Sebla Koçan / AKTÜEL
Sabah uyandınız, ilk işiniz elinizi telefona atmak oldu. E-mail'lerinize baktınız, sonrasında Twitter ve Facebook hesaplarınızı kontrol ettiniz. Yetmedi, Instagram'da neler paylaşılmış onlara baktınız, Foursquare'de kimler nerelerdeymiş haberdar oldunuz.
Yalnız sabah böyle olsa iyi. Öğlen, akşam ve gece de durum böyle. Sohbetleriniz akıllı telefonunuz yüzünden tatsız, uykularınız "acaba ben bakmazken neler olup bitiyor" diye yarım...
Tanıdık geldi mi? Korkutmak gibi olmasın ama siz, en klişe tabiriyle FoMO'dan yani, "Fear of Missing Out" hastalığından muzdarip olabilirsiniz. FoMO'nun Türkçesi "Gelişmeleri Kaçırma Korkusu". Son birkaç aydır The Telegraph'tan The New York Times'a dünyanın saygın yayın organlarında bununla ilgili haberler çıkıyor.
Davranış Bilimleri Enstitüsü'nden uzman psikolog Zeynep Sat'a göre yeni bir kavram olarak karşımıza çıkan bu durumun en önemli özelliği sürekli olarak diğer insanların neler yaptığıyla ilgilenme arzusu. Giderek yaygınlaşan bu durum Amerikan Psikiyatri Birliği tarafından mercek altına alınmaya başlanmış durumda.
Mashable'da yayınlanan bir habere göre, sosyal medya kullanıcılarının yüzde 56'sı belki de farkında bile olmadığı bu hastalığın pençesine düşmüş. Depresyon ve anksiyete uzmanı olan psikolog Zeynep Selvili, bağımlı olup olmama kavramını şu sözlerle açıklıyor:
"Bir birey internet-sosyal medya ile ilgili aşırı zihinsel uğraş içerisindeyse, sosyal medyayı aktif olarak kullandığı süre içerisinde duygudurumunda değişiklikler oluyorsa (kendini suçlu, mutsuz, ümitsiz hissetme), internet-sosyal medyaya erişiminin olmadığı zamanlarda yoksunluk belirtileri (duygusal ve fiziksel olarak nahoş semptomlar) çekiyorsa, internet-sosyal medya kullanımını azaltmak veya bırakmak adına yaptığı girişimleri boşa çıkıyor, başarısızlıkla sonuçlanıyorsa ve en önemlisi internet-sosyal medya kullanımı yüzünden aile ve sosyal ilişkileri, okul, iş hayatı zarar görüyorsa kişinin sosyal medya bağımlısı olduğundan şüphe duyulabilir."
Aslında kaçan bir şey yok
İletişim trendleri sitesi Bigumigu'nun kurucusu Yalçın Pembecioğlu ise, bunun kuşaklarla ilgili bir durum olduğunu belirtiyor:
"Yeni kuşak için bu sorun bizimki kadar büyük değil. Çünkü onlar bu dev akış içerisinde şunu çok iyi anladılar: önemli bilgi zaten akışımda karşıma çıkar. FoMO'ya karşı en önemli panzehir de bu bence. Aslında bir şey kaçırmıyorsun, sen baktığında ne görüyorsan senin için önemli olan da o. Bu konuda danışmanlık verdiğimiz müşterilerimize çok anlattığımız bir örnek var; anlık paylaşım uygulamaları (real time social media). Bu uygulamalarda içerikler, paylaşıldıktan kısa bir süre sonra kendi kendilerine siliniyorlar. Arkadaşınızın dün paylaştığı komik anı görüp gülüyorsunuz ve geçiyor. Bir daha geri dönüp bakamıyorsunuz, çünkü buna gerek de yok, artık bugün olanlara odaklanma zamanı."
iPhone depresyona sebep olabilir!