca iktisatta farklı alternatiflerin mümkün olmadığını savunuyorlardı. Siyasette farklı hareketlerin başarılı olma imkanın bulunmadığını savunuyorlardı. Türkiye'nin o bozuk düzene mahkum olduğunu, o bozuk düzenden başka sının bulunmadığını, o bozuk düzene rıza göstermek zorunda olduğunu savunuyorlardı. Her farklı hareketi, her farklı girişimi, her farklı söz ve fikri "Türkiye'yi böler, Türkiye'yi parçalar' şeklindeki asılsız korkularla bastırmaya çalışıyorlardı" değerlendirmesinde bulundu.
Kendilerini muhafazakar demokrat olarak tanımladıklarında kendilerine, "Ne Jean-Jacques Rousseau'da ne de Montesquieu'da böyle bir anlayış yoktur" diyerek karşı çıkıldığını belirten Erdoğan, bu iki düşünürün geride kaldığını aktardı.
"OK ARTIK YAYDAN FIRLADI FARKLI BİR TÜRKİYE'NİN ARTIK TEMELİ ATILDI"
12 yıl boyunca bu korkuların yersiz olduğunu millete gösterdiklerini belirten Erdoğan, "Türkiye'nin istikrar içinde, güven içinde, kardeşlik içinde hem ekonomik olarak hem siyaseten hem sosyal olarak hem de demokratik olarak büyüyebileceğini, dünyada iddia sahibi bir ülke olabileceğini ispat ettik. Biz "yeni Türkiye' dedik. Biz "büyük Türkiye' dedik. Bu hedeflere inandık, bu hedeflerin peşinden kararlılıkla yürüdük ve Türkiye'yi bugün bu hedeflere çok daha yaklaştırdık" dedi.
Sadece belli kesimler değil, 77 milyonun kazanması için çaba harcadıklarını belirten Erdoğan şu ifadeleri kullandı:
"Şimdi sadece belli kesimler kazanmıyor, devlet nazarında 77 milyonun tamamı eşit. Tamamı bir. Yolculuğumuz böyle sürdürüyoruz. Sizlerle birlikte çok önemli bir adımı attık, çok önemli bir gayretin içerisine girdik. El ele verdik, omuz omuza verdik ve şunu büyük bir memnuniyetle, iftiharla söylüyorum, çok iyi biliyoruz ki değerli kardeşlerim; artık Türkiye eski Türkiye değil. Eski siyaseti özleyenler, eski iktisadi düzeni özleyenler, kaybettikleri imtiyazlarını yeniden almaya çalışanlar var. Kurdukları komplolarla, tuzaklarla, tezgahlarla eski Türkiye'yi yeniden diriltmek için kirli işlerin içerisine girenler var. Kusura bakmasınlar, artık Türkiye eski Türkiye değil. 12 yıl önceki Anadolu ihtilaliyle iş başında olan bir Türkiye var. Bir değişim süreci var. Eğer deyimi yerindeyse ok artık yaydan fırladı. Farklı bir Türkiye'nin artık temeli atıldı. Şuan bunun inşa sürecindeyiz. Bunu beraber inşa edeceğiz."
"MERKEZ BANKASI'NIN FAİZ POLİTİKALARINI, BİR BAŞBAKAN OLARAK KABUL ETMİYORUM"
Demokratik standartları 12 yılda bu denli değişmiş bir ülkenin dünyada gösterilemeyeceğini belirten Erdoğan, "Ama Türkiye bunu gerçekleştirdi. Hepsinden öte özgürlükleri olabildiğince genişlettik. Bu, bu dönemin en önemli adımlarından birisi. Kardeşlik sürecimizi pekiştirdik, barışı pekiştirdik" diye konuştu.
Kendi dönemlerinde ekonomide yapılan atılımları anlatan Erdoğan, "Merkez Bankası'nın faiz politikalarını, bir Başbakan olarak kabul etmiyorum. Sadece bağımsız olduğu için tabii müdahale yetkimiz yok. Ama kabul etmiyorum. Niye kabul etmiyorum? Faiz oranlarının bu denli yüksek olduğu bir ülkede, girişimci, yatırımcı kalkıp da rahat rahat yatırım yapamaz" dedi.
Amerika, Japonya, ve İsrail'deki faiz politikasının düşük olduğuna işaret eden Erdoğan, "Peki size ne oluyor da arkadaş 8'ler de 9'larda dolaşıyorsunuz, buna komisyonu momisyonu kattığın zaman 15-16'ya varıyor. Bunun adı zülümdür zülüm. Birilerinin tavsiyeleriyle, o birilerinin kimler olduğunu iş adamları bilirler. Kalkıp da biz ülkemizi ayağa kaldıramayız. Biz sadece faiz lobisine hizmet etmekle mükellef bir iktidar da değiliz. Herkes başını iki elinin arasına alsın, düşünsün. Ve faiz lobisiyle iş tutanlar bizimle beraber olamazlar ve bizi de zaten istemezler, bizi de beğenmezler" diye konuştu.
Bunların bu ülkedeki ekonominin düşmanı olduğunu belirten Erdoğan, "Önce bir defa iç piyasayı halledeceğiz, sonra dışarıya açılacağız. İstikrar içeride başlıyor, güven içeride başlıyor, ondan sonra dışarıya yansımasını görüyoruz" şeklinde konuştu.
"HAİNLER BESLENİP BÜYÜDÜKLERİ BATAKLIKTA ÇIRPINDIKÇA BATMAYA DEVAM EDECEKLER"
Kendilerini başarılı olmasının sadece içeride değil, dışarıda da birilerini ciddi şekilde rahatsız ettiğini kaydeden Erdoğan, "Türkiye'nin kısır döngülerinden, o zincirlerinden, prangalarından kurtulması Türkiye'nin kardeşlik içinde büyümesi Türkiye'nin faiz lobilerini, silah lobilerini değil kendi halkını zenginleştirmesi emin olun içerde de dışarda da birilerini çok rahatsız ediyor. 6 ay önce maruz kaldığımız ihanet ve nankörlük işte bu rahatsızlığın, bu tedirginliğin bir tezahürüydü. Bizden, sizlerde büyük ve yeni Türkiye'den rahatsız olan ne kadar çevre varsa; ideolojilerine, inançlarına, değerlerine bakmaksızın bize karşı ittifak kurdular. İçeriden ve dışarıdan ağır saldırılara maruz kaldık. İçeriden ve dışarıdan ağır ihanetlere maruz kaldık. Bu hainler ihanetlerini sürdürmek noktasında çırpınmaya devam ediyorlar. Ama bilmenizi isterim ki bu hainler beslenip büyüdükleri bataklıkta çırpınıyorlar, çırpındıkça da batmaya devam edecekler" ifadelerini kullandı.
YARGI İÇİNDEKİ PENSİLVANYA DAYANIŞMASI BÖCEK SORUŞTURMASININ ÜZERİNİ ÖRTMEYE ÇALIŞIYOR
Kendi ofisine ve makam aracına konulan dinleme cihazlarıyla ilgili olarak yürütülen "Böcek soruşturmasına" da değinen Erdoğan, "Başbakan'ın ofisine dinleme cihazları konuluyor. Bütün deliller, belgeler, zanlılar ortada ama yargının içine sızmış Pensilvanya uzantıları, ısrarla bunun üzerini örtmenin mücadelesini veriyor. Bugün hala yargı içerisinde Pensilvanya dayanışmasıyla hareket edenler var. Bunların sayısı az değil, farkındayız. Bilin ki tüm yargı camiasını da bunlar lekeliyor" dedi.
Irak ve Suriye'nin zor bir süreçten geçtiğini belirten Erdoğan, "Türkiye'nin milli menfaatlerini çiğnemek adına, Türkiye'nin Irak'ta alıkonulan vatandaşlarının canını tehlikeye atmak adına ülkemizi teröre destek veren bir ülke gibi göstermeye çalışanlar var. Bunlar eski Türkiye'nin oyunlarıdır. Bunlar Eski Türkiye'ye dönme arzularının tezahürüdür. Bu hainler başarılı olamadılar. Başarılı olamayacaklar. Karşılarında nasıl bir irade var olduğunun bunlar farkında değiller" diye konuştu.
"HİÇBİR HİZMET HAREKETİ BUNLAR GİBİ İHANET BATAKLIĞINA BATMAYACAK"
Kendilerinin manşetlerle, ayrımcılıkla, hukuksuzlukla, adaletsizlikle çarpışarak bu günlere ulaştıklarını belirten Erdoğan, "AK Parti son 13 yıl içinde siyaset sahnesinde olan ama Selçuklu'dan, Osmanlı'dan tavaruz edegelmiş bir davanın uzantısıdır. Bizim kolumuzu kanadımızı ne zaman budarlarsa, biz o gün daha gür, daha güçlü geldik. Bugün kolumuzu kanadımıza uzanan elleri dahi itecek kadar güçlüyüz kararlıyız. Bizi tuzak kuranlar, kurdukları tuzakta kaybolup gidecekler" ifadelerini kullandı.
Kendileri üzerine hesap yapanların, Allah'ın ve milletin hesabının onların hesabına galebe çalacağını bilmesini isteyen Erdoğan, "Bakın şu anda mübarek Ramazan ayında dahi o hain paralel yapı, Türkiye'deki hizmet ehli vakıfları, dernekleri, STK'ları tedirgin etmek için elinden geleni yapıyor. Türlü iftiralar atılıyor, türlü yalanlar söylüyorlar. Çünkü bunlarda takiyye var. Bunlarda yalan, bunlarda iftira var. "Bugün bize yaptılar, yarın size yapacaklar' diye alçakça tezvirat yapıyorlar. Bir kere şunu bilsinler ki hiç kimse, hiçbir grup, hiçbir hizmet hareketi bunlar gibi ihanet bataklığına batmayacak, bunlar gibi uluslararası çevrelerin, istihbarat örgütlerinin maşası olmayacaktır. Hainler elbette bizden korkacaktır. Ama o hinler, Allah'ın izniyle hiç kimseyi korkutamayacak, tedirgin edemeyecektir" diye konuştu.
"YENİ TÜRKİYE'NİN, BÜYÜK TÜRKİYE'NİN İNŞASI İÇİN 10 AĞUSTOS TARİHİ ÖNEMLİ BİR DÖNÜM NOKTASI OLACAK"
Kendisini dinleyenlerle yol yürümenin bile kendisine mutluluk verdiğini kaydeden Erdoğan, "Yeni Türkiye'nin, büyük Türkiye'nin inşası için 10 Ağustos tarihi, çok önemli bir dönüm noktası olacak. Devlet ve millet kucaklaşacak. Devlet ile millet arasındaki mesafe tamamen kapanacak. Seçilmiş bir cumhurbaşkanı ve seçilmiş bir hükümet Türkiye'yi muhasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkaracaktır. Yeni Türkiye sadece AK Parti'nin sadece siyasetin eseri değil, yeni Türkiye MÜSİAD'ın, MÜSİAD gibi derneklerin vakıfların sivil toplum örgütlerinin eseri olacaktır. Yeni Türkiye 77 milyonun eseri, birlikte başardık, daha iyisini birlikte başaracağız" dedi.