Tekin değildir… Uzak durulması gerekir… Geceleri evden gelen garip sesler tüm mahallenin dilindedir. Orada yaşayan herkes çok fazla zaman geçirmeden taşınmıştır veya ev uzun zaman satılamamıştır. Genellikle 100 yılı aşan tarihçeleriyle hepsi birer şehir efsanesidir, kendileriyle alakalı gizemli hâl, karizmatik mimari, insanda merak duygusu uyandıran bir cazibeye sahiptir. Tabii bu arada, söz konusu mekânların yakınından geçerken kimse elindeki fenerle size yaklaşıp "buralara uzun zamandır kimseler gelmedi" falan demez.
Elbette bu şehrin yıllar boyunca dilden dile dolaşan hikâyeleri var. Şöyle bir İstanbul turuna çıktığınız zaman Bakırköy'den Beylerbeyi'ne uzanan "tekinsiz mekânlar"ın efsaneleri es geçilecek türden değil. İşte İstanbul'un üzerine şehir efsaneleri düzülen, nesilden nesile anlatılan hikâyeleriyle insanı tedirgin eden en tekinsiz mekânları…
ATA NİRUN
"Onlar insanlara saldırmazlar, en büyük öldürücü biziz"
"Görünen şeyler, eskiden kalan foton fotoğraflarıdır. Eski ve yaşanmışlığı çok olan yerlerde, yoğun enerjiler söz konusu olabilir. Buna örnek olarak Topkapı Sarayı'nın koridorlarını verebiliriz mesela. Sevinç ve üzüntünün ciddi şekilde yaşandığı yerlerde, enerjiler birikir. Mesela, ben bir yere taşındım, şu anda yaşadığım yerde eskiden bir aile yaşıyormuş. Ağlama seslerine benzer sesler duydum, ki bu yeni deneyimlediğim bir durumdur. Onlar insanlara saldırmazlar, en büyük öldürücü biziz. Bu tarz birikmiş yoğun bir enerjiyi etkisiz hâle getirmek mi istiyorsunuz, birkaç cep telefonu ve plazma tv gibi teknolojik aleti yığarsanız ortama, darma duman edersiniz orayı."
METİN KİRAZ
"Hayaletler ölen takıntılı kişilere aittir"
"ODTÜ'de okuduğum yıllarda, ruh çağırma seansları düzenlerdik, eğer ortamda 'fizik medyum' varsa masalar, sandalyeler kalkar, parmak teması ile eşyalar bir taraftan öbür tarafa hareket ederdi. Kişiler öldüklerinde fizik bedenlerinden ayrılırlar ama diğerleri duble hâlinde ayrışır. Duygusal ve ihtiraslı hisler su bedendedir ve gençken çok kuvvetlidir, yaşlandıkça bu etkisini kaybeder. Dolayısıyla, bir kişi genç yaşta ölürse onun su bedeni ölmez, güçlüdür ve etrafta uçuşmaya başlar. Örneğin bir şatoya girdiğinizde fizik medyum varsa, ektoplazma denilen bir enerji salgılanmaya başlanır. Bu enerjiyle birlikte hayaletlerin görüntüleri ortaya çıkabilir. Hayaletler genellikle, takıntılı bir durum barındırarak ölen kişilere aittir."
Tekinsiz sözlük:
POLTERGEIST:Almanca poltern (vurmak) ve geist (ruh) olan iki kelimenin birleşiminden geliyor. Bazı poltergeist vakaları açıklanamazken, bazı vakalarda bu fenomenin, bir kişi tarafından bilinçsiz psikokinezi üretilmesi sonucunda oluştuğu sonucuna varılmış. 70'li yılların sonlarında parapsikolojist Alan Gauld ve A.D. Cornell'in araştırmasına göre bu olaylarda küçük objeler ve daha az olmakla birlikte büyük objeler hareket ediyor, geceleri aktivite fazla, belirgin, hafif vuruşlar var oluyor, bir yıldan uzun sürenleri mevcut, poltergeist ile aracı arasında iletişim kurulabiliyor ve pencereler açılıp-kapanıyor.
PARANORMAL: "Normal dışı", "normal ötesi" anlamına gelir ve telepati, psikokinezi gibi psişik fenomenleri, bilinen fizikokimyasal yasalarla açıklanamayan olayları ve bu olaylarda söz konusu olan psişik yetenekleri belirtmek üzere parapsikolojide kullanılan bir terimdir. İngiliz psişik araştırmacı Walter Whately Carington (1884-1947) tarafından ortaya atılmıştır.
TEKİNSİZ YER: Hakkında söylentiler olan, genellikle ıssız ve kimselerin yaşamadığı, yaşıyorsa da pek fazla hakkında konuşmadığı, içinde tanımlanamayan olayların olduğuna, insanlara zarar geleceğine inanılan, uğursuz olarak tanımlanan yer.
NESLİHAN PERKER / Aktüel arşiv, 2010