Lösemi ve diğer kan kanseri türlerinin tedavisi için son yılların en büyük keşfi olarak nitelenen bir araştırma, gen terapisiyle ümit kalmayan hastaların bile kurtarılabileceğini kanıtladı. Gen terapisi yoluyla hastaların kan hücrelerini kanseri arayıp yok eden "savaşçılara" dönüştüren bu yeni tedavi yöntemi, yapılan deneylerde beklenmedik bir başarıya ulaştı. Birkaç yıl önce bir grup lösemi hastasına tek seferliğine verilen tedavi sayesinde bazılarında hâlâ kanserin tekrarlamadığı bildirildi. Son araştırmada 120 fazla hasta üzerinde aynı tedaviyi kullanan 6 ayrı araştırma grubu, kan ve ilik kanseri hastalarında büyük başarı elde etti. Washington Üniversitesi'nden kan hastalıkları uzmanı Doktor Janice Abkowitz, "Çok heyecanlıyız. Hastanın kan hücresini alıp hücrelere saldırmaya programlayabiliyorsunuz" dedi. Gruplardan birinde akut lenfoik lösemi hastası 5 yetişkin ve 22 çocuktan 19'unda tedavi sonrası hiç kanser belirtisi kalmadı. Ancak daha sonra 6'sında kanser yeniden nüksetti. Deneklerin hepsinin üzerinde ilik nakli ve 10 farklı kimyasal tedavi dâhil tüm tedavi seçeneklerinin denendiği ve ümit olmadığı öngörülünce bu deneysel tedavinin uygulandığı belirtildi. Deneklerden biri olan Pennsylvania'dan 8 yaşındaki Emily Whitehead'in kanseri o kadar ilerlemişti ki, doktorlar ailesine birkaç gün içinde önemli organlarının iflas edeceğini söylemişti. Gen terapisi uygulanan ilk çocuk olan Whitehead'ın, şu anda, tedaviden 2 yıl sonra, vücudunda hiç kanser belirtisi bulunmuyor. Ancak doktorlar tedavinin hâlâ deney aşamasında olduğunu ve uzun dönemdeki etkisinin bilinmediği konusunda uyarıyor. Emily'nin babası Tom ise "Her gün endişeleniyoruz. Çünkü doktorlar bize yarın ne olacağı konusunda kesin bir şey söyleyemiyor" dedi.
Tedavinin en erken 2016'da onaylanması bekleniyor. Gen terapisinin her hasta için özel olarak geliştirilmesi gerektiği, ve kâr oranı dahil edilmeden bu tedavinin 25 bin dolar tuttuğu bildirildi. Doktorlar, tedavinin kısa süreli ağır nezleye benzeyen yan etkileri olduğunu belirtti. Gen terapisinin melanoma, limfoma ve kronik lenfoik lösemi hastaları üzerindeki etkisinin de önümüzdeki günlerde açıklanması bekleniyor.