Türkiye'nin Arap dünyasıyla işbirliği sürecinde yabancı ajansların eksik ya da yanlış aktardığı demeçler nedeniyle ilişkiler çoğu zaman zedeleniyordu. Ancak bu noktada Anadolu Ajansı devreye girdi ve Türkiye'nin sesini aracısız olarak Arap dünyasına duyurmaya başladı. Böylece bu coğrafya ile ilişkilerimize yepyeni bir boyut getirdi. Ortadoğu'daki iletişimde yeni bir ses olarak devreye giren Anadolu Ajansı bölgede dengeleri değiştirme yolunda hızla ilerliyor. Geçtiğimiz günlerde 93'üncü kuruluş yıldönümünü kutlayan Anadolu Ajansı'nın son günlerdeki atılımlarını Genel Müdür Kemal Öztürk'le konuştuk.
*Anadolu Ajansı'nın Ortadoğu'daki çalışmaları hakkında bilgi verir misiniz?
Geçtiğimiz haftalarda Ortadoğu'nun çok önemli televizyon ve gazetelerini Türkiye'ye davet ettik. Davetlimiz olan medya mensupları çeşitli kurumlarla temaslarda bulundular ve Türkiye'yi yakından tanıma fırsatı buldular. Bu görüşmeler sırasında Türkiye'nin kendini yeterince anlatamadığını söylediler. Halbuki Türkiye'nin bölgeye birliği, barışı ve huzuru götürme gibi bir iddiası var.
*Türkiye'nin kendini anlatma konusunda ne tür sıkıntıları var?
Türkçe konuşuyoruz. Bugüne kadar başbakanımızın bölge ile ilgili açıklamaları yabancı ajanslar tarafından tercüme edilerek veriliyordu. Açıklamaların hangi bölümlerinin verildiği ve ne zaman verildiği bu ajansların insafına kalmıştı. Bu noktada oradaki kritik rolü Anadolu Ajansı'nın oynaması gerekti. Bir buçuk yıl önce kurduğumuz Arapça Servisi, Ortadoğu'nun ilk beş ajansı arasına girdi. Artık Türkiye'nin bölge ile ilgili açıklamalarını direkt bizim ağzımızdan duyabiliyorlar.