Programda "Bazı Alman ve İngiliz yayın kuruluşlarının bana saldırmasının ardında başka sebepler var" diyerek, bir zamanlar Hürriyet'in attığı "Tayyip'e şok ceza" manşeti gösteren Bulut "Erdoğan'a muhtar bile olmaz diyen yabancı medyanın Yiğit Bulut'a da saldırması gayet normal" ifadesini kullandı. Ortadoğu topraklarına gelen liderlik fırsatının 150 yılda bir geldiğini ifade eden Bulut, Türkiye'nin son dönemdeki projelerinden heyecan duyulması gerektiğini anlattı. Bulut, Türkiye'de son dönemde yapılanların gençlerin umurunda olmamasını eleştirdi. Bunun arkasında medyanın fikirleri itibarsızlaştırması olduğunu söyledi. Medyada yoğun biçimde kara propaganda olduğunu anlatan Bulut, kendi üzerinde de yoğun saldırı olduğunu kaydetti. Bulut mezara konduğu güne kadar doğru söyleyeceğini söyledi.
IMF anlaşmasını sabaha kadar düşünüp imzalamayan, ölmeyi göze alan bir liderin ülkenin kaderini değiştireceğine inandığını ifade eden Bulut, kendi kişisel tarihindeki kırılmayı da anlattı. Vatan Gazetesi döneminde yazdıkları hatırlatılan Bulut "Ben en büyük medyanın en tepesinde en fazla maaşı alırken neden bırakıyım. Herkesin bir aydınlanma dönemi olur. Ben içinde bulunduğum yapının nasıl bir yapı olduğunu anlaya anlaya bu noktaya geldim. Biz de geçmişte kandırılmış olabiliriz. İnsan düşündükçe gördükçe bunların farkına vardıkça durduğu yerde duramıyor. Bugün Erdoğan için ölmek gerekirse ben ölürüm. Benim gibi milyonlar var. 2008 yılında IMF'yi kovduğu gün benim için vazgeçilmez lider oldu" dedi. Bulut "170 yıl sonra bir liderin çıkıp finansal esareti bitirmişse ben ölmeye hazırım" diye sözlerini tekrar etti.
Makamın önemli olmadığını yaşananların bir kurtuluş savaşı olduğunu ve Erdoğan'ın "dedemin boynundaki" prangayı çıkardığını" söyleyen Bulut Ak Parti'nin ekonomi politikası olmadığını iddia eden yazarlar olduğunu her şeyin Kemal derviş'in icraatı olduğunu eleştirdiğini söyledi.