"Ama Gezi olaylarında böyle sorunlar yoğun şekilde yaşandı. Arkadaşlar gerekli temasları yaptılar. Bunların bir kısmı olumlu yaklaştı ama maalesef Twitter bu konuda işbirliğine yanaşmadı. Bu tabi önemli bir gelişme. Eğer bu ülkede faaliyet gösteriyorsanız, yasalarına göre suç teşkil eden konularda yargı ile kolluk kuvvetleriyle işbirliği yapmanız gerekir. Bütün ülkelerde bu böyle işler. Suçun gerçek hayatta ya da sanal ortamda olması suçu değiştirmez. Burada ciddi anlamda rahatsızlık olduğunu gördük. Yapılması gereken sosyal medyanın sesini kısmak, kısıtlamak değil. Bu hiçbir zaman düşünülmemesi gereken bir yöntem. İşin tabiatına da aykırı."
'TEDBİRLERİMİZİ ARTTIRIYORUZ'
Bakan Yıldırım, Türkiye'nin demokratik bir hukuk devleti olduğunu, sorunlarını da hukuk içerisinde çözeceğini söyledi. Konunun bir diğer önemli ayağının kritik altyapılara yapılan saldırılar olduğunu belirten Bakan Yıldırım, "Kritik altyapıların korunması, ülke güvenliği kadar önemli. Bu konuda da tedbirlerimizi artırıyoruz" dedi. Bu anlamda internet değişim noktalarını yaygınlaştırdıklarını ifade eden Yıldırım, "Bizim bilgilerimizin başka ülkeleri dolaşarak Türkiye'ye gelmesinin, hem bilgi güvenliği hem bilişim alt yapısı açısından zafiyet olduğu ortaya çıktı" değerlendirmesinde bulundu.
Bu konuda çalışma yürüttüklerini dile getiren Binali Yıldırım, Ulusal Siber Olaylara Müdahale Merkezi'ni (USOM) kurduklarını, Balküpü Programını devreye aldıklarını anlattı. Yıldırım, USOM ve Balküpü aracılığıyla bu tip saldırıların takibinin yapılacağını ve müdahale edileceğini belirterek, normal hayatın akışının aksamaması, vatandaşların mağdur olmaması için 7 gün 24 saat nöbet tutan ve siber saldırıları izleyen ekiplerin olduğunu söyledi. Bakan Yıldırım, bu tehditlerin, gelip geçici olmadığına, yinelenebileceğine de dikkati çekti.
'GELİN TÜRK HUKUNA DAHİL OLUN'
Bakan Yıldırım, bütün sosyal paylaşım sitelerini Türkiye'de ofis açmaya davet ettiklerini bildirerek, şöyle devam etti:
"Gelin Türk hukukuna dahil olun. Bundan kimseye zarar gelmez. Bir vergi memuru, polis ya da bir başkası bize müracaatta bulunduğunda, bilgi istediğinde Türkiye'de bunu verecek bir biriminizi görmek istiyoruz. ABD'de 8 saat farkıyla, telefonla, internetle, email ile adam arayıp derdimizi anlatamayız. Derdimizi anlatacağımız, yanlış varsa düzeltilmesini isteyeceğimiz bir muhatabın Türkiye'de mutlaka olması lazım. Bu konuda da gerekli çalışmaları yapıyoruz.
Arkadaşlara yapılan yanlışlar konusunda gerekli uyarıları yaptılar. Ancak onlardan müspet bir yaklaşım görmedik. Facebook uzun zamandır Türk makamlarıyla uyumlu bir çalışma içinde bulunuyor. Türkiye'de birimleri var. Onlarla bir sorunumuz yok ama Twitter'da da bu yapı oluşabilir. Aksi halde bu sürdürülebilir bir şey değildir."
Binali Yıldırım, başka bir gazetecinin, 6-12 yaş arası çocuklara otobüs firmalarınca indirim uygulamasına yönelik düzenlemeye bazı şirketlerin uymadığını belirtmesi üzerine, zaman zaman bu tür şikayetlerin kendilerine de geldiğini söyledi.
Söz konusu kurala riayet etmeyen firmaların üzerine gidilerek, gerekli çalışmaların yapıldığını bildiren Yıldırım, "Düzenlemeler yanlış olabilir. O zaman gözden geçirilir. Ama düzenleme yürürlüğe girdikten sonra kimsenin 'ben buna uymuyorum' deme lüksü yoktur. Firmalara bunu bir kez daha hatırlatmak istiyorum. Bu konuda vatandaşı mağdur edecek hiçbir işin içinde olmasınlar. Aksi halde kendileri üzülür" diye konuştu.