Tweetleri ve Aktüel Dergisi'nin internet sitesi için kaleme aldığı yazılarla son günlerin en dikkat çekici isimlerinden Meryem Gayberi... Kendisinin her geçen gün daha fazla dikkat çekmesinin nedeni, Gezi Parkı eylemlerini eleştirirken ve Başbakan Tayyip Erdoğan'ı överken halihazırda var olan bütün ölçüleri ve farklı bakış açılarını yerle bir etmesi.
Kimine göre Gayberi'nin Başbakan sevgisi, Başbakan'ın başdanışmanlığına getirilen Yiğit Bulut'u yaya bırakacak boyutta.
Kimi onun asıl niyetinin dikkat çekmek olduğunu, kimiyse gerçek değil, kurmaca bir karakter olduğunu düşünüyor.
Osmaniye'de yoksulluk içinde büyümüş, üniversitede işletme eğitimi almış, 1990'larda Yeni Şafak gazetesinde çalışmış, İstanbul Beyoğlu ve Fatih belediye başkanlarının danışmanlığını yürütümüş, çeşitli reklam ajanslarında çalışmış biri Gayberi.
Önümüzdeki günlerde onunla daha fazla karşılaşacağız gibi görünüyor. Zira gelecek haftadan itibaren köşe yazılarını ulusal bir gazetenin internet sitesinde sürdürecek. Kendisini yakından tanımak istedik; buyrun...
BU AŞK ÖZAL İLE BAŞLADI
Sizin gerçek olmadığınızı düşünenler var...
Hem de nasıl, bunu soran çok Twitter'da, sonra A Haber'deki Deşifre programına çıktım, sırf 'bakın ben trol değilim' diye...
Politikaya ilginizin geçmişini öğrenebilir miyiz?
Kendimi bildim bileli ilgi duyuyorum. Bu aşk bende Özal'la başladı. Çocukken nedenini bilmezdim ama çok severdim Özal'ı. Bizim evde telefon yoktu mesela, ilk kez onun zamanında bağlandı. O bizim için dünyaya açılmak gibiydi. Fakir bir aileydik sonuçta.
Kendinizi muhafazakâr olarak tanımlıyor musunuz?
Bu sözden hoşlanmıyorum ama evet. Allah'la bağım iyidir, dini vecibelerimi yerine getirmeye çalışıyorum. Ama başörtüm yok, kısa etek giydiğim de oluyor. Bir ara başörtü de taktım ama o sorumluluğu taşıyamadığımı düşünüp çıkardım. İleride tekrar örtünmeyi düşünebilirim. Nasip işi böyle şeyler. Ama bu muhafazakârlık meselesi yanlış anlaşılmasın; 'ötekim' yoktur. Ateist, gay, ulusalcı, Alevi arkadaşlarım da var. Gerçi bazılarıyla şu an konuşmuyoruz Gezi eylemleri nedeniyle. Onlar küstü bana aslında, ben değil.
Gezi eylemlerinden neden rahatsız oluyorsunuz?
On yıldır bu ülkeye ilmik ilmik demokrasi işleyenleri bir anda devirmek istediler çünkü.
ÜNLÜ DEĞİL ZENGİN OLMAK İSTERİM
Dış güçlerden, faiz lobisinden bahsedildi. Sizce Gezi eylemlerinin arkasındaki güç kim?
Açıkçası birebir bilemem. Ekonomi çok anladığım bir alan değil. Ama gördüğüm şey şu; medyanın yüzde 50'si kışkırttı olayları.
Medyaya baskı hakkında ne düşünüyorsunuz?
Evet, basına çok ciddi baskı var ama hangi basına biliyor musunuz? Başbakan'ı icraatlarını öven basına ciddi baskı var.
Hapisteki gazeteciler, muhalif olduğu için işten çıkarılan gazeteciler...
Başbakan daha geçen gün bunun böyle olmadığını açıkladı. Tek tek bilemem ama çıkarılan diğer gazetecilerin durumu patronajla ilgili olabilir.
Dikkat çekmek için mi kışkırtıcı yazıyorsunuz?
Kışkırtıcı demeyelim, onlar normal şeyler. Diyorlar ki "Gayberi ünlü olmak, politikaya girmek, köşeyi dönmek istiyor." İnanın öyle bir derdim yok, Gezi olayları sırasında bir kaç televizyonun yayın teklifini kabul etmedim. Ünlü olmak istemiyorum ama para kazanmak isterim; yarısını fakirlere vermek için. İnsanların yardımlaşması noktasında çok hassasım.
Röportajın tamamını Akşam Pazar ekinde okuyabilirsiniz.