Mısır'da gelişmeleri izlemek için bölgede bulunduğu sırada gözaltına alınıp sonra serbest bırakılan A Haber muhabiri Fatih Er, araştırmacı-gazeteci Nevzat Çiçek, Bilge Adamlar Strateji Enstitüsü (BİLGESAM) Başkanı Atilla Sandıklı, Kültür Üniversitesi'nden Prof. Dr. Mensur Akgün, İstanbul Üniversitesi'nden Doç. Dr. Bekir Günay, Mısır'ın muhtemel gelecek senaryolarını yorumladılar. Mısır için senaryolar havada uçuşuyor…
Mısır'da ordu, 3 Temmuz günü yönetime el koyarak, seçimle işbaşına gelen Müslüman Kardeşler'in lideri Muhammed Mursi'yi iktidar koltuğundan indirdi. ABD, Avrupa Birliği, Birleşmiş Milletler'in "darbe" olarak nitelemekten özellikle kaçındığı bu "askeri darbe", sonuçları açısından sadece Ortadoğu'nun başat ülkelerinden biri olan Mısır'ı değil, bütün Ortadoğu'yu tümden etkileyecek. Uzmanlar batının da dahil olduğu bu bölgedeki asıl kavganın "Sünni İslam iktidar olacak mı?" sorusunda düğümlendiği görüşünde. Bu kavganın ilk durağı ise Mısır gibi görünüyor. Zira İngiltere'nin kurduğu, batının da arkasında durduğu, 100 yıldır süren Ortadoğu'daki "azınlıkların çoğunluğa hükmetmesi" düzeni, bir süredir sorgulanıyor. Zaten dünya litaretürüne "Arap Baharı" ya da "Arap Devrimi" olarak da geçen Ortadoğu'da üç yıldır baş gösteren çalkantılar da bu düzene karşı başlamamış mıydı? Mısır'ın devrik lideri Mübarek'in gidişinde Tahrir Meydanı, tüm Ortadoğu'nun isyanının sembolü olmuştu. Şimdilerde ise Mısır'da ordunun darbesine karşı çıkan halkın toplandığı Rabia-El Adeviyye Meydanı sembol haline geldi. Aktüel'in danıştığı uzmanlar ülkeyle ilgili gelecek senaryolarını anlattı…
Birinci senaryo, 33 maddelik darbe yapanların anayasasının uygulamaya koyması ve seçim vaadiyle toplumu yatıştırmaya çalışmaları ve istenen seçim sunucunu almaları. Bunun çok uygulanabilir olduğunu düşünmüyorum. Bu noktada da ikinci senaryoya geliyoruz. Müslüman Kardeşler gibi seçimle işbaşına gelmiş, şu anda meydanları dolduran bir hükümetin devre dışı bırakıp, bu grubu yokmuş gibi farz edemezsiniz. Ben Müslüman Kardeşler'in pasif direnişe devam edeceğini düşünüyorum. Bu durumda da darbe yapanların meşruiyeti kaybolur ve ordu da bölünmeye gider. Darbeye karşı darbe yapılabilir.
Duygu LELOĞLU / Aktüel